Hakikâti, fark ederek izleyebilenlere aşk olsun!!...

İnsanlar, iş yerlerinde ya da evlerinde olsun, uzun uzadıya çalışmaktan bîtap düştüğünde, pek de düzenli ve periyodik bir TV izleyicisi olamıyor. Meselâ dizi filmler, düzenli bir iş ve ev hayatını sürdürmeyi gerektiren ya da dinlenmeye ve vakit harcamaya daha müsait bir kitleye hitap eder genellikle. TV kumandasının tuşlarına dokunup da gelişigüzel 'zaplama' yaparak kafa dağıtmak, vakit öldürmek, oyalanmak ya da tembellik yapmak amacıyla TV izleyenler olduğu gibi, belli programları hiç aksatmadan takip eden izleyici kitlesi de mevcut. Aslında TV izleme alışkanlık ve tercihleri, kişiden kişiye ve kitleden kitleye göre farklı farklı birçok durum, sebep ve gerekçe arz eden çok karmaşık olgu. Bu yüzden insanların, hangi kanalın hangi programını niçin tercih ederek takip ettiği konusunda, sağlıklı bir reyting araştırma sonucunun oluşturulabileceğine, açıkçası ben pek inanmıyorum... Adı üzerinde; "Yurdum İnsanı" ülkemizde çok farklı zevk, renk ve tercihlere sahip. Diğer ülkelere oranla, TV kanallarının hem sayıca çok, hem de birbirinden farklı TV yapım ve yayınlarının ekrana geldiği bir coğrafyada yaşıyoruz. Dolayısıyla da insanlar dilediği kanalı, yayını ve yapımı tercih edip izlemekte özgür!... Özgür olmasına özgür de... Hepimizin göz ardı ettiği bir gerçek var; o da, TV dünyasının bir "illüzyon"dan ibaret olduğu!... Yani özgür bir seyirci, herhangi bir TV kanalının yayınladığı yapım kadar özgür!... Bir başka ifadeyle; özgür tercihinizden hemen sonra, o yapım özgür, siz ise esiri oluyorsunuz!!... İşte bu da "Sihirli Kutu"nun o fark edemediğimiz, göz boyama marifeti ve hakikâtidir, aziz okuyucularım!!...