Özal'ın vizyonu model olmalı

A -
A +

Türkiye'nin tonton cumhurbaşkanını rahmetle anıyoruz ve çok arıyoruz. O'nun vizyonu, ülkemizi soktuğu istikamet, küreselleşme ve gelişmeye açtığı çağdaş pencerelerin değeri her geçen gün daha çok anlaşılıyor. Rahmetli Özal, sivil, demokrat, dindar ve birleştirici özellikleri ile, Türkiye'de her kesimden insanın gönlünde taht kurmuştu. O, aynı zamanda bir dünya lideriydi.. Türkiye'yi devler ligine sokmuş, sözü daha bir dinlenir ülke yapmıştı. Avrasya projesi, Türk Dünyası ile 21. yüzyılda söz sahibi olma vizyonı, küresel ekonominin nimetlerinden ortaklaşa faydalanma hedefi bugün için de başta ABD olmak üzere birçok ülkenin temel dış politikası.. Bu durum bile rahmetli Özal'ın vizyonunun, ileri görüşlülüğünün açık bir göstergesi. Düşünün ABD'de hala rahmetli Özal'ı anma ve vizyonunu tartışma toplantıları yapılıyor. Hatta Washington Enstitüsü bunu geleneksel hale getirdi. Her toplantısına bir önemli şahsiyeti konuşmacı olarak getirtip, rahmetlinin vizyonu ve bugünün dünyasına yansımaları konu ediliyor. Amerikalı yetkililerin rahmetli Özal ile ilgili temel değerlendirmeleri şöyle: "O, bir dünya lideri idi. Atatürk'ten sonra Türkiye'nin istikametini Batı'ya ve modern dünyaya çeviren insandır. Türkiye, O'nun soktuğu istikamette globalleşmenin önemli bir oyuncusu haline gelmiştir!" Başbakan Erdoğan, Özal'ın yolunda mı? Kasım seçimi neticelenmiş AK Parti iktidara gelmişti. Ama onun lideri Erdoğan, yasaklı olduğu için milletvekili seçilememiş, dolayısı ile Başbakan olarak Abdullha Gül hükümeti kurmuştu. 2003 yılının başında Başkan Bush'un davetlisi olarak ve sadece AK Parti'nin lideri sıfatıyla Washington'a geldi Tayyip bey.. Ama burada "çok önemli bir dünya lideri" olarak karşılandı. Beyaz Saray'da olağanüstü ihtimam gösterildi. ABD, çok az dünya liderine yaptığı itibarlı karşılamayla ağırladı Erdoğan'ı.. Tayyip bey o ziyareti sırasında CSIS isimli düşünce kuruluşunun düzenlediği toplantıda konuştu. Çok kalabalık seçkin bir topluluğa hitap etti. ABD üst yönetiminin bütün ağır topları yanında, Washington'daki düşünce kuruluşlarından kalabalık bir uzmanlar topluluğu dikkatle dinlediler Erdoğan'ı.. Soru cevap faslında ben de Erdoğan'a şu soruyu sordum: "ABD, rahmetli Özal'ı bir dünya lideri olarak görüyor. Türkiye'nin yüzünü, modern dünyaya ve küreselleşmeye çeviren vizyon sahibi, güçlü bir yönetici olarak değerlendiriyor. Siz günün birinde başbakan olursanız, rahmetli Özal'ın bu vizyonuna ve hedeflerine nasıl sahip çıkacaksınız? Sizin Özal'a benzeyen taraflarınız var mı? Onu kendinize örnek alacak mısnız? Varsa farklılıklarınız neler?" Ben sorumu sorarken, yanımda oturan o zamanki savunma bakanı müsteşarı Wolfowitz, de başını sallayarak buna verilecek cevabı merakla beklediğini ima ediyordu.. Erdoğan sorumu cevaplarken, rahmetli Özal'ın misyonu ve hizmetlerinin değerini çok iyi anladıklarını vurguladı. O'nun bu vizyonunu daha da ileriye taşıma arzusunu belirtti. Rahmetlinin yaptıkları ve yapamadıkları konusunu da iyi analiz ettiklerini, gerekli dersleri aldıklarını söyledi. Geçmişte yapılan hatalara tekrar düşmeden Türkiye'yi dünya arenasında ve globalleşmede önemli roller oynayan bir ülke yapmayı hedeflediklerini anlattı. Bu konuşmasıyla çok da alkış aldı. Erdoğan birkaç ay sonra Siirt'ten milletvekili seçildi. Başbakan oldu. İktidarı 4 yılı geride bıraktı. Türkiye bu dönemde AK Parti iktidarının büyük reformları ve ülkede sağladığı sitikrarlı gürüntüyle içte ve dışta daha önemli ülke haline geldi. Yabancı yatırımcıların gözdesi oldu. Dünya ve bölgesel barış için kilit ülke olmaktan, terörle mücadeleye ve küreselleşmeye yayılan geniş bir çerçevede dünyada sözü daha çok dinlenir bir konuma yükseldi. Umarız bu istikrar ve gelişme çizgisi, hedef daha da büyütülerek sürer. Bunun yolu şu Cumhurbaşkanlığı seçiminin, gerginliğe dönüşmeden nihayetlenmesinden geçiyor. Başbakan Erdoğan'ın gelecek hafta adayı isimlendirmesi bekleniyor. Dileriz Erdoğan, Çankaya'ya hoşgörülü, herkesi kucaklayan, demokrat bir aday önerir ve bir 5 yıl daha başbakanlık yaparak, Türkiye'yi yüksek hedeflere istikrar ve huzur içinde götürür. Rahmetli Özal'ın misyonuna ve vizyonuna sahip çıkmak, O'nu model almak ancak böyle olur. Şu kritik günlerde, cumhurbaşkanlığı tartışmalarının ve Malatya'daki kışkırtıcı meşum cinayetin Türkiye'ye vereceği zararı, asgariye indirecek sağduyulu adımların atılmasını temenni ediyor ve kolay gelsin Türkiyem diyoruz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.