Sizler kaç olmasını isterdiniz?!.

TV kanallarında izlediğimiz bütün yapımlar ve diziler, halkın arzu ve isteklerine göre mi gerçekleşiyor, yoksa patronların, yöneticilerin, yapımcıların ve yönetmenlerin isteklerine göre mi?!. Ne dersiniz?.. Bir fikriniz var mı?.. Büyük bir ihtimâlle şu anda bu sorulara "Hayır kardeşim bu tamamen dayatma!.." diye cevap verdiğinizi duyar gibiyim çünkü çevremdeki hemen herkes aynı şeyi söyleyip duruyor. Ancak TV yöneticileri ve ilgilileri ise tam tersini; "Kardeşim halk böyle istiyor ve tercih ediyor!.." Haydi bakalım çık işin içinden çıkabilirsen!.. Satıcı mı, alıcı mı haklı ?!.. Bu noktada çok ciddi bir araştırmanın, vicdan muhasebesiyle birlikte bir an önce gerçekleştirilmesi gerektiği kanaâtindeyim. Çünkü her meslekte olduğu gibi muhasebecinin iyisi de var kötüsü de... Muhasebeci deyince aklıma bu konuyla ilgili bir fıkra geldi; Bir şirket, işinin ehli bir muhasebeci arıyormuş. Müracaat edenler sırayla mülâkata alınmış. İlk işe girmek isteyene sorulmuş; - İki kere iki kaç eder? - "Dört", demiş adam ve "Çıkabilirsin" demişler. - Diğeri gelmiş, gene aynı soru sorulmuş ve cevap gene "Dört"... - Sıradaki üçüncü adam gelmiş ve gene aynı soruyu sormuşlar. Adam bu sorunun üzerine "Özür dilerim burada bizden başka bizi dinleyen ya da kameraya, teybe çeken birisi var mı" diye sormuş yetkililere. "Yok demiş mülâkat yapanlar... Adam bunun üzerine şöyle cevap vermiş: "Peki iki kere ikinin kaç olmasını isterdiniz?!..." İlgililere "Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az" kabîlinden sunulur!..