"Disiplin"

Son günlerde TV haberlerini ne zaman izlesek, sürekli zincirleme trafik kazalarına, dolayısıyla da birçok ölüm haberine şahit oluyoruz... Bir savaş varmışçasına bu kadar insanı kaybettiğimiz ve sakat bıraktığımız trafik kazalarında herhalde dünya birincisi olmuşuzdur diye düşünmekten kendimi alamıyorum... Ama gelgelelim güzel ülkemizin acı gerçekleriyle karşı karşıyayız... Bir yanda ekonomik kriz, bir yanda "Trafik Canavarı"; öte yandan hiçbir şey umurunda olmaksızın devamlı ekranlardan takip etmek zorunda kaldığımız sefahat âlemleri... Bir yanda boşu boşuna ve elim bir biçimde hayatını kaybeden yığınla insan, öte yandan çılgınca süregelen "vur patlasın, çal oynasın" âlemleri! Ve bu arada fukaralığımızı ilginç bir biçimde yansıtmaya çalışan yarışma programlarımız?!... "122 Milyon" ve "Dokun Bana" gibi bizleri oyalayan ve avutan yarışma programları?!... Ve, "Ne olacak bu memleketin hâli?" ile geçen terennümlerimiz?. Ancak en önemli acıyı, birbirimizi karalamakta yaşıyoruz; kırarcasına, ezercesine ve yok edercesine... Ekran, bizim aynamız; karakterimizin, vicdanımızın, kültür düzeyimizin ve iletişimimizin çok önemli bir yansımasını temsil edercesine... Yaşanılan ve yaşatılanlarla çelişkiler içindeyiz... Demokrasiyi işimize geldiği gibi yaşıyoruz; kâh vurdumduymaz, kâh ön yargılı bir zihniyetle!... Oysa demokrasi, hoşgörü ister, disiplin ister, en önemlisi ise, hazmedilmiş bir kültür ister!!... Gelgelelim kaderimiz âşikâr; "Lâyık" olduğumuz bir hayatı yaşıyor ve yaşatıyoruz!...