Bıçak sırtında-Çankaya Köşkü yılları

A -
A +

Cumhurbaşkanlığı eski başdanışmanı ve basın sözcüsü Ali Barensel, anılarının ilk bölümünü topladığı kitabına "BIÇAK SIRTINDA" adını koymuş. 1974 yılında Çankaya'ya Cumkurbaşkanlığı Köşkü'ne atandıktan sonra aralıksız 16 yıl burada görev yapan Baransel'in, 1974-90 gibi en çalkantılı bir dönemi aydınlatan ilginç anılarının toplandığı kitaba bu isim gerçekten iyi yakışmış. Kitap, yakın tarihimizin 2 askeri darbesi arasını kapsayan bu en çalkantılı dönemle ilgili çok değerli bilgileri gün yüzüne çıkarıyor. 12 Mart ve 12 Eylül askeri müdahaleleri ile sonuçlanan siyasal gelişmelerin arka planını birinci ağızdan gözler önüne seriyor. Geçmişte 1996-2000 yılları arasında TGRT Genel Müdürlüğü de yapan ve emekli olduktan sonra anılarını yazmaya başlayan Ali ağabey, her kesimden insanının güvenini kazanmış değerli birisidir. Biz kendisini TGRT Genel Müdürüyken daha yakından tanıma imkanını bulduk. "Her şart ve ortamda, dostlardan ilgi ve sevgiyi eksik etmeme" gibi bir erdemi, onun mesleki hayatına nasıl başarıyla yansıtabildiğine şahit olduk. Zaten bu erdemli davranışın insan ilişkilerinde ne kadar önemli olduğunu hep, en açık bir şekilde göstermiştir Ali ağabey... Herkesle sevgi ve saygıya dayalı çok dostane ilişkiler kurmayı hayatının her safhasında "ilke" edinen -ve bunu da ilişkilerine yansıtan- prensipli bir kişi olan Baransel'den, hepimizin ve özellikle de yeni nesil gazetecilerin öğreneceği çok şey olmalı. Vakanüvisler-Tarihe şahitlik edenler Ali Baransel, Çankaya Cumhurbaşkanlığı Köşkü anılarını niye yazdığını kitabında şöyle özetlemiş: -"Türkiye'nin 6.Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün 7 yıllık görev süresi, ülkenin en çalkantılı dönemine denk gelmişti. Suların durulmadığı, taşların bir türlü yerine oturmadığı, sancılı günlerdi o dönem.. Korutürk, o sıralarda da, Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na yapılacak atamanın siyasal bir savaşa dönüşmesinden dolayı çok tedirgin ve üzgündü. Böyle bir günde Korutürk'ün huzurunda getirilen çayları yudumlarken, son olaylar üzerinde konuşmaya başladık. Önemli gelişmelerin perde arkasını benim de bilmem gerektiğini söyleyerek Korutürk, 'Bak Baransel!' dedi. 'Tarih kitaplarında okumuşsundur, Osmanlı döneminde sarayda padişahların yanında vakanüvisler vardı. Yani olayları not eden ve sonra tarihe intikal ettiren kişiler. Ben sana bu gözle bakıyorum. Görevim boyunca sana önemli olayları anlatacağım. Sen bunları arşivinde topla. İleride emekli olup bir köşeye çekildiğinde, bizim hizmet yıllarımızı kapsayan kitap hazırlarsın. Hakkımızdaki yanlış, eksik, haksız görüş ve düşünceleri çürütürsün. Ben kendi imzamla kitap yayınlamayı düşünmüyorum. Gençsin. Bu görevi senin yerine getirmenin daha doğru olacağına inanıyorum.' İki müdahale arasında bıçak sırtında bir dönem Ali Baransel olarak Korutürk'ün bu güveni karşısında çok duygulanmıştım. Kendisine, 'Bu arzuyu zamanı geldiğinde, en tarafsız şekilde gerçekleştireceğime' söz verdim. Bu kitabı yazmaya 30 yıl önce, 18 Mayıs 1976 günü, öğleye doğru verdiği bu sözle başladım. 6. Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün vasiyetini yerine getirmenin artık zamanı geldiğine inanarak, onaltı yıl boyunca, her sabah yürek çarpıntısıyla güne başladığım Çankaya'da, Korutürk'lü yıllara ilişkin anılarımı yazmaya karar verdim. Sözkonusu dönem, Türkiye'de demokrasinin iki askeri müdahale arasında "bıçak sırtında" durduğu bir dönemdir. Siyasetin, 12 Eylül 1980 duvarına büyük bir şiddetle çarpmasıyla noktalanan hüzünlü yılların toplamıdır. Daha sonraki Kenan Evren'li yıllar ise ayrı bir dönemdir ve "Esas Duruş"u yansıtacak bu anılar da yakında kitaplaşacaktır." .... Değerli dost, mümtaz ve örnek alınacak insan Ali ağabeyin "Bıçak Sırtında" kitabını bir solukta okudum. Bu ilginç anılarla dolu kitabı sevgili okuyucularıma hararetle tavsiye eder; tüm Baransel ailesine huzur, sağlık ve afiyet dolu yıllar dilerim. (NOT: Remzi Kitabevi yayınlarından sözkonusu kitaba, www.remzi.com.tr adresinden ulaşılabilir!)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.