Biraz daha saygı...

Mübarek ramazan ayının ikinci günündeyiz. TV programlarına baktığımızda değişen pek bir şeyin olduğunu göremiyoruz. Yani ramazan-ı şerifin bereketine ve hayrına uygun özgün yapımların, artık TV kanallarımızda pek yer almadığından söz ediyorum. Çünkü para gibi 'reyting'in de dini, imanı yok... TGRT'de geçen salı gecesi dikkâtimi çeken "By-Kuş" adlı özgün ve de güzel bir program yayınlandı. Güzelim ülkemizin çeşitli bölge ve yörelerinde bugüne kadar ilgi gösterilmeyen ve mağdur yaşayan yurdumun her yaş ve konumundaki insanımın yaşantısına nihayet mercek tutuldu. O çok yaşlı ama kendisiyle son derece barışık ve dimdik ayakta durabilen nineyle yapılan röportaj ve görüntüler son derece anlamlı ve ibret doluydu. Bazı TV kanallarının cılkı çıkmış magazin programlarına çıkan, bazı "ünlü bozuntuları"nın cıvık cıvık ya da serumlu gibi konuşma ve hâllerini seyretmektense, yurdumun insanını ve içinde bulunduğu trajikomik ama ibret verici durumlarını takip etmekte büyük yarar ve dersler var. Bilinçli bir biçimde TV izleyen ailelerin bu "sihirli kutu"dan beklediği en önemli şey, biraz daha saygılı bir yayıncılık anlayışı. Özentiden ve kültür erozyonundan uzak bir TV yayıncılık anlayışına hasret çünkü seyirci. Neyse, TV yapımları üzerine ramazanın daha bu ilk günlerinde ön yargılı olmaya gerek yok. Herkesin bu mübarek ramazan ayını can-ı gönülden tebrik ediyor ve iyi seyirler diliyorum.