Mart ayı, Türk-Amerikan ilişkilerindeki büyük bir harketlenme içinde geçiyor. Karşılıklı üst düzey ziyaretlerin yanı sıra, Kıbrıs ve Ermeni meseleleri gibi kronik konularda bile umut verici önemli gelişmeler yaşanıyor. Türkiye'nin Suriye, İran ve Filistin problemlerinde aktif ve arabulucu girişimleri, hem Türk-Amerikan ilişkilerinde, hem de uluslararası arenada olumlu sesler getiriyor. ABD Dışişleri Bakanı Rice'ın, 2006'nın ilk aylarında yapılması düşünülen İsrail, Filistin ve Türkiye ziyareti, İsrail Başbakanı Ariel Şaron'un hastalığı sebebiyle gerçekleşememişti. Ancak yeni yılın ilk 2 ayında, Türk ve Amerikalı askeri-sivil üst seviyeli yetkililerin karşılıklı ziyaretleri oldu. Bu arada ABD Avrupa ve Avrasya İşlerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Daniel Fried Ankara'da temaslarda bulunuyor. Ankara gelecek hafta da ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Peter Pace'i ağırlamaya hazırlanıyor. Ermeni Meselesi'nde önemli gelişmeler ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Daniel Fried'in Ankara ziyareti, Ermenistan-Azerbaycan ihtilafında ve Türkiye-Ermeni ilişkilerinde yeni gelişmelerin habercisi. Dağlık Karabağ ve Ermenistan'ın işgal ettiği Azeri topraklar konusundaki görüşmeler, anlaşmaya doğru hızla ilerliyor. Öte yandan Ermeni Diasporası'nın Türkiye aleyhine ABD'de ve Avrupa'da yürüttüğü büyük kampanyalar artık eskisi gibi ses getirmiyor. Türkiye'nin, "ortak komisyon kuralım, ne olduğunu iki ülkenin tarihçileri bütün arşivlere girerek ortak çalışma ile belirlesin" teklifi, bütün dünyada olumlu karşılandı. Ermeni Diasporası köşeye sıkıştı. Tıpkı Kıbrıslı Rumların çözümden kaçan taraf olarak dünya kamuoyunda tescillenmesi gibi, Ermenilerin de propaganda ve yalan dolu politikaları ile dünyayı kandırdığı her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Türkiye'de bugün sona erecek uluslararası konferansta Ermeni meselesi yerli yabancı bilimadamları ve tarihçiler tarafından tartışıldı. Gelecek hafta ABD KONGRESİ'nde yapılacak bir başka konferansda da eski büyükelçiler Gündüz Aktan ile Ömer Lütem birer sumum yapacaklar. Türkiye'nin ve Ermenistan'ın Roma büyükelçileri İtalyan televizyonunda birlikte programa katılacaklar. Ermeni yalanlarına ve saptırmalarına karşı bir başka önemli gelişme de İngiltere'de yaşandı. İngiltere'deki Türk Toplumunun Haklarını Koruma Komitesi (CPTR), İngiltere Dışişleri Bakanlığı üst yetkililerinden "Ermeni Soykırımı yoktur!" diyen bir mektup almayı başardı. Ermeni Diasporası, Türkiye karşıtlığını bırakıp işbirliği ve uzlaşma yolunda adımlar atsa, çok daha hızlı gelişmeler olacak. Bundan da en çok Ermenistan yararlanacak. Bölgeye kalıcı bir barış ve istikrar gelecek. Genelkurmay Başkanlarının sağduyusu Öte yandan ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Peter Pace, Orgeneral Hilmi Özkök'ün davetlisi olarak 24 Mart'ta Ankara'ya geliyor. "Küresel Terörizm Ve Uluslararası İşbirliği" konulu konferansa katılacak olan Pace, ayrıca Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök ile iki ülke askeri ilişkilerini de görüşecek. Orgeneral Pace hafta başında Baltimore'da Dış İlişkiler Konseyi (CFR) toplantısında yaptığı konuşmada ilginç sözler söyledi. ABD politikalarının ve hükümet kararlarının tartışılmasında, ABD olarak her tarafın dinlenmesinin gerekli olduğunun altını çizen Pace, "Her türlü görüşleri dinlemek fırsatına sahip olmamak, bir ülke için sağlıklı değildir!" şeklinde sağduyulu bir açıklama yaptı. Benzer bir görüş de orgeneral Özkök'ten geldi. Özkök Paşa, Şemdinli olayları karşısında niye sert olmadığı sorulunca, "Türk askeri beyniyle hareket eder!" şeklinde çok anlamlı cevap verdi. Gerçekten devlet yönetimi, duygusal değil, aklıselimle hareket etmeyi gerektirir. Türk ve Amerikan Genelkurmay Başkanlarının böylesine sağduyu çizgisinde olmaları, iki ülke ve dünya için büyük kazançtır. Kurtlar Vadisi-Irak ile yatıp kalkanlar, iki ülke stratejik ortaklık ilişkilerini bir türlü hazmedemeyenler ve duygusal gerginlikler ile gerçekleri görme basiretinden uzaklaşanlar da keşke, bu sağduyu çizgisine gelebilseler. O zaman Türk-Amerikan ilişkilerinde her iki ülkenin kazanımları çok daha artacaktır!