Pemboş'un günlüğü!

- Sevgili günlük, oturmuşum Michigan gölü kenarına; "Hayatım nasıl?" sorusuna en içteninden bir cevap vermek vardı şimdi. Ama ben kâğıdım, kalemim ve burada sokak kedisi yerine geçen ördek ve sincaplarla beraberim... "Sosyeteden neyim eksik" dedim, kafa dinlemeye Amerikalara geldim. Lakin, az ileride göle nazır 'şakra'larını açan turuncu Budist rahip de dahil olmak üzere, burada her şey sinir katsayıma baskı yapıyor. Acep paranoya yapmalı mıyım? Buradaki ördekler naneli sakız yemiyor! - Yine aynı yerdeyim. Dünkü turuncu Buda, tereciye roka satan müteşebbis keyfiyle bana, duru yüzümdeki dalgalanmaları otayacak reçeteler sunuyor. Ben zaten senden de şüphelenmiştim. "Kalk yerimden" dedim. "Burası benim çimenim!" Dün taşlarla bir daire çizmiştim. Hani olur da bulursam bir kasa briket, bir de mala. Ne?! Basın çok meraklı ya "Amerika bu Türk'ü konuşuyor" diye bağırıp durmaya. İlla da süpürge telinden roket paneli mi yapmak zorundayım, tek gecede iki kat çıkarım ben buraya! - Sevgili günlük, bugün keyifliydim. Çocuk parkına gittim. Bir nevi "Alice Harikalar Diyarında" durumun özeti. Her şey güzel olacak, ağaçlar yeşil, güneş falan, tüm tahterevalliler dengeyi tutturacak... Dudağımın kenarına da bir türkü iliştirdim "Yeşiiil ördek gibiii daldım göllere..." Eee? Bu kadar biliyorum. Tüh bana! Al işte yine sinirlendim. Arkalı önlü bir Kahtalı Mıçı kasetini olmasa bile, sıradan bir Anadolu türküsünü kaş göz yarmadan okumayı öğrenmeye karar verdim! - Sevgili günlük, bugün iki zenci evsizin, sadaka talebiyle uçukladım. Dil bilmiyor gibi yaptım, salağa yattım! Destur Bismillah'la başladım, "Kıtmirden selam var"a kadar saydım ama... Gitti elli dolar. - Sevgili günlük; bakkal diyorum, hani şurada bir bakkal olsaydı, bir de ekmek. Şöyle bakkal dönüşü keyifli bir ekmek kemirme 'ritüeli' yaşasaydım, sanki daha güzel olurdu bazı şeyler... - Sevgili günlük, bunlar ha bire yiyor! Amelsizliğin coğrafi bir sınırı olmaz tabii ki; mamafih gördüklerim, yıllardır armut tipi ve kilolu olmakla suçlanan yurdum kadınına yapılan haksızlığa içerlememe sebep oldu. Mahalleden kapıp getireceğim en şişman teyze bile bunların yanında gazoz açacağı gibi kalır. Obezite bir yana, her alandaki tüketim çılgınlığına 'pörtleyen' gözlerle seyirci kalmak, gece yarısı ormanda çocuk gülüşleri duymak gibi bir şey... "Allah adı verdim Jane, bi dur! Bir nefes al" diyesin geliyor. Ya biterse, ya bütçelerine bir bela gelirse, bu üfleyen meltem de bizim ekonomimizde kasırgalara sebep olursa, ya yine oraya buraya demokrasi götürme aşkları kabarırsa... - "Diplomaları dosyalayıp Almanya'yı Alaska'nın ilçesi, Türkiye'yi deve kervanları geçidi zanneden, işini tam yapmanın dışında hiçbir konu ve konukla ilgilenmeyen, mantar misali türeyen tarikatların peşinden, 'Ha babam dünyanın sonu geldi, yok topluca intihar edelim, yok topluca samimileşelim, iyileşelim' diye takılan, ufo, hayalet vb. avı için ciddi kurumlar oluşturan ve canla başla çalışan, tepki göstermek için sivilcesine, yönetime, kuş palazına tepki gösteren bu renkli insan panoraması beni hayrete düşürüyor" diyor. Kim mi? Şu ördek. Sevgili günlük, ben yine göl kenarındayım. Kâğıdım, kalemim ve burada sokak kedisi yerine geçen ördek ve sincaplarla beraberim. Ne diyeyim? Nasıl diyorlar sizde "Şiş kebap güzel, Turkish lokum güzel", ben size geri döneceğim... Profesör Mualla: Tazılar kondisyonları için koşar ama efendileri için avlarlar Ninem diyor ki: Ne dağda tarlam var, ne ayıyla kavgam var Halime Gürbüz --------------------------------- Yaşınıza göre incelin Kadınların en büyük takıntılarının başında kilo derdi geliyor ve bu problemi çözmek için bilinçsiz rejim yapılabiliyor. Her yaşta ayrı bir incelme tekniği olduğu dikkatten kaçıyor. > 20'li yaşlarda... Çoğu genç kadın "small" veya "36" beden blue-jeanlerine giremedikleri anda kendilerine "şişman" sıfatını yapıştırır. Bunu bir takıntı haline getirmemek şartıyla, insanın kendiyle barışık olması veya kendini daha iyi hissetmesi için 1-2 kilo vermesi normaldir ama asla aşırıya kaçılmamalıdır. Abur cuburların kalça bölgesinde biriktirdiği kilolardan kurtulmak sağlığınız için de gereklidir. Ancak rejime başlamadan önce mutlaka vücut hacim indeksinizi hesaplayarak kilo vermeye gerçekten ihtiyacınız olup olmadığından emin olun. Kozlarınız: En büyük kozunuz motivasyonunuzdur. Ayrıca gençken kilo verme hızı çok yüksektir çünkü, organizma bu dönemde çok çalışmakta ve dolayısıyla çok enerji harcamaktadır. Kazanmak için stratejiniz: Zayıflama kararınız kesinse, "ağır" beslenme alışkanlıklarını bir kenara atıp hafif, doğal ve sağlıklı beslenme alışkanlıkları edinme zamanınız gelmiştir. Buda gelecekte daha ince ve sağlıklı olmak yolunda atacağınız en sağlam adımdır. Kaçınmanız gerekenler: * Hızlı kilo kaybetmeye çalışırken kendinizi fazla kısıtlamak. * Et ve et grubu ürünlerini fazla kısmak. * Abur cubur alışkanlığını terk etmek. > 30'lu yaşlarda... 30'lu yaştaki kadınlar genellikle hem duygusal hem de kişisel anlamda daha oturmuş bir ruh haline sahiptir. Bu yaştaki kadınlar ideal kilolarının da bilincindedir, yani kendilerini "iyi" hissettikleri kiloyu bilirler. Dolayısıyla bu kiloyu koruma problemiyle uzun dönemli bir problem haline gelmeden baş edebilirler. Bu yaşta "yoyo kilo" denebilecek hızlı ve sık kilo alma eğilimlerinden ve bununla birlikte katı ve fantastik sayılabilecek rejimlerden de kaçınmaya başlarlar; çünkü 30'lu yaşlar bu tür rejimlerin uzun dönemde yıkıcı olabileceğinin farkına varıldığı dönemlerdir. Fazla katı rejimler yapıldığında organizma bu "esirgenmiş" dönemlere alışır ve kendini korumak için savunmaya geçerek kilo kaybını zorlaştırır. Kozlarınız: Yaşınızın size kazandırdığı bilinç en büyük kozunuzdur. Sağlıklı ve ince olmanın önemini anlamış olmanız yolun yarılanması anlamına gelir. Bu da beslenme alışkanlıklarınızı düzene koymanızda büyük bir artıdır. Kazanmak için stratejiniz: Mutlaka sağlam ve sağlıklı bir kahvaltıya vakit ayırın, öğle ve akşam öğünlerinizi önceden planlayın. Kaçınmanız gerekenler: * Feküllü (kök nişastası içeren) besinlerin tüketilmemesi yanlıştır: Bu tür besinleri rejim sırasında tamamen kısmamak gerekir çünkü tokluk hissi vererek rejime yardımcı olurlar. * Yağlı besinlerden tamamen kaçınmak yanlıştır: İdeal olan günde 10 gr tereyağı ve 10 gr sıvı yağ civarı tüketmektir. > 40'lı yaşlarda... Seneler kaçınılmaz bir şekilde vücut hatlarını değiştirir. 20'li yaşlarında neyse 40'lı yaşlarında da aynı hatlara sahip olan kadınlar çok azınlıktadır. Doğumlar, yaşanılan sosyal hayat ve benzeri etkenlerin tümü artan kiloların sebepleridir. Bu arada yavaşlamaya başlayan metabolizma vücudun almaya alıştığı enerji miktarını yakamamaya da başlamış olabilir. Kararlılığınızı takının, her gün tartılmaktan vazgeçerek harekete geçin. Kozlarınız: Kendinizi tanıyor ve işinize geleni biliyorsunuz. İştahınızı kontrol etmeyi ve nicelikten çok nitelikten zevk almayı öğrenmiş olmalısınız! Kazanmak için stratejiniz: Sağlıklı beslenmenin sırrının az miktar ve bol çeşitte saklı olduğunu anlayın. Öğün hazırlıklarınızda sağlığınıza iyi gelecek besinlere öncelik verin. Kaçınmanız gerekenler: * Yetersiz süt ürünü tüketmek: Sağlam kemiklerinizin olması ve ileride osteoporoz riskini azaltmak için günde 1200 mg kalsiyum tüketmeniz gerekir. Bu da günde 3-4 süt ürünü tüketmeniz demektir Birkaç tavsiye: * Rejim kesinlikle birbirinin aynı öğünler anlamına gelmemelidir. * Fiziksel aktivitelerinizin sıklık ve sürelerini artırın. * Mutlaka bol yürüyüş yapın. Yüzmek de çok yararlı olabilir. Hiç spor yapamıyorsanız daha fazla merdiven çıkın, dans edin yani mutlaka hareket edin.