Başbakan Erdoğan geçtiğimiz hafta sonu ABD'de idi. Perşembe günü New York'ta Columbia Üniversitesi'nde "Türkiye'nin Gelecekteki Rolü" konulu bir konferans verdi. Akşam da Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi Geçici Üyeliği'ne seçilmesi münasebetiyle düzenlenen teşekkür resepsiyonu ve yemeğine katıldı. Türkiye'nin 2 yıllığına BM Güvenlik Konseyi üyeliğine 192 ülkeden 151'inin oyunu alarak seçilmesi büyük bir başarı ve prestijdir. Aylarca bu seçimle ilgili çok etkin bir kampanya yürütüldü. Türkiye'nin BM daimi temsilcisi büyükelçi Baki İlkin'i ve ekibini bu büyük başarıdan dolayı kutlamak gerekir. Başbakan Erdoğan 1 günlük ziyaretin ardından, New York'tan Washington'a geçti. Geçtiğimiz Cuma günü Washington'da Brookings Enstitüsü isimli düşünce kuruluşunda konuştu. Burada Türkiye'nin dış politika önceliklerini, vizyon ve hedeflerini anlattı. Türk-Amerikan stratejik ilişkileri konusunda da geniş bir ufuk turunda bulundu. Aynı gün Ulusal Basın Kulübü'nde yerli ve yabancı kalabalık bir gazeteci topluluğuna basın toplantısı düzenledi. Akşam Beyaz Saray'da Başkan Bush tarafından G-20 ülkesi liderlerine verilen yemeğe iştirak etti. Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyaretinin amacı, G-20 liderler zirvesine katılmaktı. Daha önceleri G-7 ve Rusya'nın da katılmasıyla G-8 adıyla dünyanın gelişmiş zengin ülkeleri olarak her yıl zirve toplanmaktaydı. Bu yıl G-8 zirvesi genişletildi ve aralarında Türkiye'nin de bulunduğu gelişmekte olan ülkeler de davet edilerek G-20 zirvesine dönüştürüldü. Türkiye'nin G-20 liderler zirvesine davet edilmesi, önemli bir gelişmedir. Gücünün ve yükselen yıldızlığının tescilidir. Erdoğan'ın G-20 zirvesi için Washington'a gelmesi ayrıca gelecek ocak ayında başkanlığı Bush'dan devralacak Obama yönetimi ile ilk temas anlamını da taşıyor. Obama, aynı anda 2 başkan görüntüsü vermemek için G-20 zirvesine direkt katılmadı. Ama eski dışişleri bakanı bayan Albright'ı kendi adına G-20 zirvesini izlemek ve oraya katılan dünya liderleriyle görüşmek üzere görevlendirdi. Nitekim Başbakan Erdoğan da hem Albright ile görüştü hem de Brookings Enstitüsü gibi saygın bir kuruluşta gelecek ABD yönetimine birlikte çalışmak konusunda mesajlarını verdi.