Amerikan Haberalma Dairesi CIA'de ilginç gelişmeler yaşanıyor. 11 Eylül terör saldırısı sonrasında bütün şimşekleri üzerine çeken ve yerden yere vurulan CIA, böylesine büyük bir olayda niye bu kadar 'etkisiz ve habersiz' kaldığı suçlamalarına maruz kalmıştı. Suçlamalar aslında pek de haksız sayılmazdı. Zira CIA, dünyayı dinlemesi ve gözetlemesi ile ünlüydü. Neredeyse uçan kuştan haberi olduğu iddia edilirdi. Ama bu kadar güçlü bir istihbarat teşkilatının, hem böylesine kapsamlı ve inceden planlanmış, hem de Amerika'nın tam canevine yapılan bir saldırıyı, 'es geçmesi' affedilemez bir ihmal olarak görünmekteydi. Bu sebeple o günden beri gerek Amerikan KONGRESİ'nde gerekse kamuoyu ve medyasında başta CIA olmak üzere ABD'nin ünlü haberalma ve güvenlik teşkilatlarını yerden yere vuran soruşturmalar, haberler ve araştırmalar furyası başladı. Ortalık bir propaganda savaşına dönüştü. Bu toz duman ve sisler arasında, neyin ne olduğu konusunda sağlıklı değerlendirmelerin yapılması giderek zorlaştı. Gerçeklere ulaşmak neredeyse imkansızlaştı. Zira muazzam bir enformasyon kirlenmesi, daha doğrusu çarpıtması yaşanmaktaydı. Gerçek operasyoncunun kitabı İşte böyle bir ortamda "SEE NO EVIL" isimli bir kitap yayınlandı, yakın zaman önce. Hindistan'dan Ortadoğu'ya, Kafkaslar'dan Kuzey Irak'a tehlikeli bölgelerde, büyük operasyonlara katılmış eski CIA görevlisi Robert Baer'in yazdığı bu kitap, derin yankılar uyandırdı. Yakın geçmişte yer ve kişi isimleri de zikredilerek anlatılan gerçek CIA operasyonları, bu gizli dünyaya bambaşka bir pencere açıyordu. Ayrıca anlatılan olaylar, bizzat hadisenin içindeki başkahraman tarafından deşifre edilmekteydi. Hele hadiselerin basın ve kamuoyuna yansıyan şeklinin dışında, birçok başka cephelerinin de olduğunun ortaya çıkması, pek dehşet vericiydi. Her olayın istenirse nasıl çarpıtılacağının ve insanların kolayca nasıl başka şeylerle oyalanacağının kamuoylarının nasıl oluşturulup kandırılacağının ibretleriyle doluydu kitap... Diğer taraftan politikacı ve yöneticilerin böylesine mükemmel bir teşkilatı nasıl kendi menfaatlerine kolayca bulaştırabildiklerinin çarpıcı örnekleri de verilmekteydi kitapta... Her taşın altından çıkan Londra Robert Baer'in kitaptaki en çarpıcı sorularından bazıları şöyleydi: Niye radikal dinci kitaplar, Londra'da basılıp hemen her yerde bu kadar kolaylıkla satılmaktaydı? Niye daha sonra her biri azılı teröristler olarak ortaya çıkan sahte tarikat ve radikal gruplara, İngiltere kucak açıyordu? Dahası, CIA'nin Londra Bürosu ve elemenlarını, İngiltere'deki bu tehlikeli yapılanma ve hareketleri takip etmesini İngilizler niye yasaklamışlar ve kısıtlamalar getirmişlerdi? SEE NO EVIL kitabı işte böylesine ilginç ve haklı sorularla dolu. Kitabın yazarı, Kuzey Irak'ta operasyonlar düzenleyen Robert Baer'in daha sonra, bizzat Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Başdanışmanı Anthony Lake'in emriyle, "Saddam'a karşı suikast girişiminde bulunmasından" dolayı, ünlü FBI tarafından soruşturma açılması gibi ilginç ayrıntılar da var. Hele politikacı ve Beyaz Saray yönetimlerinin tutumlarını protesto için, CIA'den düzinelerle deneyimli ajan ve operasyoncunun istifa, ya da erken emeklilikle ayrılmaları, ABD'deki "derin iç çekişmenin" boyutlarını ortaya koyan çarpıcı bir gelişme. Umarız kitap yakın zamanda Türkçe'ye de çevrilir. Orijinalini meraklılarına tavsiye deriz. Kitap hakkında daha fazla bilgi ya da sipariş için, www.Amozon.com adresine başvurulabilir. Tel: 1.202.737.7508 Faks: 1.202.737.7509