"Bir Bahar Akşamı"

Türk Sanat Musikisi'nin büyük seslerinden Perihan Altındağ Sözeri'yi geçen hafta kaybettik. 83 yıllık ömrü boyunca Türkiye onu, "Benzemez Kimse Sana", Sazlar Çalınır Çamlıca'nın Bahçelerinde", "Yalnız Bırakıp Gitme Bu Akşam Yine Erken" ve "Estergon Kalesi" adlı eserlerle tanıdı. Kendisine Allah'tan rahmet, ailesine başsağlığı dileriz. Büyük sanatçılar geldi geçti ülkemizden; nağmeleriyle gönlümüzde derinden izler bırakarak... Bugünkü konumuz da Türk Sanat Musikisi olsun!... Günümüzde "Onun Aşkı Ekstra Larc", "Kırıcaan mı belimi" ve benzeri ama avâmî tarzlarda yazılan sözler karşısında bir zamanlar bakın güfteler nasıl yazılıyor ve besteleniyordu. İşte size çarpıcı bir örnek: "Bir Bahar Akşamı" adlı eserin güftekârı Fuat Edip Baksı 19-20 yaşlarındayken rüyasında çok güzel bir kız görür. O gördüğü kıza gönlünü kaptırıp yıllarca onu bulma hayaliyle yanıp tutuşur. Yıllar geçer ve ailesi Fuat'ı istemeye istemeye zorla bir kızla evlendirir. Bir Bahar akşamı Fuat Edip yolda yürürken yoluna bir kız çıkar. Bu kız yıllar önce rüyasında görüp de gönlünü kaptırdığı kızın ta kendisidir. Şair âdetâ donakalır. Onun hâlini fark eden genç kız mahcubiyetinden boynunu büker, Fuat Edip yaşlanmış hâliyle kıza baka kalır ama artık her şey bitmiştir. Şair âdetâ beyninden vurulmuşçasına yoluna devam ederken şu mısraları mırıldanır; Bir bahar akşamı rastladım size, sevinçli bir telaş içindeydiniz. Derinden bakınca gözlerinize, neden başınızı öne eğdiniz? İçimde uyanan eski bir arzu, dedi ki: yıllardır aradığın bu. Şimdi soruyorum büküp boynumu, daha önceleri neredeydiniz? Ve daha sonra ünlü bestekâr Selahattin Pınar, bu anlamlı sözleri hicaz makamında besteler ve eser ölümsüzleşir. TRT dışında diğer TV kanallarının da, Türk Sanat Musikisi'ne gerekli önemi vermesi ümidiyle...