Başbakan Erdoğan'ın ABD gezisi

Başbakan Erdoğan bu ay sonunda ABD'ye geliyor. Başkan Bush'un davetlisi olarak ABD'yi resmen ziyaret edecek olan Erdoğan'ın gezisi, "Başbakan" sıfatıyla Washington'a ilk gelişi olacak. Tayyip bey geçen yıl Ocak ayında da Washington'ı ziyaret etmişti. Ama o zaman partisi henüz iktidara gelmiş, üstelik de kendisi daha henüz milletvekili seçilememişti. Ancak Tayyip bey, Washington'a sadece bir parti lideri olarak gelmiş olmasına rağmen, Başkan Bush'tan ve yönetimden olağanüstü "sıcak" bir karşılama görmüştü. Başbakan Erdoğan'ın 26-30 Ocak tarihinde gerçekleşecek bu yılki ABD ziyareti ise, iki bakımdan büyük önem taşıyor. Türkiye stratejik müttefik Bir defa ABD yönetimi, sadece Ortadoğu ve Irak politikaları açısından değil, terörle global mücadeleden dünyanın yeniden şekillenmesine kadar daha birçok konuda Türkiye'yi, adeta "kilit bir ülke" olarak görüyor. Yani Türkiye, öyle sadece sıradan dost bir ülke değil! Aynı zamanda ABD için stratejik önemi olan ve Türk-Amerikan ilişkilerinin stratejik potansiyeli içinde büyük gelişmeler kaydedebileceği bir ülke olarak da, giderek yıldızı parlıyor. Bu mükemmel durum ve potansiyel Türkiye'yi ABD için, hem "stratejik ortak" yapıyor; hem de "ikamesi mümkün olmayan" bir müttefik konumuna sokuyor. Öte yandan ABD ve Bush yönetimi, terörle mücadelede büyük bir çıkmaz içinde. Terörün dininin, milliyetinin olmayacağı her vesile ile belirtilmesine rağmen, Bush yönetiminin terörle mücadelesi zaman zaman maalesef, yer yüzündeki 1.5 milyarlık Müslüman kitleyi fevkalade rencide edecek uygulama ve politikaları da beraberinde getiriyor. Terör=İslamiyet aldatmacası, propagandası, imaları, her ne kadar resmi açıklamaların dışında tutulsa da, sonuçta hem Batı'da, hem de İslam ülkeleri kamuoylarında, bu yanlış imaj giderek yaygınlaşıyor. Bush yönetiminin terörle mücadelesi, İslamiyet'e karşı bir "haçlı seferi" olarak algılanıyor. Sonuçta Japonya'dan, İngiltere ve diğer AB ülkelerine; Latin Amerika'dan, Afrika ve İslam Alemi'ne kadar geniş dünya kamuoyunda, "Amerikan aleyhtarlığı" çok hızlı bir tırmanış içine giriyor. Bush yönetimi, ya "bilgisizlikten", ya da art niyetli "haçlı şahinlerin" maksatlı dolduruşlarından kaynaklanan bu yanlışlar sebebiyle, en haklı olduğu global terörle mücadelede bile, bütün dünyada giderek yalnızlaşıyor. AK Parti iktidarının ABD için önemi Bu öylesine ürküntü verici bir trend ki ne Bush, ne de bir başka Amerikan yönetimi, böylesine felaket sonuçlar doğuran yanlış uygulamaları sürdüremez! Zira bizzat terörü artıran, nefreti yaygınlaştıran, ılımlı kitleleri bile adeta radikalize eden bir fonksiyonu var bu adaletsiz-zulüm dolu birçok uygulamanın. İşte bu durumda, Türkiye'nin stratejik konumuna ilaveten, Başbakan Erdoğan'ın muhafazakar-demokrat kimliği ve lideri bulunduğu AK Parti'nin demokrasi ile barışıklığı da, ikinci bir önemli unsur olarak ortaya çıkıyor. Çünkü Başkan Bush'un İslamiyet'e karşı olarak algılanan politikalarının getirdiği/getireceği ağır töhmet ve yükün giderilmesinde, ya da hafifletilmesinde; Türkiye'deki muhafazakar AK Parti iktidarı, fevkalade önemli bir örnek olarak dikkat çekiyor. Başkan Bush hem stratejik müttefik Türkiye'nin başbakanı, hem de İslam Alemi'ne daha çok demokrasi gelmesine katkıda bulunabilecek ve "rol model" teşkil edebilecek, iktidardaki muhafazakar bir partinin lideri olarak karşılamaya ve ağırlamaya hazırlanıyor, Tayyip Erdoğan'ı.. Bundan dolayı Tayyip beyin Washington ziyaretinde Bizzat Başkan Bush'tan ve biraraya geleceği yönetimden diğer yetkililerden, "olağanüstü sıcak bir karşılama göreceğini" şimdiden söyleyebiliriz. Zaten ABD'nin Ankara Büyükelçisi Eric Edelman, sırf bu tarihi gezinin maksimum verimli hale getirilmesi ön çalışmalarına katkıda bulunmak için Washington'a geldi. Harıl harıl ziyaret programı üzerinde çalışıyor. Ziyaret programı ve gündemiyle alakalı düşüncelerimizi aktarmayı sonraki yazılarımızda da sürdüreceğiz.