Geç de olsa...

Değerli okurlarım; bundan böyle cumartesi yerine, pazar günleri birlikte olacağız ve her pazar gününüzün bir pazar şenliğinde geçmesini dileyerek başlıyorum bu ilk pazar gününün yazısına... Dünya çapında yapılan bir araştırma sonucu, 4 saat 40 dakika ile televizyon izleme rekorunu Kuzey Amerika elinde tutuyor. Bunu 4 saat 34 dakika ile Orta Doğu izliyor. Türkiye -kısmen de olsa- bu kapsama dâhil. Kaldı ki TV izleme sürecinde zaman zaman 5 saati de geçmiyor değiliz. Tabii bu arada Türkiye'de en çok izleyiciyi, spor programlarının çektiği tesbit edildi. Üçüncü sırada ise 3 saat 32 dakikayla Almanya başta geliyor. Biz ülkemize dönelim. Spor programlarının TV izlenirliğinde Türkiye'nin başı çektiğinden söz etmiştik. Ya sonra?... Sonrası mâlum; gündüz kuşağında evlendirme ve kadın programları, akşam ve gece kuşağında ise diziler!... Uzun yıllardır 'paparazzi' ve benzeri magazin programlarının bolluğundan şikâyet etmiş ve çok fazla eleştiri yazısı yazmıştık. Neyse ki birkaç aydan beridir TV kanallarının çoğunda yüzlerini iyi ki pek göremez olduk bunların. Yıllardır dizilerden; duygu sömürüsünden, şiddetten ve abartıdan söz ettik, eleştirdik durduk. Artık günümüzde, nitelikli, anlamlı ve güzel diziler de izler olduk. Haberlere gelince; nerede şiddet, vahşet, abartı ve duygu istismarına yönelik görüntü ve haber varsa, bunların yayınlanmasından dolayı sürekli muzdarip olduk ve bıkmadan yazdık eleştirdik. Bu yönde de durulmalar ve toparlanmalar oldu... Sonuç olarak; eskiye oranla ve gün geçtikçe, Türk TV yayıncılığında, iyiye doğru bir gidişâtın varlığını da göz ardı etmemek lâzım!... Çünkü "Yurdum İnsanı" yayınların, yapımların ve haberlerin en güzeline lâyıktır!!... Çok daha nitelikli yayınlarla muhâtap olabilmemiz temennisiyle, hayırlı haftalar dilerim değerli okurlarım!!...