Mağara adamının, ilk çağlarda tabiat şartlarına karşı verdiği amansız hayat mücadelesinde tek dostu hindiydi. Birlikte avlanır, malum taş devri beraber beş taş oynar, gülüş oynaş yaşar giderlerdi. Olay, bayıra uzanmış Dinazorspor Mamutgücü maçını seyrederlerken patlak verdi. Mağara adamı, hindinin yorumlarından maça konsantre olamıyordu. "Bir sus!" diye bağırdı. "Kafam kazan gibi oldu yahu! Ha bire Gulu gulu, gulu gulu!" Bu çıkış, hindinin çok zoruna gitti. Başını Küçük Emrah pozisyonunda eğdi ve...: "Eh Mağaracan, dilerim ki benden beterlerine karasın, bütün kadınlar 'Dırdır Böceğine' dönüşsün benim gulu guluma hasret kalasın. Ateşi bulasın, tekerleği bulasın ama sükuneti bulamayasın!" dedi... İstanbul Marmaray arkeolojik kazılarında, M.Ö Falan filan dönemine ait olabileceği tahmin edilen buluntular arkeologları şaşkına çevirdi! Kazı alanı genişletildi, mağara duvarındaki resimler tek tek incelendi. Mezar taşında "mevtül min el dırdır" yazan çöp adam ve yanı başında sırıtan hindi figürü sayesinde 'da hindi şifresi' çözüldü!.. Arkeolog Eşref Eşele, kazı sonunda yaptığı açıklamayla tarihe ışık tuttu. "Dırdırın, östrojen hormonunun yan etkisi olduğu zannıyla kadınlara çağlar boyunca haksızlık yapıldı. Aslında şifre çok basit, kadın ilgi ve sevgiyle besleniyor. Yoksunluğunda ise hayat enerjisi tükenmeye başlayıp napıyor? Şarjı biten telefon misali sinyal babında bik bik ediyor. Daha fazla eşelemeye gerek yok, biz eşeledik ve bulduk ki dırdırcılar 3 tip. Dırdırella: Bu tip, höyük ve tabletlerde çizili zıplayan çene figürüyle betimlenmiş. Çeneye dalgıç motor takılmışçasına söylenip duran profesyonel dırdırcılardır. Evlerden ırak... Darbeli matkap gibi vıy vıy beyni delerler. Susmaz, bir yerlerde düğmeleri yoktur, sesleri kısılmaz. Gerçi odiyometrik testlerle ispatlıdır ki evli erkeklerin duyma yetisi bekarlara oranla düşüktür, ama yine de cefalı bir tahammül sınavıdır. Tarih, dağa çıkıp robinson tarzı hayatı seçen, eli ikide bir çekice gidip gelen, kahve köşelerinde küçücük mesud bir hayat alanı kuran, x futbolcunun ara pasıyla kafayı bozan erkeklerle doludur. Tekerlek bile bu tip bir Dırdırella'dan uzaklara, çok uzaklaraaa kaçma hayaliyle bulunmuştur. Yazıktır... Son Ütücü: Bir sürü kafası ütülenmiş erkek fosilleri bulduk azizim. Bu tip kadınların yaptığı başlangıçta dırdır değil yapıcı konuşmadır. Yanlışları gösterme, ikaz etme, bir şeyleri düzeltme arzusudur... Erkek kadının yol göstermelerini, ilişkiyle hayatla ilgili özlü tüyolarını es geçmişse ve işler sarpa sarmışsa kafa ütülenmesini hak etmiştir. Son Ütücü, yanık kokusu gelene dek tekrarlı dırdırla Çinlilerin bile keşfedemediği bu işkence türünü hakkıyla kullanacaktır! Dört yapraklı yonca: Bu tip kadınlar bir şanstır. Dırdır yapmaz. Ya eli öpülesi bir ağası vardır ya da yaradılışı munistir. Söylenmenin, üstelemenin işe yaramayacağını bilecek kadar akıllıdırlar. Empatiyi, dinlemeyi, analiz etmeyi, gerektiğinde konuşmayı ve iletişimi seçerler. Ha, sınırlar zorlanıyorsa, yine de dırdır etmez kısa ve öz bir sabır iki sabır üçüncüde vur yatır misali kısa ve öz, iki lafla bünyede mitralyözden çıkmış kurşun etkisi yaparlar. Dırdırdan, ancak alt yazıları okunarak ve kadının derdi çözülerek kurtulabilinir. Üstelemek, duymazdan gelmek kadını sıkar! Ve bir dırdırcı sıkıldıkça daha çok köpük su salan bulaşık süngeri gibidir... Aman derim... * Ninem diyor ki: Destursuz bağa giren, hesapsız dayak yer. * Profesör Mualla: Damla, kendini tamamlayınca damlar ---------- >>> Ayna ayna söyle bana İngiliz Daily Mail gazetesi, yalnızca aynaya bakarak birçok hastalığın teşhis edilebileceğini yazdı. Gazetenin bilgi aldığı sağlık uzmanlarına göre, bazı ciddi rahatsızlıkların belirtileri basit yöntemlerle görülebilir. Gözler: Gözün renkli kısmını çevreleyen beyaz halkalar, yüksek kolesterol göstergesi olabilir. Yüksek kolesterol yüzünden oluşan plaklar, göz çevresinde beyaz yumrular oluşturabilir. Kızarmış gözler, bakteriyel enfeksiyon ve iris iltihabı habercisi olabilir. Eski makyaj malzemeleri gözlerin enfeksiyon kapmasına yol açabilir. Alt gözkapağının içinin parlak pembe değil, soluk renkte olması kansızlık ve D vitamini eksikliğini gösterir. Göz seğirmesi, kasların gelişigüzel büzülmesi sonucu meydana gelir ve magnezyum eksikliği yüzünden ortaya çıkabilir. Gözkapağının düşmesi, göz yorgunluğu ve stresin yanı sıra, akciğer kanseri veya felç işareti de olabilir. Göğüs kafesinin üst kısımlarındaki tümörler, gözü etkileyen bazı sinirlere baskı uyguluyor olabilir. Düşük gözkapağı, bir kişinin felç geçirdiğini de gösterebilir. > Cilt: Derideki kaşınma, kuruluk, pullanma ve kızarıklıklar egzema göstergesidir. Egzema vücudun her bölgesinde çıkabileceği gibi genellikle dirsek ve bilek içleri ve diz arkasında görülür. Özellikle el ve ayaklardaki kaşınma, nadir durumlarda karaciğerin yetersiz çalışması sonucu ortaya çıkabilir. Cildin sarı bir renk alması sarılık ya da karaciğer hastalıklarının göstergesi olabilir. Soluk cilt yeterince su içmediğinizi gösterir. Cilt hücreleri su kaybettikçe cansız görünüme yol açar. Elinizin üzerindeki deriyi çekip bırakarak cildinizin susuz kalıp kalmadığını test edebilirsiniz. Deriyi bıraktığınızda hemen eski haline dönmezse daha fazla sıvı tüketmeniz gerekiyor demektir. > Saçlar: Saçların erken ağarması B12 vitamini eksikliğine işaret eder. Halsizlik, kilo kaybı ve ishal de B12 vitamini eksikliği semptomlarındandır. Ancak B12 vitamini ağız yoluyla alındığında vücut tarafından yeterince emilemez, bu yüzden enjeksiyon yöntemi uygulanmalıdır. Zayıf ve cansız saçlar, demir eksikliği göstergesidir. Saç ve kaşlardaki kılların incelmesi, tiroit bezlerinin yetersiz çalıştığını gösterir. > Ağız: Diş etlerindeki kanama, diş eti iltihabının yanı sıra, lösemi habercisi olabilir. Halsizlik, enfeksiyonlar, kilo kaybı, kemiklerde ağrı ve vücutta çürükler oluşması da löseminin semptomları arasındadır. Ağızdaki yaralar, stres ve yetersiz beslenmeyle birlikte nadir durumlarda ağız kanserinin belirtisi olabilir. Dudakların çatlaması, demir eksikliği sonucu oluşan kansızlıktan kaynaklanabilir. Aynı zamanda, şeker hastalığı da dudakların çatlamasına yol açabilir. Solgun dudak rengi demir eksikliği ve tiroid bezlerinin yetersiz çalıştığının işaretidir. Kandaki oksijen yetersiz olduğunda dudaklar morarır, bu da kalp ve akciğer problemlerinin belirtisi olabilir. --------- >>> Cildiniz ışıl ışıl parlasın * Ispanağın taze yapraklarını salata için ayırın. Ispanak diğer marul, göbek gibi salata çeşitlerinden daha fazla karoten içerir. * Yumuşak meyveleri, yoğurtla ve taze meyvelerle karıştırın. Kayısı, şeftali, mango, papaya gibi meyveler günlük beslenmenizdeki karoteni yükseltir. * Akşam yemeği öncesi atıştırmak için dolapta hazır olarak brokoli bulundurun. Herkesin seveceği şekilde hafifi yağlı olarak servis edin. * Meyveleri her akşam yemeğinin parçası yapın. Gece için taze ve soğutulmuş meyveleri salata olarak önceden hazırlayın. Yeni lezzetler için mango, papaya gibi tropikal meyveleri seçin. * Pastaya veya domates salatasına, brokoli ve taze ıspanak ekleyin. Sulu salatalarda domates yerine papaya da konulabilir. --------- >>> Şu kahve dedikleri... Bir bardak kahve olmadan güne başlayamıyor musunuz? Gözünüzü açar açmaz su ısıtıcısını çalıştırıyor ve kahve aromasını mı hayal ediyorsunuz veya işe giderken en yakın kahve dükkanından en büyük boy kahve mi satın alıyorsunuz? Ülkemizde sabah çay tüketimi hala birinci sırada olmasına rağmen kahve severlerin sayısı da pek az değil. Bazı Avrupa ülkeleri ve Amerika'da kahvaltıda tüketilen en popüler içecek kahve. Uyarıcı olarak kafein dünyada en fazla kullanılan maddelerden biri. Kafein yüzyıllardır günlük hayatın bir parçası olmuştur. Kahve kafeinin esas kaynağıdır ama bazı meşrubatlarda içerdiği miktar ikinci sırada yer alır. Bazı kişiler için ölçülü miktarlarda kafein fiziksel bir rahatsızlığa neden olmuyor. Ama bazıları için aşırı kafein sinirliliğe, baş ağrısına, bulantıya, mide tahrişine yol açabilir. Kafeinli içecek içmenin bir riski var mı? Birçok çalışmada kafeinle bazı sağlık problemleri arasında bir bağlantı bulunmuştur. Kanser, kalp hastalıkları ve osteoporozla ilişkilendirilme yapılan bu çalışmaların hiçbiri kesin kanıt denilebilecek çalışmalar değildir. Kafein bir diüretik (idrar söktürücü) gibi etki gösterir. Ama kahve içerisindeki su, diüretik etkisini dengelemeye çalışır. Kafein sinir sistemini hafif uyaran bir uyarıcı gibi davranır ve kafeinsiz kahveler mideyi irrite edebilirler. Kafein yorgunlukla baş edebilen, durum ve performansı artıran bir uyarıcıdır. Ama sağlık üzerine ne gibi etkileri olduğu konusunda sürekli araştırmalar farklı sonuç verebiliyor. Kafein ayrıca ağrı kesici olarak da görev yapar ve tip 2 diabete, parkinson hastalığına karşı koruyucu olabilir. Ama kafeinin hastalık önleyici olduğunu ileri sürmek için daha fazla çalışma gerekiyor. Sağlıklı kişiler için günde 200 - 300mg kafein yeterlidir. Bu da 2 - 3 kupa kahveye denk gelir.