ABD'de başkanlar, her yıl yapılan geleneksel "Birliğin-ülkenin-Durumu" konuşmalarında, KONGRE'ye bilgi vermekle yükümlüler. Yasama ve yürütme organları ile kamuoyu arasında en ciddi bilgilendirme ve iletişimin amaçlandığı bu konuşmalar, adeta bir yol haritası niteliği taşıyor. O yılın ülke gündemini ve önceliklerini belirliyor. Başkan Bush 2007 Birliğin Durumu Konuşması'nı, önceki Salı akşamı yaptı. Yaklaşık 50 dakika süren konuşmasında, 2007'de öncelikle uygulayacağı iç ve dış politikalar hakkında bilgi verdi. Televizyonların canlı yayınladığı ABD KONGRESİ'ndeki bu toplantıda, plan ve stratejilerini anlattı. KONGRE'den, yeni Irak planına "destek" istedi. "Bir şans daha verin!" diyen Bush, "Irak'taki vahim durumu düzeltmeliyiz" şeklinde konuştu. Bu yılki konuşma, birçok bakımdan bir "ilkler" özelliği taşıyor. Bir defa Bush, görevde olduğu son 6 yıl içinde ilk defa, hem Temsilciler Meclisi'nde, hem de Senato'da muhalif Demokratlar'ın çoğunlukta olduğu bir KONGRE'ye konuştu. ABD tarihinde ilk defa bir kadın, Temsilciler Meclisi başkanıydı. Ayrıca Başkan, görevde olduğu altı yılın en kötüsünü yaşadığı, iç ve dış politikalarına desteğin en dibe vurduğu bir dönemde yapıyordu, konuşmasını.... Kamuoyu da kongre de savaşa karşı ABD kamuoyunun üçte ikisi yeni Irak planında 21 bin 500 asker gönderilmesine karşıydı. Irak'taki savaşın sona erdirilmesini, Amerikan askerlerinin yıl sonuna kadar geri çekilmesini istiyordu. Kamuoyundaki bu büyük karşıtlık, ABD KONGRESİ'ne de yansımış vaziyetteydi. Sadece muhalif Demokrat milletvekilleri ve senatörler değil, Bush'un partisi Cumhuriyetçiler'den önemli KONGRE üyeleri de Başkan'ın politikalarına karşıydılar. Üstelik bu KONGRE daha geçtiğimiz Kasım ayında yenilenmişti. Bush için referandum özelliği taşıyan bir seçim sonunda Irak'taki savaş karşıtları KONGRE'nin iki kanadında da çoğunluğu sağlayarak, Başkan'a ağır bir seçim yenilgisi yaşatmışlardı. Bu KONGRE, iki partiden ve bağımsız uzmanlardan oluşan (IÇG) IRAK ÇALIŞMA GRUBU'nun hazırladığı rapora uymasını istiyordu, Başkan Bush'tan... Ama Bush, ne kamuoyundaki üçte ikilik savaş karşıtlığını, ne de IÇG'nin raporunu dikkate almadan bir plan hazırladı. Bunun için de destek istedi. Bir şans daha verilmesini talep etti. Bu haliyle Başkan Bush'un konuşması büyük hayal kırıklığına yolaçtı. Konuşmaya Demokratlar adına cevap veren ve kendisi de eski bir asker olan senator Jim Webb, "Başkan'ın Amerika'yı 'sorumsuzca' Irak savaşına soktuğunu ve savaşın maliyetinin gittikçe arttığını" söyledi. İlginçtir; hem ABD kamuoyu, hem de KONGRE, "Başkan'ı, Amerika'yı sorumsuzca bir savaşa soktuğunu" söyleyerek tepki koyarken, Bush konuşmasında, "savaşı ABD'nin başlatmadığı, ama kendilerini Irak savaşının içinde buldukları" vurgulamasını hâlâ yapabiliyordu. ABD medyası: Desteksiz plan yürümez! Peki Başkan Bush yeni dönemde KONGRE'den istediği desteği alabilecek mi? Çok zor görünüyor. Zaten ABD'nin önde gelen gazetelerinde yeralan yorumlar bunu açıkça gösteriyor. New York Times gazetesi Bush'un kendi tek yanlı politikalarındaki ısrarın anlamsızlığına vurgu yaparken şöyle diyor: "Artık Kongre'de çoğunluğu Beyaz Saray'la uyum içinde hareket eden Cumhuriyetçiler değil, Demokratlar oluşturuyor. Dolayısı ile değişim isteyen bir ülkeye liderlik etme görevi de, onlara düşüyor. Demokratlar'ın en önemli görevi, bu konuda gerçekten istekli olan Cumhuriyetçiler ile bir koalisyon oluşturmaktır. Eğer bunu başarırlarsa, Bush'u bile bir uzlaşmaya zorlayabilirler." USA TODAY gazetesi ise Bush'un son şansını iyi kullanamadığına dikkati çekerken şöyle değerlendirme yapıyor: "Eğer Bush Kongre'yle çatışmayı sürdürürse, Irak Çalışma Grubu'nun önerdiği ve senatörlerin de desteklediği Irak'tan aşamalı çekilme planını hayata geçirmek zorunda kalabilir. Hiçbir başkan, seçmenlerin desteği olmadan bir savaşı sürdüremez. Başkan Ford'un 1975 yılında Vietnam savaşında öğrendiği gibi, Kongre gerekli finansmanı sağlamadığı sürece hiçbir savaş sürdürülemez." Washington Post gazetesi ise, "Başkan Bush'un Irak konusunda değil ama, iç politikalarda Demokrat Parti'nin gündemine sahip çıktığını, KONGRE'deki Demokratlar'ın bu fırsatı değerlendirerek, iç politik önceliklerde Beyaz Saray ile işbirliğine gitmeleri gerektiği" değerlendirmesini yapıyor. Neticede Başkan Bush'un işinin çok zor olduğu ortada. Başkan, Irak batağından dolayı tepkilerden ve karşıtlarından kurtulmak için ne yapabilir? Acaba bir başka çılgınlıkla, ısıtılmaya başlayan İran'ı vurmak seçeneğini devreye mi sokar? Burası Washington! Ayrıca, "ben ne istersem yaparım" diyenlerin, olduğu bir dünyada yaşıyoruz.. Dileyelim; yeni oldu bittilerle, çivisi zaten çıkmış dünyanın barış ve huzuru daha da fazla bozulmasın!..