ABD'ye Türk çıkarması ve yoğun mesaj trafiği

Washington'da her köşe başında bir Türk heyetine rastladığımız bir hafta yaşıyoruz. Türk-Amerikan İş Konseyi ATC'nin geleneksel 26. konferansı sebebiyle işadamları, uzmanlar, siyasetçiler ve askerlerden oluşan kalabalık bir Türk topluluğunu ağırlıyor Washington.. Konferans önceki gün sona erdi ama heyetlerimizin Washington'daki temasları sürüyor. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Ankara Forumu çerçevesinde yoğun temaslarda bulunuyor. Filistin, İsrail ve Türkiye iş dünyası temsilcilerini biraraya getiren Ankara Forumu heyeti bugün ABD Kongresi'ne ait bir binadaki konferanstan sonra, Dünya Bankası Başkanı Paul Wolfowitz ile görüşecek. Saygun Paşa'nın önemli mesajları ATC Konferansı her yıl, Türk-Amerikan ilişkilerinin gözden geçirilmesini sağlar. İlişkilerin askeri, ekomomik ve ticari boyutlarının her yönü ile tartışıldığı verimli görüşmelere sahne olur. ATC toplantılarına, "silah tüccarlarının ve komisyoncuların yıllık buluşması" diyenler de var. Ancak bu yılki konferansın en öenemli özelliği, silah komisyoncularının buluşması eleştirisini asgaride tutacak düzeydeydi. Bunda, Washington'daki Türk Silahlı Kuvvetleri Ateşeliği'nin büyük rolü oldu. TSK Ateşeliğimiz bu yılki konferansın, "güvenlik ve askeri konularda işbirliğini pekiştirecek fırsatların görüşülmesi" gündemine oturmasını sağladı. Genelkurmay'ın da bu konuda destek vermesi ile hem toplantılar daha verimli geçti; hem de silah komisyonculuğu görüntüsü azalmış oldu. Nitekim konferansta konuşan Genelkurmay İkinci Başkanı orgeneral Ergin Saygun, bu konuda çok açık şu mesajı verdi: "Savunma sanayii konusunda Türkiye, 'pazar olmak' yerine, ABD ile ortaklık arıyor!" Saygun Paşa'nın bu mesajı ve savunma sanayii toplantıları için Türkiye'den gelen heyetin "ortak neleri yapabilirizi" anlatan kişilerden oluşması, bu yılki toplantı için önemli bir ilkti! Saygun Paşa'nın PKK konusunda yaptığı analiz ve terörle mücadeledeki çifte standartları örnekleriyle izah eden sunumu, fevkalade etkileyiciydi. Paşa, ABD KONGRESİ'nden geçecek herhangi bir sözde soykırım tasarısının ilişkileri nasıl zedeleyeceğini bir asker gözüyle net biçimde ortaya koydu! Saygun Paşa'nın asker gözüyle anlattıkları gerçekler, Amerikalıları oldukça etkiledi. Nitekim konferansta konuşan ABD Savunma Bakanı Robert Gates ve Ankara Büyükelçisi Wilson, "Türkiye'nin kaygılarının ABD tarafından iyi anlaşıldığının, paylaşıldığının, iki ülke işbirliğinin bu hassasiyetler konusunda daha da artacağının" altını çizdiler. Stratejik yatırımlar için cazip ülkeyiz Konferansın bir başka katılımcısı, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan idi. Babacan gerek konferans öncesinde Türk-Amerikan İş Konseyi TAIK-DEIK ile Amerikan Türk Cemiyeti'nin New York'taki toplantısında, gerekse Washington'da yaptığı konuşmalarda, "Türkiye'nin stratejik yatırımlar için çok cazip bir ülke olduğunu" örnekleriyle anlattı. Babacan'ın New York toplantısına, 200'ün üzerinde Amerikalı yatırımcı katıldı. Merill Lynch, Baker& McKenzie ve AIG gibi 3 Amerikan dev şirketinin bu toplantıya sponsorluk yapması, Amerikan yatırımcılarının Türkiye ilgisine çok açık bir örnekti. Toplantıda konuşan Amerikalı yatırımcılar, "Türkiye'nin global ekonomik şoklara daha dayanıklı hale geldiğini, yabancı yatırımcılara çok büyük fırsatlar sunduğunu" dile getirdiler. Gerçekten Türkiye'nin konuşulduğu dolu dolu bir hafta geçiriyoruz.. Üstelik ABD'ye Türk çıkarması devam ediyor. TOBB Başkanı ve Ankara Forumu'nun temasları yanında, Türkiye'nin Terörle Mücadele Özel Temsilcisi emekli Orgeneral Edip Başer de Washington'da. Başer'in muhatabı Ralston'ın yanı sıra görüşme programında şu isimler yeralıyor: ABD Genelkurmay Başkanı Peter Pace, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Stephen Hadley ve Dışişleri Bakan Yardımcısı Nick Burns. Edip Paşa'ya görüşmelerinde, üst düzey Türk dışişleri yetkilileri de eşlik ediyor. Washington'daki bu temaslar, Türk-Amerikan stratejik ilişkilerinin ne denli önemli ve çeşitli olduğunun göstergeleri. İşbirliği ivmesinin artıyor olması ise, özellikle PKK konusunda somut ileri adımlar atılmasında sona gelindiğinin de işaretlerini veriyor. Aman nazar değmesin diyor; Türk-Amerikan işbirliğinin dünya barışı için, "en önemli sigortalardan birisi olduğunu" bir kere daha vurgulamak istiyoruz.