Gönül telimizi titretenler...

A -
A +

"Dong... Bugün 20 Temmuz 1974... Demirbank iyi günler diler. Demirbank... Demirbank..." ... "Dong... Dong... Dong... Saat dokuz... Burası Türkiye radyoları... Sayın dinleyiciler, terete haber merkezinin hazırladığı haberleri sunuyoruz. Önce özetler... Başbakan..." ... "Ding dong... Çocuk Saati... Önce sizden gelenleri sunuyoruz... Şimdi de dünyanın harikaları..." ... "Dong... Arkası yarın... Komşunun Kızı... Yöneten: Bozkurt Kuruç... Anlatan: Bengül Erdamar... Efekt: Korkmaz Çakar... Bu bölümde oynayan sanatçılar; Engin Hemşire: Ayten Gökçer, Veli: Fuat İşcan..." ... "Dong... Şimdi reklamlar... Halley... Fındığın çikolataya doyduğu an... Müjde, müjde sizeeee... Parizien'den müjde size... Zarif, sağlam, esnek çorap... Rahat çorap... Elvan içelim bir oh diyelim... Sana... Özen gösteren anneler için... Atın atın! Eskimiş çoraplarınızı atın! Atamazsanız paspas yapın... Reklamları dinlediniz." ... "Dooong... Radyo Tiyatrosu... Araba Sevdası... Yazan: Recaizade Mahmud Ekrem... Radyoya uyarlayan: Cüneyt Gökçer... Oynayanlar: Bihruz Bey... ... "Dong... Dong... Dong... Saat on üç... Burası Türkiye radyoları... Sayın dinleyiciler, terete haber merkezinin hazırladığı haberleri sunuyoruz. Önce özetler... Kıbrıs barış harekatının ikinci gününde pilot albayımız İbrahim Karaoğlanoğlu bir havan mermisi ile ağır yaralanmıştır..." ... "Dong... Seyir, Hidrografi ve Oşinografi Dairesinden bildirilmiştir. Denizcilere yirmi bir numaralı bildiri... Marmara denizi 32 derece doğu, 24 güney..." ... "...ve Atilla Mayda!" ... "Dong... Dikkat, kan aranıyor... Kanamalı bir hasta için B grubu er aş pozitif kana ihtiyaç vardır. Kan vermek isteyenlerin Kızılay kan merkezine müracaat etmeleri rica olunur." ... "Dong... Şimdi hafif müzik sunuyoruz. Yeliz söylüyor: Bu ne dünya kardeşim... Şimdi de Ersen ve Dadaşlar'ı dinliyoruz: Aman tertip can tertip... İlham İrem'de sıra: Konuşamıyorum... Ve son olarak Asu Maralman'ı dinliyoruz: Olur olur, bal gibi olur..." ... "Dong... Dilden Dile... Gahi Arzu, gahi Kamber, gahi Mecnun, gahi Leyla.. Öyle ya, her aşığın bir ahı vardır... Hazırlayan: Ümit Kaftancıoğlu..." ... "Dooong... Türkiye İş Bankası sundu... Orhan Boran'la Beşi Bir Yerde Beş Bin Ceplerinde programını dinlediniz. Huzurlarınızdan hürmetlerle ayrılıyorum değerli dinleyiciler." ... Gitme Orhan Abi... "Uzun dalgalı" tek radyo ve beş bin liralarla mutluyduk... Şimdi ekranda geceliğine üç yüz bin dolar veriyorlar ama kimse mutlu değil. Gitmeseydin keşke... İyiydik... Hiçbiriniz gitmeseydiniz... > Ninem diyor ki: Yedi adım yolun, bir içim suyun hakkı vardır > Profesör Mualla: Öğrenilmesi gereken ilk dil tatlı dildir > Halime Gürbüz ----------------------- > Uyurken 'sağ'a yatın! * Sağ tarafa yatmak; kalp hızının yavaşlamasına, tansiyonun düşmesine ve mide-bağırsak faaliyetlerinin azalmasına sebep oluyor. Dolayısıyla uykuya dalmamız daha kolaylaşıyor ve dinlenmenin daha iyi olması sağlanıyor. Uzmanlara göre rahat bir uyku için yatış pozisyonunu da doğru seçmek gerekiyor. Bir tarafa yatarak uyuma durumunda, yatılan yöne bağlı olarak burun deliklerinden birisi tıkanıyor ve bu durumda solunum, açık olan burun deliğinden yapılıyor. Uzmanlara göre, nefes alınan burun deliği ile beynin yarımküreleri ve sempatik-parasempatik sinir sistemleri arasında da ilişki bulunuyor. Sağ tarafa yatılması durumunda, sağ burun deliği tıkanıyor, sol burun deliği açılıyor. Sol burundan yapılan nefes alma ile sağ beyin yarımküresinin aktivitesi artıyor. Sola yatış yoruyor Sağ beyin yarımküresinin uyarılması, parasempatik sinir sistemimizin faaliyetlerini artırmasına, kalp hızımızın yavaşlamasına, tansiyonumuzun düşmesine ve mide-bağırsak faaliyetlerimizin yavaşlamasına neden oluyor. Dolayısıyla kalbimiz daha az yoruluyor, uykuya dalmamız daha kolaylaşıyor. Bu da uyku sırasında dinlenmenin daha iyi olmasını sağlıyor. Sol burun deliğinin tıkanmasıyla ise birlikte sağ burun deliğinden nefes alınması, sempatik sinir sisteminin faaliyetlerinde artışa yol açıyor. Bu durumda kişi heyecanlanmış gibi oluyor ve kalp atışlarındaki hızlanma ile kalp daha da yoruluyor. Bu yüzden uykuya dalma zorlaşıyor. Çünkü kalp atım hızının, tansiyonun, heyecan ve dikkatin artması uykuya engel olabiliyor. Sol tarafımız üzerine uyumada ise vücudumuz daha çok yıpranıyor. Uzmanlara göre, yüzüstü yatmak zaten uzun süre mümkün değil. Kalp, akciğerler ve mide bu durumda baskı altında olduğu için, ciğerlerimiz ve midemiz sıkışıp rahatsızlık verebiliyor. Sırtüstü yatıldığında ise bu rahatsızlıklar olmayabiliyor. Ancak uykuya dalmada gecikme olabiliyor. Bu durum da vücudun tam dinlendirici bir uykuya geçmesine ve dinlenmesine engel olabiliyor. Çünkü bu durumda gündüz olduğu gibi iki burun açık oluyor ve parasempatik sistem uyarılamıyor. Ayrıca sırtüstü yatılması durumunda mide ve bağırsakların fonksiyonlarını gerçekleştirmesi biraz daha zorlaşıyor. En faydalı ve belki de en az zarar görebileceğimiz yatış pozisyonu ise "sağ yana yatarak ve ayakları vücuda doğru çekerek uyuma" şekli olarak belirtiliyor. Bu yatış seklinde hem mide ve bağırsaklar korunuyor, hem de sindirimin daha kolayca tamamlanması mümkün kılınıyor. > Uygun kreş yaşı 4 Oyun çağı olarak bilinen üç yaş üzerindeki çocukların kreş veya anaokuluna gönderilmesinin çocuğun gelişiminde yararlı olduğu belirtiliyor. Uzmanlar ayrıca, kreşe göndermede en ideal dönemin 4 olduğunu kaydediyor. Süt çağı olarak bilinen iki yaşına kadarki dönemde çocuğun annesine maddi ve manevi olarak daha çok ihtiyaç duyduğunu vurgulayan uzmanlar, çocuğun 2 yaşına kadar annesiyle vakit geçirmesinin duygusal açıdan önemli olduğunu belirtiyor. Uzmanlara göre, dört yaşında kreşe gönderilen çocuk, gelişimi açısından önemli kazanımlar elde ediyor ve evde kardeşi de olmayan çocuk, kreşte yeni arkadaşlar bulup, paylaşma ve sorumluluk duygusu kazanıyor. Seçim önemli Aynı zamanda grupla birlikte hareket edeceğinden öz güven kazanıyor, içinde gizli liderlik duygusu da varsa ortaya çıkıyor. Sosyal faaliyetlere katılan çocuk okul öncesinde önemli avantaj elde ediyor. Uzmanlara göre; kreşteki bakıcıların eğitimsiz olması, kreşte ailesi problemli çocukların bulunması, normal çocukların üzerinde olumsuz etki yapabiliyor. Bu çocuk ilerleyen dönemlerde uyumsuz, saldırgan davranışlar sergileyebiliyor. Konuşma biçimi değişebiliyor ve ailesinde görülmeyen argo ve küfürlü cümleler kurabiliyor. Ebeveynler çocuktaki bu durumu fark ettiklerinde gereken tedbiri almalılar ve konunun uzmanlarına danışmalılar. > Cildinize özel... Koruyucu ve nemlendirici özelliğiyle dikkat çeken AVON Gliserinli El Kremi; cildi yumuşatıp, canlandırıyor, E vitamini ve botanik özleri ile ellerin genç ve canlı görünmesini sağlıyor. Susam yağı, pantenol gibi nemlendiriciler içeren Sıkılaştırıcı Vücut Losyonu da; cildin nem seviyesini anında artırıyor. İçerdiği bitki özleri sayesinde cildi sıkılaştırıp, daha esnek hale getiriyor. Avon'un en beğenilen ürünleri arasında yer alan bu iki ürünü yarı fiyatına sahip olabilirsiniz (0800 211 44 80) > NE pişirelim? Pırasalı Türlü Malzemeler * Yarım çorba kaşığı margarin, yarım çay bardağı sıvı yağ, 150 gr kıyma, 1 adet soğan, 1 adet havuç, 1 adet kereviz, 2 adet orta boy pırasa, 1 adet patates, yarım çorba kaşığı salça, 3 diş sarmısak, tuz Hazırlanışı: Tencereye margarini ve sıvı yağı alıp, kızdırın. Kıymayı ve küçük küçük kesilmiş soğanı ilave edin. Soğanlar şeffaflaşana dek kavurun. Havucun kabuklarını bir bıçak yardımıyle kazıyalım ve küp şeklinde doğrayın. Küp şeklinde kestiğimiz kerevizlerle birlikte tencereye aktarın. Arada bir tahta kaşıkla çevirerek, sebzelerin yumuşamasını sağlayın. 3 dakika sonra 1 cm aralıklarla doğradığımız pırasaları ekleyin. Tencerenin kapağını örterek 3-4 dakika pişirin. Küp şeklinde kesilmiş patatesi, sulandırdığımız salçayı, dövülmüş sarmısakları ilave edin. Tuzunu ayarlayın. Bir taşımlık kaynatıp, servis yapın.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.