TV kanallarında yaz uykusu devam ediyor. Üstelik TV kışın çok yorulmuş, çok iş yapmış olacak ki zaman zaman horlayarak uyuyor. Yeni yayın dönemi olarak değerlendirilen eylül ayına da pek bir şey kalmadı. Yaz mevsiminin bitmesine de çok az kaldı çünkü önümüzdeki ay sonbahar. İzin dönüşleri bu ay sonu başlar. Sonra da okul kayıtları vs... Mübarek üç aylar başladı ve geçen perşembe gecesi de mübarek Regaip Kandilini idrak ettik. Yeni yayın dönemiyle de birlikte mübarek ramazan ayıyla şereflenmiş olacağız. Günler böylesine akıp geçerken TV kanalları bakalım yeni yayın döneminde hangi özgün yapımlarla huzurumuzda olacaklar. Huzurda mı olacaklar yoksa huzur mu bozacaklar; işte orası meçhul?... Bu sene de acaba gene dizi bombardımanına mı tutulacağız?!... Yeni yayın dönemlerine girmeden önce ümidimi hiç bozmadan TV kanallarının tasarladıkları bir türlü bilinmez(!) yapım ve yayınları için hep düşünür dururum. Hangi dizilerin yayınına ara verip yeni bölümleriyle karşımızda olacakları belli. Onlar belli de, özgün ve genel anlamda yayın ve yapımlarla ilgili olan plan ve programlamaları belli değil. Galiba bu bağlamda ben biraz sabırsızım. Ya da TV yayınlarının akıbeti hususunda genel anlamda kötümser düşünüyorum. Gerçi TV dünyamız hakkında benden çok daha karamsar olanlar çoğunlukta. TV yayınlarımızın gidişatından hiç memnun olmayan insanlarla sürekli muhatap olduğum da bir gerçek. Ben gene de, çok az da olsa, bugüne kadar ekrana gelen yararlı ve nitelikli programlarla avunup durdum. Her neyse, şimdilik biz hep birlikte iyimser olalım, ümit edelim ve eylülü bekleyelim... Belli mi olur? Ya hepimizi mahcup edecek yapımlarla birdenbire karşımıza çıkarlarsa?... Keşke!... O zaman da gönülden tebrik eder, alkışlar ve güzel şeyler yazarız elbet!...