Marta kasabanın ucunda yalnız yaşardı. Yaşlı kadın, çevresinde aksiliği ve evden dışarı çıkmamasıyla tanınırdı. Bir gece şerifin altın saçlı küçük kızı yanına gitti. Verandada oturan Marta'ya seslendi "Bayan siz neden hiç bahçeye çıkmıyorsunuz? Yanıma gelsenize" Marta, sevgi yumağı çocuğu tersleyerek ak saçlı bir ihtiyar olduğunu ve yürüyemeyeceğini söyledi. "İçindeki sevgiye tutunarak in bahçeye" dedi küçük kız. Marta denileni yaptı, artık bahçedeydi! Küçük kız yaşlı kadının gri saçlarını okşadı ve "Bakın gökteki yıldızlar saçınıza inmiş" dedi gülümseyerek. Marta o an sevgiyi ve hayata sarılmayı anladı! Birlikte gözyaşlarına boğuldular, kelebekler uçtu kondu falan... *** Bir bahaaaar akşamı rastladım sizeee. Neden başımı öne eğmiştim? Boya yaptırıyorum da şekerim. Kuaföre geldim, gencim güzelim, baharda yeşillenen fındık dalları gibi şenim. Aynaya baktım, hakikaten de bahar gibiydim, maşallah. O da ne? Kuaför, boya fırçasını kaseye bırakırken: "On dakika bekleyip yıkamaya alacağız, beyazların kapanmasını beklemeyelim!" dedi. Etrafa baktım, benden başkası yoktu, resmen bana diyordu!. Beyaz! Ne beyazı? Saçlarım mı beyazlamış? Bu ne münasebetsiz bir lakırdıydı?.. Beynim ısındı! Hatta karıncalanıyor sol kolumdan aşağısı... "Kime bakmıştın aslanım?" ifadesi takındım suratıma. Kötü kuaför kabahatinde ısrarcıydı: "Aradaki beyazları diyorum hamfendii, kapanmasa da olur." Çektim el frenini indim aşaaa! diyebilmeyi çok isterdim. Hatta bi baktım sağ elim aranıyor, koltuğun boy ayar kolunu çekmişim, gerisini hatırlamıyorum hakim bey!.. Kafada beyaz saç teliyle karşılaşmak, tsunami gibi, muhallebi yerken dişi kırmak gibi, ağza sinek kaçması, salona kamyon girmesi gibi insanın duyup da başına gelmeyeceğini sandığı şeylerden. Ama oluyor mirim... Ayna önündeyim. Çöp torbası yapılmak için marketten aşırılmış poşet çaresizliğindeyim. Saçlarım, rockçı solistin konser sonu modeli. Biraz daha yaklaşınca aynaya, parmaklarla da iyice ayırınca telleri, al işte tüm hainliğiyle orda kır saç teli! İlk şokun ardından, serinkanlı tavrımı takındım. Su püskürtmek, cımbızla korkutmak, refleks olarak o teli yolmak çözüm değil tabii. Usulca diğer saç tellerinin arasına, altlara doğru şöyle karıştırıp sakladım. Bir süre sonra birbirimize alıştık zaten, adını Zarife koydum, ayrı yıkadım, ıslatıp yapıştırdım... Çoğaldılar!.. Hımm, demek renk pigmentlerim greve gitti, önlerdekiler de grev gözcüleri! Bazı saç uçları da kırılarak alternatif protesto örgütlüyorlar. Bana ha? Bu genç yaşımda ha? Toplu pigment ve saç kremi sözleşmesi ha? Bura sosyal bir kafa değil, hepinizi tek tek yolmaz mıyım ben?!.. Yoldum! Hepsini... Yoldum da ne oldu? Toplu greve yöneldiler; "Selam, ben Kardelen Kazım..." Gelelim Marta'ya. Martı değil, yazının başındaki Marta'ya ve hikayesine. İşte azizim, mevzu burada. Hayat, bu "ay çok duygusaaal" denip ona buna gönderilen, 'bestseller' olan aşklı, kuşlu böcekli sevgi pıtırcıklı ağlak hikayelerdeki gibi değil! Beyazlar profilden Georgey Clooney havası yapılarak, olmadı boyatıp km'yi sıfırlayarak hallolur. Ya yüreğimizdeki kellik ne olacak? Ben hikayeyi daha gerçekçi haliyle özetleyeyim: Şerifin sümüklü kızı yaşlı Marta'ya "Moruksun sen!" der. Marta, çocuğu pişirir yer!.. Sinirleniyorum da bazı bazı... Ninem diyor ki: Güttüğü iki davar, ıslığı dağları tutar Profesör Mualla: Yanlış yoldaki çıkışlar da iniştir Halime Gürbüz ---------------------- > Çiçeklerinize bahar bakımı Yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte sağlığınızı koruyan ve evinizi güzelleştiren çiçeklerinizin ömrünü, özel bir bakımla uzatabilirsiniz. Öncelikle dikkat etmeniz gerekenler; bitkilerinizi aşırı sıcak ve soğuktan korumak, yeterince ışık almasını sağlamak... Bitkilerin sağlığı, sizin sağlığınız için önemlidir. Yeşil ve çiçekli bitkiler sadece ev veya ofis dekorunu güzelleştirmez, aynı zamanda sağlığa da yararlıdır. Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA; çeşitli ortamlarda yaptığı denemeler sonucunda, ev bitkilerinin kimyasal metodlardan daha güçlü hava arıtma özellikleri bulunduğunu ispatlamıştır. Ancak bu işlevlerini yerine getirmeleri için herşeyden önce bitkilerin sağlığı yerinde olmalıdır. Bitki bakımı, farklılık göstermekle beraber bütün bitkiler için önerilebilecek bazı genel bakım kuralları vardır. Işıklı yerlerde bulundurun Doğal ışık, bitkiler için en iyisi olmakla birlikte bazı bitkiler floresan ışığı altında da gelişebilmektedir. Bitkinin açtığı çiçek sayısı ve görünüşünün güzelliği ne kadar ışık aldığı ile ilişkilidir. Bol yapraklı bitkiler ise genel olarak daha az ışıklı mekanları sevmektedir. Çiçeklerin kurumamasına ve solmamasına özen göstermek gerekmektedir. Ancak çiçeklerin sürekli su içinde bulunmamasına da dikkat etmek gerekmektedir. Sulama sırasında yaprakları ıslatmamaya özen gösterin. Bazı bitkilerde sprey ile su püskürtülmesi iyi sonuçlar vermektedir. Sıcak ve soğuktan kaçının Bitkiler en iyi sonuç için 25-30 derecelik sıcaklıklarda bulundurulmalıdır. Belli dönemlerinde bu sıcaklıkların dışında bulundurulabilecek çiçekler vardır, ancak bu durum çiçeğe özeldir ve genellikle de belirtilen sıcaklık aralığında da bitki sağlıklı olarak büyümektedir. Çiçekleri güneş ışığı almayan yerlerden, ısıtıcı ve klimalardan, vantilatörlerden uzak, serin bir yerde tutun. Televizyon, buzdolabı ve yanan kalorifer üzerine kesinlikle koymayın. Televizyon ve buzdolabı gibi araçlar; ısı yayar ve bu ısı çiçeklerin su kaybına neden olur. > Eriten diyet Hareketsizlik ve yanlış beslenme sonucu vücudun alt tarafında toplanan yağlardan kurtulmak için çok özel bir diyete ihtiyaç var. Uygulayacağınız 6 haftalık diyetle basen bölgelerinizdeki fazla yağlardan kurtulabilirsiniz. Bu diyet her yerde kolayca bulup tüketeceğiniz gıdalardan oluşuyor. Diyet, 6 hafta içinde etkili sonuç verebiliyor... İçeriğinde badem, kurutulmuş meyveler ve tahıllar gibi vücudunuza faydalı gıdalar bulunan bu formül, yağları hızla eritip, sizi forma sokuyor. Bu formül için gerekli malzemeler: 2 fincan yulaf tanesi, 2 fincan kırılmış fındık, 1 fincan buğday, 1 fincan çekirdeksiz kuru üzüm, 1 fincan ayçiçek tohumu, 1 fincan badem, 1 fincan ince kıyılmış kuru kayısı. Malzemeleri karıştırıp, 'blender'dan geçirin. Hazırladığınız karışımı 12 porsiyon olacak şekilde eşit parçalara ayırın. Her porsiyonda karışımı, bir bardak diyet soğuk süt ilave ederek tüketeceksiniz. > Günlük program * Kahvaltı: Bir porsiyon hazırladığınız formül ve süt * Saat 11.00: Bir elma * Öğle: Bir porsiyon hazırladığınız formül ve yarım muz * Öğleden sonra: Bir avuç kuru üzüm * Ana öğün: Bu öğünleri şöyle hazırlayabilirsiniz; - Pazartesi: Bir parça tavuk kanat ya da göğüs ızgara, yeşil salata ve bir meyve - Salı: İki yumurtalı omlet, domates ve rendelenmiş havuçla tüketilecek. Bir meyve. - Çarşamba: Bir çay fincanı büyüklüğünde yer tutan spagetti. Bir meyve. - Perşembe: İnce dilimlenmiş bir tavuk göğsü ve haşlanmış havuç. Brokoli de alabilirsiniz. Bir meyve. - Cuma: Ton balıklı yeşil salata. Bir adet katı pişmiş yumurta. Bir meyve. - Cumartesi: Bir parça hindi göğsü, mısırla karışık yeşil salata. Bir meyve. - Pazar: 3 dilim rosto edilmiş biftek, havuçlu brokoli salatası ve iki adet haşlanmış patates. Bir meyve. * Yatmadan önce: Bir portakal (Elma, kayısı, erik de olabilir) > Patates köftesi Malzemeler 6 adet orta boy patates, 2 yemek kaşığı nişasta, 3 adet yumurta (birinin akını ayırın), 150 gr. taze kaşar, 150 gr. yarım yağlı beyaz peynir, yeterince tuz ve karabiber. Hazırlanışı: Patatesleri kabuğu ile yıkayıp haşlayın. Soyduktan sonra soğutup rendeleyin. Yumurtaları, tuzu, karabiberi ve nişastayı patateslere ekleyip hafifçe yoğurun. Yumurta büyüklüğünde parçalar koparın. Elinize biraz nişasta bulayın, parmak uçlarınızı da nişastaya bulayıp patates hamurunu düzleştirin. İçine bir miktar kaşar, beyaz peynir koyun. Nişasta serpilmiş tepsiye yuvarlayın. Önce yumurta akına, sonra galeta ununa bulayın. Kızgın yağda pembeleşene kadar kızartıp servis yapın.