Enseyi karartmaya gerek yok

Portekiz’in teknik direktörü Roberto Martinez maçtan bir gün önce bizim takım için şunları söylemişti: Hücum futbolu oynuyorlar ama savunmaya çok fazla önem vermiyorlar… Gürcüler karşısındaki turnuvaya yaptığımız bol gollü galibiyet bu defomuzu örtmüştü. Ancak rakip biraz kalburüstü olunca defomuz apaçık ortaya çıktı. Muhtemelen Montella da bu fikre sahipti. O yüzden sahaya sürdüğü on bir anlaşılabilir. Hem sol kanatta çok etkili bir oyuncu olan Leao’yu durdurabilmek hem de sol bekteki hücumcu Ferdi varken savunma güvenliğini sağlama alma düşüncesi oldukça makuldu. 

B planı yok

Savunmada kapanıp, uzun toplarla Barış, Kerem ve Yunus’u buluşturmak ana plandı. Ancak bu oyuncuların savunma kısmına hiç bulaşmaması ve Portekiz’in etkili bek ile ön oyunculara sahip olması Montella’nın planlarını suya düşürdü. Üstüne eklenen bireysel hatalar ve maçın Alman hakeminin tuhaf sarı kartları motivasyon kaybına sebep oldu. Devrede Montella’nın B planına geçmesini bekledik. Çünkü sahada tutmayan bir oyun planı vardı. Ancak sanki hiçbir şey olmamış gibi ikinci yarıya sadece Orkun’un yerine Yusuf’la başlamak çok ciddi bir teknik adam hatasıydı. Galiba hocanın B planı yoktu.

Arda hep olmalı 

Enseyi karartmaya gerek yok. Hâlâ ikinci sıradayız ve Çekya’ya yenilmez isek gruptan çıkabiliyoruz. Ancak gereken dersi çıkarmamız şart ve şu gerçeği de görmemiz gerekiyor. Biz duygularıyla oynayan ve coşkusuyla sonuç alabilen bir millî takıma sahibiz. Hocamız Montella’nın bu durumu dikkate alarak bir plan uygulaması şart. Savunmayı zaten beceremiyoruz ama topun daha çok bizde kalmasını sağlayacak ve oyunun temposunu ayarlayabilecek kaliteli ayaklara sahibiz. Ve de oynayabiliyor ise her zaman Arda ile başlamak bizi daha güzel bir takım hâline getirecektir.