Beyinlerimiz felç olmadan önce...

A -
A +

"Televizyonun karakteristiklerinden biri onu açmanız, ekrana ne gelirse seyretmeniz ve dipsiz bir pasifizm kuyusunun ışıksız karanlıklarına doğru kaymağa başlamanızdır. Gözleriniz açık da olsa beyninizin pencereleri kapanmaktadır. Beyniniz alışageldiğinin dışında bir yoldan meşgûl, meşgûl ne kelime işgal edilmektedir. Sizi harekete geçirecek, aktif kılacak duygularınız artık televizyon tarafından işgal edilmiştir." Bu çarpıcı ve son derece doğru sözler, Amerikalı yazar Rudolph Arnheim'e ait. Bir çarpıcı ve gerçek bir söz de bizim yazarımızdan olsun: "Kamus namustur" diyen çok önemli bir yazarımızdan; Cemil Meriç'ten söz ediyorum. Meriç' de diyor ki: "Televizyon, aylak, şuuru iğdiş edilmiş, hiçbir zaman okumak ve düşünmek alışkanlığı kazanmayıp sokaktaki adam için keşfedilmiş bir nevi afyondur. Bu korkunç tiryâkilik, batılılaşmaz, batırır. Arada bir kabak çekirdeği nevinden bilgi kırıntıları, bu fikir temelinin aldatıcı tesellîsidir..." Televizyonu şuursuz bir biçimde izleme rekortmenliğini maâlesef yakalamış durumdayız. Günde en az 5.5 saâtle izleme rekoru şu anda bizde. Amerika'yı dahi sollamış durumdayken ve neredeyse odalarımızın her tarafına girmiş olan (yatak odası dahil) bu aptal kutusunu bilinçli bir biçimde kullanmadığımız sürece onunla yatıp onunla kalkacak duruma geldiğimizi, tamamıyla onun esâreti altında olduğumuzu da göz ardı etmeyelim. İş gene de seyirciye düşüyor. Ne yapıp ne edip, bu sihirli kutuyu kontrollü bir biçimde izlemez isek, o bizi gölgemiz gibi takip edip duracak. Sonuç mâlum; beynimiz işgal olup dumûra uğrayacak (adeta felç olacak). Aman, seçici olalım!!...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.