Lufthansa uçağında...

A -
A +

Atlanta'dan Rasim A. isimli okuyucum aradı. Telefonda heyecanlı heyecanlı şöyle anlattı: -Başkan Bush'un dini kuruluş ve tarikatları daha fazla toplum hizmetine çağırdığını yazıyorsun. Amerikan Kongresi'nin her oturumuna İncil okuyarak ve dua ederek başladığından bahsediyor; Amerikalılar'ın nasıl din ve ibadet hürriyeti içinde olduklarını, dinin ve dinsel hususların, gündelik yaşamın her safhasında bulunduğuna dair örnekler veriyorsun. Geçenlerde Lufthansa havayolları ile seyahatimde bizzat yaşadıklarımı sana bir aktarayım da, irtica konusunda Almanlar'ın, aptal Amerikalılar'dan pek geride olmadıklarını bir anla, dedi. Müslüman ve Yahudi mönüsü Rasim bey birkaç hafta önce Almanya'ya bir iş seyahatine gitmiş. Bu maksatla internette, en ucuz bileti bulmak için arama yapıyor. Sonunda, Lufthansa Havayolları ile gitmeye karar veriyor. Rezervasyonunu yaptırırken, 'uçakta nasıl yemek servisi istersiniz?' sorusu ile karşılaşıyor. Yahudi mönüsü (Koşer) yanında, Müslüman yemeği seçeneğini görünce, onu işaretliyor. Birkaç gün sonra postadan bileti geliyor. Biletinde, uçakta 2 öğün Müslüman yemeği servisi yapılacağı da işaretlenmiş. Seyahat günü havaalanında uçağa biniş kartını veren memure kendisine, uçakta Müslüman yemeği verileceğini bir kere daha hatırlattıktan sonra, cebinden yönetmeliği çıkarıyor. Oradan Müslüman yemeği demenin, (alkolsüz ve domuz etsiz servis) olduğunu okuyor. Rasim bey uçağa binince, hostes elinde kağıtla yanına geliyor. İsmini elindeki listeden kontrol ederek, kendisine Müslüman yemeği servisini yapacakları konusunda bilgi veriyor. Özel namaz kılma bölümü Hostes, başka bir isteği olup olmadığını soruyor. Rasim bey, uçak hareket ettikten sonra, tam güneş batışı zamanının kendisine bildirilmesini talep ediyor. Aynı görevli, 'akşam namazını mı kılacaksınız?' diye soruyor. Evet cevabını verince, 'kendisine güneşin batış zamanını bildireceğini ve bundan sonra namaz kılmak için arkadaki geniş mutfak bölümüne gelebileceğini, orada namaz kılabilmesi için yer hazırlayacağını' belirtiyor. Rasim bey, 'kendisine uçakta özel bir yemek servisi yapıldığını, akşam ve yatsı namazlarını arkada hazırlanan bölümde rahatça kıldığını, engelliler için yapılmış geniş tuvalette kolaylıkla abdest aldığını' bize aktardıktan sonra şöyle dedi: "Mesut bey, şimdi söyleyin bakalım. Dindarlara ve ibadet etmek isteyenlere hizmette Almanlar'ın, Amerikalılar'dan geride kalır bir tarafı var mı?" Doğru söze ne denir...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.