Pabuç pahalı

Erkekler ayakkabılar gibidir; ikisinin de dış görünüşü aldatıcı olabilir. Markalısından ziyade gerçekten kalitelisini almak önemlidir!

-İkisi de özen, bakım, bazen de 'fırça' ister...

-İkisinin de mükemmeli yoktur, günahlarıyla sevaplarıyla kabul edersiniz.

-Her ikisi de ilk zamanki parlaklığını çabuk kaybeder.

-İkisi de eğer doğru seçilmişse sizi çok mutlu eder, yanlış seçilmişlerse "acı" çektirirler.

-Her ikisinde de kolay bağlanan türler mevcuttur. Bazıları için ise 'gemici düğümü' şarttır...

-İkisi de yanlış seçildiklerinde 'vurabilir'. Cana tak deyince, ikisi de kalıba gönderilir. Kimisi ayarını bulur döner, kimisi sonsuza dek yontulmak üzere kalıpta bırakılır.

-Nedense ikisi de vitrinde daha hoştur...

-İkisi de öyle kaba, hor kullanılmaya gelmez. Ne kadar dayanıklı ve kaliteli olursa olsun...

-İkisi de idarelik alınmaz. "Maksat ayağı yerden kessin" zihniyetinde olmayacaksın, sonunu düşüneceksin ki elde kalmasın!

-İkisiyle de çok gezersen sıkabilir vesselam... En ortopedik ayakkabı bile sıkabilir kararında yürümeyi bilmeyeni... Mevzuyu uzatırsa en beyefendisi bile sıkabilir bünyeyi...

-İkisi de insanın canını fena acıtabilir.

-İkisinin de yarı yolda bırakanı, çantada yara bandı taşıtanı, duvara tekme atıyormuşsun hissi uyandıranı, kösele derili olup ha bire gıcırdayanı vardır.

-İkisi de insanın yürüyüşünü değiştirir. Yüce de hissettirir, küçücük de...

-İkisi de fazla baskıya gelmez, en sağlamı bile dayanıksızdır, çabuk yıpranır...

-İkisinin de kalitesizi iki güne kalmaz 'ağırlığınız' yüzünden bel verir, bombe yapabilir, sağa sola kaykılmış topuklarla yürümek durumunda bırakabilir. Durum komik ve çirkin göründüğü gibi dengenizi de bozabilir...

-İkisinin de rahatından vazgeçemezsin. Sana daha çok yakışanı da çıksa karşına, sen rahat olduğunla mutlusundur.

-Aşkla bağlandıysan ikisine de doyamazsın. Eskise, yıpransa ve hatta artık işe yaramasa da atamazsın...

Ne markası, ne fiyatı ne de ne etiketi... Ayakkabının en iyisi ayağı vurmayan, rahat ve ayağın yapısına uyabileni!.. Ama hayat masallara benzemez her zaman. Biricik ayağa en uygun olan her zaman bulunmayabilir. O zaman da çözüm, evde terlikle oturmak olabilir...

-Erkekler ayakkabı gibidir; ikisi de insanın canını fena acıtabilir. Yüce de hissettirir, küçücük de...

Ninem diyor ki; Kuru gayret çarık eskitir.