Türkçe konuşabilmek!!...

Dünyada Birleşmiş Milletler'e bağlı 180 civarında ülke var. Bağlı olmayanların sayısı da 40 civarında. Toplam olarak 220 devlet dersek, dünyada kaç dilin var olduğunu siz hesap edin. Bana göre, dünya dilleri arasında beş özelliği bir arada barındıran tek bir dil var o da güzelim Türkçe'miz. Türkçe'mizin bu beş özelliğini sıralamak isterim: 1- Şiir dili. 2- Matematik dili. 3- Mantık dili. 4- Sondan eklemeli olduğu için kendi içinde üreyen, üretken yani dişi bir dil. 5- Ve konuşulduğunda melodisi (tonlaması) özellikle başka ülke insanlarının kulaklarına çok hoş ve zarif gelen bir dil... Başta Amerika olmak üzere bazı ülkeler Türkçe'yi enine boyuna masaya yatırıp incelemişler ve insanların en pratik bir biçimde anlaşabilecekleri bir dil olabileceğini tespit etmişler. Peki ya bizler?!... Dilimizin bu kadar ayrıcalıklı güzelliklere sahip olduğunun ne kadar bilincindeyiz acaba?... Özellikle ulusal televizyon ve radyo kanallarımızın ekranında ve mikrofon karşısında arz-ı endam eyleyen sunucu, spiker ve röportaj yapan program hazırlayıcıları, bu müstesna dili kullanmaya ne kadar özen gösteriyorlar?... Bana sorarsanız, çok az!... Bu gözle birkaç kanalı dolaşıp gözlem yapmanız yeterli olacaktır. Örneğin; "Saba Tümer'le Bu Gece" adlı söyleşiyi geçen gün takip ettiğimde bir ara Saba Hanım şöyle bir cümle kullandı; "Bir süre sonra insanın beyni 'delete' oluyor..." Türkçe karşılığı silmek olan kelime varken yani beyni siliniyor demek varken, neden 'delete' Saba Hanım?!... Birçok ünlü ve hattâ sanatçıyım diyebilme cesaretini gösterenler dahil olmak üzere, kuramadıkları cümlelerinin içine neden sürekli olarak 'hani, yani, şey' kelimelerini sıkıştırıp dururlar?!... Bence bu ülkede güzel Türkçe konuşmak; kendini, duygu ve düşüncelerini doğru ve yerinde ifade edebilmek bir ayrıcalıktır; dünya dilleri arasındaki Türkçe kadar!!...