Tezkere fırsatını iyi değerlendirebilmek

Irak'a asker gönderme tezkeresinin TBMM'de kabul edilmesiyle Türkiye önemli bir kavşağı doğru bir şekilde geçti. En başta Irak halkına çok büyük faydaları olacak yeni bir durum ortaya çıktı. Irak'a asker gönderme kararının hayırlı olmasını diliyoruz. Şu çok önemli bir gerçekti: Irak'ta olup bitenlere seyirci kalmak istemiyorsak, tezkere bu sefer Meclis'ten geçmeliydi! İyi ki bu sefer, basiretli bir tutum gösterilebildi. Türkiye'nin menfaatleri, ucuz kahramanlıklara ve tribün tepkilerine oyuncak yapılmadı. TBMM'de tezkerenin kabulünü sağlayan milletvekillerini kutluyoruz. Tezkerenin kabulünün Türkiye için ne kadar önemli olduğunu anlamak için, Irak'a Türk Askeri istemeyenlerin oluşturduğu şu koalisyona bir bakın: Talabani, Barzani, Irak Geçici Konseyi ve Hükümeti'nin Kürd üyeleri, PKK/KADEK, Yunanistan, Ermenistan.. Ayrıca ABD'deki Ermeni-Rum lobileri ve bunların maşa olarak kullandıkları bölücüler de son derece bozuldular, tezkerenin TBMM'de kabul edilmesine.. Sadece şu karşı çıkanların oluşturduğu gruba bakarak bile tezkereye evet demiş olmanın ne kadar Türkiye'nin menfaatlerine uygun düştüğü kolayca anlaşılabilir. Zaten Türk halkının büyük bir çoğunluğu bu sefer, hem hükümetin Irak'a asker gönderme kararlılığını, hem de Meclis'in bunu onaylamasını içine sindirebilmiştir. Salı günü TGRT FM Radyosu'ndaki Ataullah Arvas'ın programına katılan vatandaşların yaptıkları sağduyulu yorumları keşke CHP milletvekilleri de duyabilselerdi. Böylesine milli bir davada basiretle hareket ederek, retçiler safında yer almasaydılar. ABD, onbin kilometre öteden -Okayanus'un öbür yakasından- menfaatleri için Irak'ı işgal edip Ortadoğu'yu yeniden şekillendirmeye çalışırken, Türkiye'nin yanı başındaki bu duruma seyirci kalması, hiç içe sinebilecek bir vaziyet midir? Eğer duygusal davranmakla bu sefer de tren kaçsaydı, bunun acı faturası, sadece bugünümüzü değil, ülkemizin geleceğini de çok olumsuz etkilemeyecek miydi? Avrupa Birliği'ne uyum süreci ile Türkiye hızla yapısal bir değişimin olumlu atmosferine girmişken, ekonomide istikrar sinyalleri gelirken, ülkemizi Irak'ta seyirci yapmak, büyük bir felaket olmayacak mıydı? İyi ki tezkere Meclis'ten geçti. İyi ki böyle bir Meclisimiz, böyle bir hükümetimiz ve her zaman gurur duyduğumuz sağduyulu bir ordumuz var. Türkiye öncü ve model olacak Türk Askeri'nin Irak'a gitmesinin faydalarını ve nasıl hayati bir fonksiyon üstlendiğini, zaman içinde dost-düşman herkes daha iyi anlayacak. Zira şimdi Türkiye bu tarihi dönemeçte önemli ve öncü bir rol üstlenecek konuma geldi. Dost ve kardeş Irak'ın yapılanmasında, demokratikleşmesinde ve Iraklı kardeşlerimizin acılarının dindirilmesinde, yaralarının sarılmasında, elinden geldiğince katkıda bulunacak. Keşke Irak'ta barış görevi yapacak yabancı askerlerin tamamı Müslüman olsa. Irak'ta Pakistanlı, Malezyalı, Endonezyalı, Hindistanlı Müslüman askerlerin görev yapması, hiç şüphesiz Irak halkının daha da menfaatinedir. Umarız, Türkiye'nin gösterdiği bu sağduyulu ve basiretli davranış, diğer Müslüman ülkelere de örnek olur. Onlar da kardeş ve dost Irak'ın yapılandırılmasında bir an önce yerlerini alırlar. Afrika'dan Ortadoğu'ya, Avrupa'dan Ortaasya'ya dünya yeniden şekillenirken, Türkiye ve İslam ülkelerinin duruma seyirci kalmaması, sadece dünyaya daha fazla barış, istikrar ve demokrasi getirmeyecek. Aynı zamanda tek süper güç ABD'nin hatalarını azaltacaktır. Amerikalı şahinlerin, Haçlı ve Yahudi siyonistlerin emperyalist oyunlarını da bozacaktır. Zulümlerini azaltacaktır. Etnik ve dini terörle mücadeleyi daha olumlu bir çizgiye getirecektir. Tezkerenin kabulü ile ortaya çıkan bu tarihi fırsatın iyi değerlendirileceğini umuyor ve Irak'ta görev yapacak askerlerimize başarılar diliyoruz.