Şaron Bush'u fena vurdu

A -
A +

Başkan Bush'un tam bir acizlik göstererek Beyrut kasabı Şaron'un kuyruğuna takılması, 11 Eylül'den itibaren yüzde 90'ların üzerine çıkan popülaritesini ve başarısını, tepe taklak etti. Son yapılan kamuoyu yoklamasında Bush'u başarılı bulanlar yüzde 60'lara kadar gerilerken, Amerikan halkının yüzde 83'ü Ortadoğu'daki İsrail vahşetinin giderek başka bölgelere de sıçrayacağına inandığını ortaya koydu. Dahası, medyanın bütün çarpıtmalarına ve Şaron'un katliamını gizleme gayretlerine rağmen, Amerikan kamuoyunun yüzde 58'i, "İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarından derhal geri çekilmesini istediğini" gösteriyor. Güçlü Musevi lobisi ve medya ABD'de çok güçlü Yahudi lobisi bulunduğu bir gerçek. Amerikan Kongresi'nin hem 435 üyeli Temsilciler Meclisi hem de 100 üyeli Senato kanadında, İsrail'i gözü kapalı destekleyen üyelerin sayısı yarıdan fazla. Geçtiğimiz Salı günü yapılan AIPAC (Amerikan-İsrail Halkla İlişkiler Komitesi) toplantısına, 100 üyeli Senato'dan 50 senatör katıldı. Başta Demokrat Parti çoğunluk lideri Thomas Daschle olmak üzere senatörler, İsrail'e ve Şaron'a "övgüler" yağdırmakta birbirleriyle yarıştılar. Gazetelerde ve televizyonlarda her gün çarşaf çarşaf ilanlar yayımlanıyor. Bunlarda Şaron'un yaptığı tanklı-uçaklı saldırı ve işgalin (vahşetin), "bir meşru müdafaa ve teröre karşı savaş olduğu" duyuruluyor. "Şaron'un savaşı (!) ile Bush'un teröre karşı mücadelesinin benzer olduğu, ABD'nin Afganistan'da yaptığının aynısını (!), İsrail'in Filistin'de uyguladığı" anlatılıyor. Hele televizyonlardaki fevkalade etkileyici ilanda, "Arafat'ın ve Filistinliler'in nasıl terörist (!) ve Amerikan düşmanı oldukları" propaganda ediliyor. Tartışma programları da bir alem.. Şaron fanatikleri, her biri terör ve Ortadoğu uzmanı şeklinde sunularak, Filistin'de olanları "Yahudi gözlüğü" ile tarafsız (!) şekilde bir güzel (!) yorumluyorlar. ABD dış politikasına Şaron ipoteği Ancak bütün bu tek taraflı propaganda ve göz yamamaya rağmen, Amerikan kamuoyunda Şaron aleyhtarlığı ve Yahudi karşıtlığı giderek yayılıyor. Şaron'un pervasızca sürdürdüğü işgal ve vahşetin, "ABD'nin dış politikasına ağır darbeler vurduğu, başta Arap ve İslam Alemi olmak üzere Avrupa'dan Latin Amerika'ya, Afrika'dan Uzak Doğu'ya her yerde Amerikan menfaatlerine büyük zararlar verdirdiği" ifade ediliyor. ABD'nin İsrail'e yaptığı, yılda asgari 5 milyar dolarlık yardım sorgulanıyor. Amerikan silahları ile Filistinliler'e acımasız bir savaş sürdürülmesi, yüksek sesli tepkilerle dile getiriliyor. Bush'un Şaron'a destek vermesinin, ABD dış politikasına İsrail'in ipotek koyduğu anlamına geldiği vurgulanıyor. Bu durumun, kasım ayında yapılacak Temsilciler Meclisi'nin 435 üyesi ile Senato'unun üçte birinin yenileneceği seçimde, Bush'un partisi Cumhuriyetçiler'e büyük zarar vereceği belirtiliyor. Zogby şirketinin yaptığı son kamuoyu yoklamasındaki bulgular, ABD kamuoyundaki bu derin tepkileri açıkça ortaya koyuyor. Şaron istediği kadar "ben yaparım, ben kimseyi dinlemem" havasını sürdürsün; Bush istediği kadar "Şaron'a gözü kapalı destek" versin; medya istediği kadar "tek yanlı çarpıtmayı" sürdürsün; gerçekler ve Filistin'deki katliam, Amerikan kamuoyunda giderek tepkileri artırıyor. Bu tehlikeli gidişattan umarız en önce Bush uyanır. Yoksa o tolerans, özgürlük ve demokrasiden meydana gelmiş muhteşem Amerikan ruhunun göreceği zarar, belki asırlarca giderilemeyecek!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.