TV kanallarında izlediğimiz başta film, dizi, yarışma vs. yapımların en heyecanlı yerlerinde sinir bozucu bir biçimde aniden kesilip bıktırırcasına yayınlanan reklâmların sıkça yer alması hepimizi perişan ediyor. Kaç kere yazdık; film arası defalarca reklâm, reklâmdan sonra yine reklâm ve uzun uzun yayınlanan reklâmların ardından birkaç saniyelik son sahne görüntülerinin ardından hemen tekrar reklâm diye?!... El insaf Yâhû!!... Reklâm içinde film, reklâm içinde dizi, reklâm içinde şov ve en komiği de REKLÂM İÇİNDE REKLÂMLAR!!!... Özellikle TV reklâmlarının esas görevi, tüketicileri nitelikli ürünler konusunda doğru ve güzel bir biçimde yönlendirmektir. Ancak bazı reklâmlar tüketiciyi gereksiz harcamalar yapmaya zorluyor!... Bu durumdan maalesef en çok da çocuk ve gençlerimiz etkileniyor. Çünkü ülkemizin yarısını, belki de fazlasını oluşturan bu önemli ergen kesim, reklâmlarda gördükleri ürünleri isteyerek, ana ve babaları zor durumlara sokarak, savurgan bir tutumun kronik alışkanlığını gerçekleştiriyor. Hâl böyle olunca da gençlerde bir marka, bir özenti tutkusu sonucu ebeveynlerde ister istemez acımasız bir yarış başlamıyor mu?!... Sonuç: Bu istikrarsız durum, ülkemizde kültürel ve sosyal bir yozlaşmaya sebebiyet vererek toplum hayatını son derece olumsuz bir biçimde etkiliyor. Gençlerimizi sağlıksız ve lüzumsuz bir tüketimden kurtarmanın yolu, reklâmcılar ile TV kanallarındaki öz denetim bilincini oluşturmak ve sorumlu kurumların yaptırım gücünü hayata geçirmektir. Nitelikli, yerinde, zamanında, bilinçlendirici ama dozunda yayınlanabilecek reklâmları dört gözle bekliyoruz!!..