ABD'de soğuklar ve ekonomik kriz sebebiyle moraller çok bozuk. Amerikalılar karamsarlıklarla dolu bir Noel sezonu geçiriyorlar. Amerikan Araştırma Grubu verilerine göre son yılların en düşük alışveriş ve tatil sezonu yaşanıyor. Halbuki tatil sezonu olarak adlandırılan yılın son 3 ayı, ABD'de alışverişlerin tavan yaptığı bir dönem olurdu. Alışveriş merkezleri ve dükkanlar yıllık cirolarının neredeyse yarısından fazlasını bu dönemde gerçekleştirirlerdi. Yani geçim sıkıntısı, Amerikalıları fena vurdu. Ekonomik kriz, hemen her sektörü etkiledi. Noel ve yılbaşı alışverişinin ekonomiyi canlandırması beklentileri boş çıktı. Kriz nedeniyle başta New York olmak üzere ABD'nin pek çok kentinde ürünlerin satış fiyatları önceki yıllara göre çok daha aşağılara çekilmesine rağmen açıklanan rakamlar, ABD'de alışveriş oranının gecen yıllara göre 2008'de, yarı yarıya azaldığını gösteriyor. Bütün bunlar gelecekle ilgili umut ve beklentileri kırıyor. İnsanları felaket senaryoları ile dolu belirsizliklere ve karamsarlıklara itiyor. Öte yandan madalyonun bir de öbür yüzü var. Refah ve gelişmelerini Amerikalıların alışveriş yapmasına bağlamış ülkeler, bu kriz ve karamsarlıktan çok daha fazla etkilenmiş durumdalar. Dünyanın en büyük ekonomisi ve ithalatçısı olan ABD, alışverişlerdeki bu müthiş azalma sebebiyle, Japonya ve Çin'den Avrupa Birliği'ne kadar birçok ülkeyi de krize sokuyor. Dünyanın Amerika'ya satışları düştükçe, küresel bir çöküş yaşanıyor. Hep beraber uçuruma doğru yuvarlanıyoruz. Tabii sadece bu ekonomik kriz ve durgunluk değil ABD'yi ve dünyayı çarpan... Dünya çapındaki yolsuzluk ve rüşvetler de milyarlarca insanın felakete doğru yuvarlanmasını hızlandırıyor. Zira dünya çapındaki yolsuzluğun miktarı yılda bir trilyon doları buluyor. Oysa rüşvetçi görevlilerin cebine giren bu para, okul ve yol yapımına, eğitime, sosyal güvenlik yatırımları ile sağlık hizmetlerine harcanabilir. Daha adaletli bir dünyada yaşanmasını sağlayabilir. Ayrıca rüşvet ve yolsuzluklar, kara paralar, kayıt dışı ekonomiler, kapitalizmin ürküten canavarlığı ve hırsı, hırsızlıklar bütün dünyayı ve hatta insanlığın geleceğini tehdit eder durumda. Sonuçta bir yanda ABD'deki ekonomik durgunluğun tetiklediği küresel kriz, diğer yanda da dünyadaki trilyon doları aşan yolsuzluk ve rüşvet ekonomisi, değil 2009 yılı beklentilerini, insanlığın geleceğini de karartıyor. Yüce Allah bugünlerimizi aratmasın diyor, bu olumsuzluklara rağmen 2009 yılının bütün insanlığa hayırlar getirmesini diliyoruz.