Biz, köşe yazarı, eleştirmen ve yorumcuların temel görevi; doğruları çarptırmadan, tarafsız ve etkili bir biçimde okuyucuya ulaştırmak, toplum ve milleti bilgilendirmek ve aydınlatmaktır! En kutsal görev ise, medya icraâtini, tatmin edici bir biçim, üslûp ve nezâketle sergilemek ve aynı zamanda da toplumun duygu ve düşüncelerine tercüman olmayı sağlayabilme fedakârlığıdır!... Özellikle Türk Milletinin; seyirci ve okuyucusunun en önemli özelliklerinden biri de, kadirşinas ve sağduyulu bir niteliğe sahip oluşundaki duruşudur. Bu aziz toplum, zaman zaman ani ve yerinde çıkışlar yapar, bizim yerimize geçer, görüş ve yorumlarımızın da fazlasıyla tercümanı olurlar. Şöyle ki: RTÜK'ün, "444 11 78" İletişim Merkezi ve web sitesine, izleyiciler tarafından 2009 yılın 9 aylık döneminde toplam 48 bin 601 başvuruda bulunuldu. RTÜK'e ulaşan şikâyetler incelendiğinde, izleyicilerin en çok "çocukların ve gençlerin korunması" ile "Türk aile yapısı ve ahlâka aykırılık" gerekçesiyle şikâyette bulunduğu belirtildi. İzleyiciler yüzde 40 oranla en çok yerli dizilerden şikâyetçi. En çok şikâyet edilen dizilerin başında ise Aşk-ı Memnû geliyor. Şikâyetlerin ikinci kısmı ise yarışmalara ait ve yüzde 37'lik bir oranla da başta "Yemekteyiz" adlı program yer alıyor. Şikâyetler bitmiyor; seyirciler reklâmların, özellikle dizi ve filmler içinde uzunca yer almasından fazlasıyla rahatsız olduğunu belirtmiş. Haber bültenlerine gelince; şikâyetlerin yüzde 40 oranı "siyasi parti propagandası" ve yüzde 38'i ise "taraflı yayıncılık" üzerine. Biz bu eleştirileri, yıllardır yazdık, durduk. "Görünen köy kılavuz istemez" misâli, özellikle TV yayınlarıyla ilgili durum, ayan beyan ortada! Şu TV kanallarıyla ilgili "Kanal ve Frekans Tahsisi Kanunu" bir çıksa da, siz sağ biz de selâmet olsak gayrı!!... Sağlık ve esenlik dolu seyirler temennisiyle, sevgili okurlarım!!...