Felaketten alınacak ders

Güney Asya felaketinin ortaya çıkardığı en büyük gerçek, "ateş düştüğü yeri yakıyor!" oldu. 150 bini aşan ölü sayısı, milyonlarca evsiz-barksız-işsiz insan.. En acısı da, onbinlerce kimsesiz çocuk. Hele felaket bölgelerinde en büyük endişenin, kimsesiz çocuk ve organ ticareti korkusu olduğunun açıklanması, çok kahredici bir durum.. Ölülerin daha kaldırılmadığı, enkaz yığınlarının en katı kalbleri bile yumuşattığı ortamda yapılan bu insanlık dışı ticarete bulaşanlara, herhalde hiçbir lisanda söyleyecek laf kalmamış olsa gerek! Öte yandan ne kadar hazindir ki, milyonlarca insanın etkilendiği bu asrın felaketinin daha ilk elden acıları devam ederken, milyarlarca insan hiçbir şey olmamışcasına yeni yıl kutlamalarını sürdürüyordu.. Ölenle ölünmez, tamam da... Hiç mi ibret alınmayacak? Para kadar insan gücü yardımı da önemli Dünya maddi yardım yarışına girdi. Maddi yardım miktarı daha şimdiden 4 milyar doları geçti. Bunlar güzel gelişmeler.. Ama esas yapılması gereken fiilen insan gücü yardımı ve yeniden imar çalışmalarını acilen başlatmak olmalı. Yıkıntı ve enkazlar en kısa sürede temizlenip, o bölgeler tekrar yaşanır hale getirilmeli. Bunun için de en önce gerekli olan insan gücüdür! Bölge ülkelerinin askerlerini bu işe seferber etmek, Birleşmiş Milletler şemsiyesi altında toplanacak askerlerle inşaat ve imar seferberliği başlatmak; gıda yardımı ve sağlık çalışmalarını yürütmek hemen devreye sokulacak büyük bir potansiyeldir. Böyle bir gelişme, ülkeler arası ilişkilerin dayanışma boyutunu sergileyeceği için, barışa ve huzura katkıda bulunacaktır. Nefret ve düşmanlıkları da azaltacaktır. ABD askeri öncülük etmeli ABD, bu konuda öncülük yapmalı. Bu felaketin yaralarının sarılmasında başı çekmelidir. Güney Asya'daki askerlerini ve ekipmanlarını, felaket bölgelerinin imarı için seferber etmelidir. ABD Dışişleri Bakanı Powell'ın hemen felaket bölgesine gitmesi, çok yerinde bir davranış oldu. Süper ve cihan devleti olmanın gereği idi. 4 Ocak Salı günü yeni yasama dönemine başlayan Amerikan KONGRESİ'nden üst bir heyetin de hemen bölgeye gitmesi, felaketin yaralarının sarılmasında ABD'nin ne kadar istekli olduğunun açık bir göstergesidir. Türkiye de, bu konuda daha fazla yardım elini uzatmalıdır. Ordumuzun Afganistan'daki başarılı imar ve gönül alma çalışmaları hatırlardadır. Benzeri çalışmaları yapacak bir yardım birliğinin Endonezya ve Sri Lanka'ya acilen gönderilmesi, Türkiye'nin de bir cihan devleti olduğunu gösterecektir. Uluslararası ilişkilerde gönül almak ve zihinleri kazanmak, önemlidir. Ama zor ve uzun süreci gerektirir. Böyle felaketler, bu zor işin başarılmasında büyük fırsatları da beraberinde getirir. Dileriz hem Türkiye, hem de diğer ülkeler, bu felaketin yaralarının sarılmasında daha bir gayretli ve dayanışma içinde olurlar. Bu global dayanışma, felaketten topyekün ders alındığını göstermekle kalmayacak. Aynı zamanda dünyamızı da daha yaşanır hale getirecektir..