"Reyting aldatmacası"

Özellikle ülkemizde etkin bir propaganda aracı olmayı en verimli bir biçimde reyting ve rant anlayışıyla sürdürme amacı güden TV kanallarımız amaçlarına fazlasıyla ulaşmış durumdalar!... Nasıl olmasın ki?!... İstediği türden programı "Para gücüyle" dilediği biçimde "Rant ve Reyting" uğruna seyircinin beynine ve yüreğine "Zorla" sokabiliyor!!... Sen sonradan, çık işin içinden, çıkabilirsen?!... Bir toplumun beyni ve ruhu belli noktalara esir edilmişken kaç para eder?!... Büyüyü, sihri ve hipnozu başka yerlerde sakın aramayın!... Nerede olduğunu merak ediyorsanız, sadece bizim TV kanallarını izleyin yeter!!... Büyüktü-küçüktü, gençti-yaşlıydı, zengindi-fakirdi, artık düşünen mi var?!... Daya "aksiyonu", daya "duygu sömürüsünü", daya, şiddeti, intiharı, vahşeti, kafa karıştırmayı ve daya her türden iletişim karmaşasını, işte sana TV programı ve haberleri!... Bazen "Yeter ki, şiddet olmasın, ben yabancı kanalları izlemeye razıyım" ya da "Yeter ki; içinde gerçekten sanat, eğitim, haber, eğlence, belgesel, turizm ve kültür olsun, ben yabancı kanalları izlemeye razıyım" diyenleriniz de yok mu?!.. Türk TV yayıncılığına, hangi kanalın ne yapıp ne yapamadığı konusunda artık çok bilinçli bir izleyici kitlesi mevcut!... Bundan böyle artık kolay kolay "reyting aldatmacası" pek seyirciyi etkileyeceğe benzemiyor!... Yani TV kanalları, şayet sağduyulu olan bu genel seyirciye karşı kendini yeniden yenilemek ve yeniden güven tazelemek istiyorsa artık son derece seçici ve titiz davranma yolunu gütmeli TV yayıncılığı anlayışı uğruna!!... Halk tabiriyle "Artık yemiyor", ve "Geç bunları, anam-babam" feryatları yükseliyor sürekli; halkın beyninden ve gönlünden!!... Ne yapalım, bizden hatırlatması; "Elçiye zeval olmaz" misâli!!...