Arınç'ın Washington temasları
ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Dennis Hastert'in davetlisi olarak geçtiğimiz Salı akşamı Washington'a gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Bülent Arınç bugün Chicago'ya geçiyor. Arınç'ın Washington ziyareti, ilginç bir zamana rastladı. Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) boru hattının resmi açılışının yapıldığı gün Arınç Washington'da idi. BTC çok önemli bir proje. Türk-Amerikan ilişkilerinin stratejik boyutunun olmadığını iddia edenlere de, çok açık cevap niteliğinde. Nitekim konuyla iligili ABD Dışişleri Bakanlığı açıklaması da bunu gösteriyor. Açıklamada global enerji işbirliğinin önemi vurgulanırken şöyle deniliyor: ''Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı aynı zamanda Türkiye'nin enerji ulaşım merkezi olma şeklinde ortaya çıkan rolünü güçlendirecek ve Boğazlar'da petrol tanker trafiğinin azaltılmasına yardım edecek. Boru hattı, ABD'nin, global enerji kaynaklarını güçlendirme ve çeşitlendirme amacı yönünde büyük bir başarıdır.'' Başlangıcında hayal diye alay edilen, olmaz denilen dev bir proje, hem de büyük engeller aşılarak devreye giriyor. Türk-Amerikan ilişkilerinin stratejik boyutunu ortaya koyuyor. Işte Bülent Arınç, Türkiye ve ABD için böylesine anlamlı bir günde Washington'daydı. Örnek bir ülke olduk Öte yandan, 27 Mayıs gibi Türk demokrasisi önündeki en büyük kazanın yıldönümü olan günlerde Arınç'ın ABD'de olması da, ilginç bir rastlantıydı. Türkiye'nin, böylesine meşum bir olayın yaralarını sarmayı başarabildiğinin sevindirici göstergesiydi. Nereden, nereye?... Bugün Türkiye, laik demokrasisi ve dinamik ekonomisiyle, geniş bir coğrafyada "hayranlıkla" izelenen bir ülke oldu. "Muz Cumhuriyeti" diye alay edilmekten, "model ve örnek alınacak ülke" statüsüne geçmek, gerçekten göz kamaştıran bir büyük başarı! Washington'da, büyük reformları gerçekleştirmiş ve demokrasisinin standartını yükseltmeyi başarmış bir Türkiye'nin, "başı dik meclis başkanı" görüntüsü, son derece gurur vericiydi. Güven artırıcı temaslar TBMM Başkanı önceki gün, ATC-Türk Amerikan İş Konseyi'nin şerefine verdiği öğle yemeğine katıldı. ATC, önemli bir platform. Türkiye'ye ilgi duyan Amerikan şirketleri ile dev savunma kuruluşlarının temsilcilerinin ve Türk ortaklarının oluşturduğu bir konsey. Arınç, ATC yemeğinde, Amerikalı yatırımcıların Türkiye'deki bürokrasiden yakınmalarını dinledi. Yabancı yatırımcıyı çileden çıkaran haklı şikayetlerini birinci ağızdan duydu. Çok yararlı bir görüş alışverişi oldu. Türk-Amerikan ilişkilerindeki duygusal gerginliklerin giderilmesine yönelik önemli tavsiyeleri samimi bir ortamda dinlemek imkanını buldu. Bülent Arınç dün de CSIS isimli düşünce kuruluşunda konuştu. Öğleden sonra ise, ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Denis Hastert ile biraraya geldi. ABD'li Kongre üyeleri ile görüştü. Akşam da Washington Büyükelçiliğimizde basın toplantısı düzenledi. Arınç'ın Amerikan KONGRESİ'ndeki temasları, çok çok önemliydi. Zira hem Temsilciler Meclisi'nin, hem de Senato'nun, bizde olduğu gibi sadece "yasama" ve "kanun yapma" yetkisi yok. Amerikan KONGRESİ, ABD'nin silah satışı ve dış yardımlarından büyükelçi atamasına, her ülke için demokrasi sicili tutmasından ABD yönetiminin dış politikasını etkili bir biçimde denetlemeye kadar çok geniş yetkilere de sahip! Bu anlamda, dünyayı etkileyen bir konumu var. Zaten başta Ermeniler olmak üzere şer lobilerinin Türkiye karşıtı faaliyetleri için KONGRE'yi adeta üs haline getirmeleri de bu yüzden. TBMM Başkanı'nın Washington ziyaretinin en önemli bölümü bu sebeple Amerikan KONGRESİ'ndeki temaslarıydı. Türk-Amerikan ilişkilerindeki duygusal gerginlikleri gidermenin ve karşılıklı bilgi eksikliğinin yolaçtığı güvensizlikleri aşmanın yolu, böylesine temaslardır. Bu temasları, karşılıklı olarak daha da artırmaktır. Bülent Arınç'ın Washington temasları, bu anlamda tarihi bir ziyaret oldu. Başbakan'ın 8 Haziran'da Beyaz Saray'daki Bush ile görüşmesi öncesinde, Washington'daki havayı birinci elden gözlemlemek imkanını verdi. Ziyaretin olumlu katkıları, Türk-Amerikan ilişkilerine hemen yansıyacaktır. İki ülke arasındaki stratejık işbirliğinin, TBMM Başkanı'nın bu ziyaretiyle büyük bir ivme kazandığına inanıyoruz.