Bayram yapmak ya da karamsar olmak

A -
A +

Mayıs ayının ne kadar hareketli geçeceği, daha ilk haftasının başdöndürücü diplomatik trafiğinden belli. Başbakan Erdoğan, ay sonunda gerçekleşmesi beklenen ABD ziyareti öncesinde yoğun bir trafik içine girdi. İsrail ve Filistin ziyareti sonrasında, Almanya Başbakanı Schröder gibi önemli bir konuğu ağırladı, Erdoğan... Öte yandan Ankara'nın, Türk-Amerikan ilişkilerinin yakın gündemini belirleyici nitelikteki bir başka konuğu da, ABD Dışişleri Bakanlığı üst düzey yetkilisi Laura Kennedy oldu. Türkiye, Ortadoğu'dan Kafkaslar'a, Atlantik ötesinden Avrasya'ya çok geniş bir coğrafyada ilgi odağı konumunu sürdürüyor. Ülkemizin, ne denli stratejik konuma sahip olduğunun en açık işareti bu durum. Üstelik ülke içindeki anlamsız kısır döngü ve çekişmeye rağmen, bu olağanüstü potansiyelimiz, geleceğimizin en büyük umut göstergesi olarak önümüzde duruyor. AB ile ABD'ye Türkiye köprüsü Almanya Başbakanı Schröder'in ziyareti, Türkiye-Almanya-AB ilişkilerinin, ne kadar önemli olduğunu ve çok hızlı bir gelişme trendi içinde bulunduğunu açıkça ortaya koydu. Bu ziyaret Türkiye'nin, 'Avrupa Birliği-ABD arası ilişkilerde de stratejik bir köprü rolü üstleneceğini' bir kere daha teyid etti. Zaten Washington'da gün geçmiyor ki, Transatlantik ilişkilerinin tartışıldığı bir toplantı yapılmasın. Bu toplantılarda Türkiye her vesile ile gündeme geliyor. Hem ABD'nin, hem de Avrupa Birliği'nin "stratejik ortağı" olarak yıldızı sürekli parlıyor, Türkiye'nin... ABD'nin eski dışişleri bakanlarından Madeleine Albright, merhum Sakıp Sabancı'yı anma için Wahington'da düzenlenen bir toplantıya konuşmacı olarak katıldı. Albright İstanbul ile kurulan canlı bağlantı aracılığı ile Sabancı Üniversitesi'nden öğrencilerin sorularını da cevapladı. "Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretinin ilişkilerde yaşanan duygusal gerginliği gidermeye katkı yapacağını" vurgulayan Albright, "Transatlantik ilişkilerin, dünya siyasetinin merkezini oluşturduğunu" söyledi. Bayan Albright ayrıca, "Avrupa içindeki bir Türkiye'nin öğreteceği çok şey var!" dedi. Albright Türk-Amerikan stratejik ortaklık konseptini açıklarken de şöyle konuştu: "Bu ortaklığın temelinde, NATO üyeliği, birlikte plan yapma ve ortak amaçlara sahip olma bulunuyor!" Bayan Albright'ın, 'Avrupa birliği ile ABD'nin birbirlerine alternatif değil, işbirliği içinde olduğunu' vurgulaması da bir başka önemli açıklamaydı. 4 yılda 50 milyar dolarlık ticaret hacmi Almanya'daki medarı iftiharımız işadamlarından birisi olan Türk-Alman Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kemal Şahin, Schröder'in gezisi münasebetiyle geldiği İstanbul'da Türkiye için, "Boğaz Kaplanı" benzetmesi yaptı. "Türkiye, Avrupa'nın Çin'i olabilir!" diyen Kemal Şahin, "Almanya ve Türkiye'nin, birbirleri için çok önemli potansiyel oluşturduğunun" da altını çizdi. Şahin'in söylediği bir başka sevindirici husus da, "iki ülke arasındaki ticaret hacminin gelecek 4 yılda 2.5 misli artarak 50 milyar dolar seviyesine ulaşabileceğini" vurgulaması oldu. Şahin, Türkiye'nin Avrupa'ya yapacağı katkılar ve yabancı sermaye yatırımları konusunda da şöyle konuştu: "Türkiye, yabancı yatırımcılar için, 'güvenilir bir liman' haline gelmiştir. Önümüzdeki yıllarda, karşılıklı yatırımları hem Türkiye, hem de Almanya'da 10 milyar Euro seviyesine çıkarmayı hedefledik. Türkiye'yi kendisine üs seçen bir Avrupa, yakalanan bu sinerji ile, hem Çin ve Hindistan, hem de ABD gibi bloklara karşı daha güçlü bir konuma gelebilir. Türkiye, hinterlandı ile, Avrupa'nın Çin'i olabilir ve Avrupa ekonomisinin büyümesine önemli katkı sağlayabilir." Kemal Şahin gibi bir "dünya işadamının" bu parlak Türkiye değerlendirmesi, umarız hâlâ Türkiye'deki olağanüstü gelişmeyi görmezden gelen karamsarlara ibret olur. Almanya Başbakanı Schröder, "AB konusunda karamsar olmayı bırakın. Simdi bayram zamanı!" derken çok haklı. İnşallah bir takım felaket tellalları artık, hem kendilerinin hem de kalkışa geçen Türkiye'nin içini karartmaya son verirler...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.