Bu masal eskimez Bu masal eskimez

A -
A +

Kuaför koltuğunda keleş saçlarına 'havalı' bir model yaptıran kokona, yanındakine dönüp beni gösterdi: "Ecnebi galiba, hiç tepki vermiyor!" Yarım saattir sabırla bu kokonayı dinliyorum. Kenarı taşlı marka gözlüğü, arkeolojik araştırmalara elverişli suratı, kırmızı ruju, her yerinden kemik fırlamış ojeli elleri, yağlarını özgür bırakan dekolte kıyafeti ve salak saçma takı koleksiyonuyla tam bir kokona... Bir şey partisi kadın kolları başkanıymış, toplantıya geç kalıyormuş... AB'ye girince insan hakları bizde de gelişecekmiş... Sayın Bilmemkim'le arası pek iyiymiş, kadınlarımızın medenileşmesi için çok çabalıyorlarmış... Kadınlarımız çok cahilmiş... Ayakta basma etek, kafada yemeni, bir sürü çocuk... Olmuyormuş yani... Glu gulu, glu glu... Ay, uykum geldi! Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, akça pakça ninelerin torunlarına anlattıkları masallar taa uzaya kadar çıkmış. Hasetün Gezegeni'ndekiler bunu çok kıskanmış, "Olum, elin dünyalısının 'haminnesi' ne güzel masallar anlatıyor, bizde sakız içinden çıkan maniler bile yok!" demiş. Kıskançlıktan çatlayan uzaylılar bu durumu engellemek için Kapıkule sınır kapısına bir uzay gemisi dolusu 'Kokona' getirip salıvermiş... Kokonalar, granit suratlı tıkız hindilere benzermiş. Uzaylı oldukları anlaşılmasın diye suratlarına 5'er kiloluk yağlı boya kutularını boca ederek makyaj yaparlar, türlü şapkalar takarlar, cehaletlerini çok bilmişlikle sıvarlar, ikinci bahara şiddetle inanırlarmış... Hasetün gezegenindekiler kokanalara, dondurulmuş yiyecekler pişirmelerini, tarhana çorbasını ayıp saymalarını, ballı somon kanepecikleri hazırlayıp avokado suflesi yaparak konken oynamalarını emretmiş... Ve tabii ki yazlık çaybahçelerinde ve çalıştıkları büyük şirketlerde tiz kahkahalar atmalarını da... Kokonalar; dünyalı kocaları, çocukları ve hiçbir erkek tarafından benimsenmediklerinden, ait olma içgüdülerini tatmin için dernek ya da parti işleriyle uğraşmaya başlamışlar. Pörsümeyle Savaşanlar Derneği... Muşmulalar da Leopar Giyer Vakfı... Botoks ve Gerdirme Dostları Partisi... Boruçiçeği Partisi... Tanınmamak için sık sık estetik ameliyat yaptırmış, ancak değiştirdikleri organlarını muhakkak meşhur bir dünyalının orasına burasına benzetmeye çalışmışlar. Hasetün Gezegeni'nden "Yahu n'apıyorsunuz? Suratınız resmen bir şey bir şeye benzedi!" şeklinde ihtarlar alsalar da kulak asmamışlar, geceleri ise gizliden gizliye saçlarını bigudilere sarmışlaar. Görev icabı, kendileri gibi uzaylı olan köpeklerine (Fifi, Kontes vb.) salonun ortasına tuvalet yapmamayı ve çocuk sevgisiyle hayvan sevgisini trampa ettirmeyi öğretmeye çalışmışlar. Kimileri koket davranışlar sergilemiş, genç olanları atılgan-aktif kadın ayağına kadın cinsinin nezih imajını zedelemiş, bu imajı da dünyalı adamlara maalesef benimsetmiş, kimileri de masum masallar anlatan ninelerden daha yüksek sesle ideal kadın martavalları okumuşlar. Taa ki kokonalar... (Masalı siz bitirin, uykum geldi!) Ninem diyor ki: Atımı beğenmeyenin eşeği olsa, bana kel diyenin perçemi olsa Profesör Mualla: Soysuz güzellik kokusuz menekşe gibidir >> Halime Gürbüz ------------------------------ >> Tatlıyı kesmeden ZAYIFLAYIN Ekmeğin içinde çok değerli olan B vitamini bulunduğundan diyetten tamamen çıkarmak doğru olmaz. Kepek ekmeği lif içerdiğinden çok daha sağlıklıdır. Ayrıca ara öğünlerle birlikte mutlaka 6-7 öğün yemelisiniz. Üç saatte bir yediğinizde bir sonraki öğünde daha az aç olur ve dolayısıyla aşırıya kaçmazsınız. Diyetinizde mutlaka ara öğünler olmalıdır. Böylece kan şekeriniz düşmez, tatlı ihtiyacınız daha az olur. Vücudunuzda ne kadar çok kas varsa metabolik hızınız o kadar yüksek, yani yağ yakma kapasiteniz o kadar iyi demektir. Yanlış bir diyetle kilo veren kişi; yağ dokusundan çok kas dokusunu kaybettiyse, metabolik hızı düştüğünden az yese de besinleri yakma kapasitesi düşecek ve kilosu artacaktır. Şişmanlık ve genetik Çalışmalar aynı kaloriyi almalarına rağmen 6 öğün yiyenlerin 3 öğün yiyenlere göre çok daha kolay kilo verdiğini göstermiş. Öte yandan şişmanlıkta yüzde 30-40 oranında genetik faktör etkili. Yüzde 60- 70 oranında ise çevre ve sosyal hayatın etkileri var. 1965- 1971 yılları arasında Türkiye'de şişmanlık oranı ortalama yüzde 28 iken, günümüzde bazı illerde 36'lara, 40'lara çıkmış. Eğitim durumuna ve mesleğe göre şişmanlığın görülme sıklığına bakıldığında üniversite mezunu olan kişilerde şişmanlık oranı yüzde 8, ortaokul mezunu olanlarda yüzde 16, ilkokul mezunu olanlarda yüzde 24, okuma yazma bilmeyenlerde ise yüzde 35 oranında olduğu görülmüş. Bunlara dikkat! * Çay şekersiz ve açık içilebilir. * Günlük 10 bardak su içilmelidir. * Günlük 2 adet kahve şekersiz içilebilir. * Günlük 1 adet soğuk diyet içecek içilebilir. * Öğle salatalarına 1 tatlı kaşığı zeytinyağı eklenebilir. * Sebze yemekleri zeytinyağı ile pişirilmelidir. * Et, tavuk ve balık yemekleri ızgara, haşlama veya fırında pişirilebilir. * Salatalık ve domates gün boyunca serbest olarak yenilebilir. * Öğün atlanmamalı ve diyet tam yapılmalıdır. > Wella'dan yılbaşı sürprizi WELLA, yılbaşında saçları onaran 'Lifetex Isı Maskesi' ve 'High Hair Parlaklık Serumu'nu özel bir kolye ile kadınların beğenisine sunuyor. Bu ürünlere sahip olanlar, yeni yıla daha sağlıklı ve parlak saçlarla girerken; hediye kolyeleriyle de göz kamaştıracaklar. 31 Ocak 2007 tarihine kadar iki ürüne ve hediye kolyeye 6* YTL'ye sahip olabilirsiniz... Dudaklarınıza özel Lipojen YERLİ marka Lipojen bakım ve dolgunlaştırıcı ruj; şeffaf, kahve, pembe ve kırmızı olmak üzere 4 farklı renk seçeneğiyle kadınların beğenisine sunuldu. İçeriğindeki doğal bileşenleriyle dudak yapısında var olan kolajen dokuları artırarak hacim kazandırıyor, kontör çizgilerini belirginleştiriyor ve dudak kırışıklıklarının görünümünü azaltıyor. (39 YTL) İstenmeyen tüylere Episiva İÇERİĞİNDEKİ bileşimler ve bitki özlerinin işleyişi sayesinde kıl kökünü güçsüzleştirerek incelmesini ve azalmasını sağlayan Episiva tüy azaltıcı cilt bakım serisi; yüz, kol-bacak, kasık ve koltukaltı bölgesi için etkili çözüm sunuyor. Dermatolojik olarak onaylanmış ürün; krem (29.5 YTL), losyon (19.5 YTL) ve sprey (13 YTL) olarak tüketiciye sunuluyor. > Diyet, egzersizle desteklenmeli FORMDA kalmak için yapılan diyetin amacına ulaşması için mutlaka egzersiz ile desteklenmesi gerekir. Çünkü egzersiz yapan kişinin yağ dokusu daha çabuk kaybolur. Egzersiz başlangıcında vücut ağırlığında önemli bir azalma olmayabilir çünkü yağ dokusu azalırken başta kas kütlesi olmak üzere yağsız vücut kitlesi artar. Kas kitlesi arttığı için kilo kaybı az olabilir, fakat sağlıklı zayıflama sağlanır. Sporun sıklığı, tipi, hızı, şiddeti, süresi ve tekrar sayısı önemlidir. Ancak egzersize başlamadan önce sağlık kontrolünden geçilmeli, kişiye özel olarak önerilecek olan egzersizler yapılmalıdır. Unutmayın ki doğru kilo kaybı, vücut yağ dokusundaki azalma ile olur. Bu da yağsız doku kitlesinin yani kas ağırlığının korunması demektir. Bazal metabolik hız, vücudumuzdaki yağ ve yağsız doku ile orantılıdır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.