Kılıbık

Bir yuva kurmayı koydum aklıma, evlendim, ilk gece kılıbık oldum. sevmiştim, yerleşti gönül tahtıma naz yaptı, kılıbık oldum... Sözümü dinlersen "beyim ol" dedi, "sözümden dönersen dayak bol" dedi. "işine gelmezse işte yol!" dedi. sevmiştim dostlarım, kılıbık oldum... 'Kılıbık' dendikçe güler geçerdim, onları gördükçe dalga geçerdim. dostların önünden mağrur geçerdim. evlendim ben de kılıbık oldum... Hırslanıp kızmıştı, tokadı yedim, bıçağı kapmıştı, "öldürme" dedim, "istersen azat et gideyim" dedim, korkuyla titredim, kılıbık oldum. Mutfakta yığılmış kirli bulaşık, sabunla yıkadım, parlattım kaşık. o beni dövse de, ben ona aşık, başımı salladım kılıbık oldum... Aylarca bekledik, bebeğimiz oldu. mamayla büyüttüm bir daha doğdu. bir kere "of" dedim evden kovdu, yalvardım günlerce kılıbık oldum... İzin almadan adım atamam, sokağa çıksam da para bulamam. aylığı verince, hesap soramam. açlıktan ölsem kılıbık oldum... Utanma sıkılma kalmadı bende. okuyan dese de; "kılıbık sen de!" inkar edemem sözümle de Kabulüm komşular kılıbık oldum...