Ayılana gazoz, bayılana limon
Taze bir ameliyatlı olarak, operasyon geçirecek okurlarımı aydınlatmayı bir borç biliyor, "Hoh" derken bile narkoz fışkırtarak ameliyat rehberini hizmetinize sunuyorum...
İğne... Cerrahi operasyon öncesi cesaret iğnesi yapılıyor. Hani şu, hemşirelerin 'acımayacak' vaadiyle yaptıkları, sakinleştirici iğne. Eee, can bu kolay değil... Amaç, hastaya 'cesur yürek' coşkusu vermek. Ama bünye zayıfsa, dramatik helalleşme sahneleri yerine; "hemşiraaanım, kaç yapıyor bu sedye şimdi? Hiooha" tarzı esprilere, "Kesseler acımaz!! Bölün beni ikiye loo" benzeri söylemlere sebep olabilir... Cesaret iğnesi bile işe yaramıyorsa, kendinize gaz verin. İntikam almak için estetik olan haşin delikanlı olduğunuzu hayal edin.
Ameliyathane... Beklentileriniz gerçekçi olsun. Burada filmlerdeki gibi, fonda gerilim müziği, "hastanın nabzı düşüyorr!" repliği, alımlı hemşireler ve çıkarılan kurşunun 'tırınk' sesiyle atılacağı metal tabak yok. Ameliyat masası var! Ümit Besen'in yeni albümü değil, kollarınızın iki yana bağlandığı ve az sonra kesilip biçileceğiniz düzlem. Yanı başında duran da, anestezi uzmanı. Bu, narkoz verip sizi uyutacak olan yani; ameliyat öncesi asla takışmamanız gereken kişi! İlacı çok verse Allah muhafaza 'ikindi namazını müteakiben' olabilir, az verse ameliyat ortasında uyanabilirsiniz. Ameliyathaneler, yarı ayık hastaların "Şurdan bi Mecidiyeköy alır mısınız?" diyerek doktora istediği bisturiyi uzattığı, tam apandisiti alınırken "Gördüm sizi, kaçmayın huleyn!" narası attığı vakalarla doludur... Ha, doktor kulağınıza "Bu benim de ilk, elimi tut..." derse narkoza falan gerek kalmaz direk bayılırsınız ama neyse...
Ayılma... Eveet, ameliyat oldu, bittii.... Yırtığınız söküğünüz yok. Şimdi, narkozdan ayılma faslı! Sayıklamaların, ifşa edilen sırların, gün yüzü görmemiş itirafların ama daha ziyade 'şapşal söylemlerin' faslı... İleride "Ay sen narkozdan ayılırken bir zırvaladın, bir saçmaladın, tarih yazdın he he" eğlencelerine konu olabilirsiniz. "Yok yaa, ben hemen kendime geldim. Hem zaten narkoz almadım, külli irademle ameliyata dayandım!" diye atıp tutanlar bir kenara, bu makûs ayılma rezaletine maruz kalmayan yoktur... Dünya barışı hakkında tebliğler verebilir, doktora söverken üç yabancı dili akademik seviyede şakıyabilir, "Hemşireee, sana da Heme Haminyum Zokkinyum 10 cc" diye bağırabilirsiniz. Refakatçi, ziyaretçi ve hastane personeline hoşça vakit geçirtmemek için, tamamen ayıldıktan sonra odanıza götürülmeyi talep edin. Ha bir de doktoru parmakla gösterip "onu da kesin!" demeyin. Kızıyorlar!..
Ninem diyor ki; Hekimden sorma, çekenden sor.