Washington'da kirli oyun

A -
A +

Washington entrikalarının" hız kazandığı bir dönemdeyiz. Türk-Amerikan ilişkilerine "üçüncü ülke ipoteği koyma" heveslilerinin gayretlerini daha da artıracağı bir haftaya giriyoruz. Türkiye'nin ABD ile stratejik ilişkilerinin üzerinde 2 önemli "baskı unsuru" var. Bunlardan birisi olan sözde Ermeni soykırımı konusu, yıllardır "temcit pilavı" gibi gündemde tutuluyor. Ayrıca kanlı terör örgütü PKK ile, Türkiye'nin sürekli "meşgul" edilmesini isteyen ve sağlayan (neden acaba?) etki odakları var! Yani hem sözde soykırım tasarıları, hem de terör örgütü ile Türkiye'nin meşgul edilmesi konusu, ABD'deki bazı "karanlık emelli odakların" etkili birer oyuncağı. Türkiye'ye zarar vermek ve Türkiye'den "menfaatler" koparmak uğruna kullanılan maşalar, pazarlık konuları, bunlar!.. Bu kirli oyunu sürdüren entrikacıların başında ABD'deki Ermeni lobisi geliyor. Ermeni lobisinin tabii müttefiklerini ise, buradaki "Rum ve Yunan lobisi ile, PKK'nın propagandasını yapan bölücüler" oluşturuyor. Şimdilerde bunlara, desteğimiz karşılığında Türkiye'den başka neler koparabiliriz arayışında olan güçlü "Yahudi lobisinin içindeki bazı çıkar grupları" da eklendi. ABD yönetimi ve Türkiye üzerinde "etkileri" büyük erozyona uğrayan neocon denilen radikal çılgınlar ile, Türkiye'deki batık bankacıların yüksek akçalı avukatlığını yapan uzman kılıklı "akbabalar", Türkiye karşıtı kirli lobicilik faaliyetlerinin lokomotifi durumundalar. Ayrıca Türkiye'nin resmi lobiciliğini alamayan rakip şirketlerin, baskı ve pazarlık amacıyla zaman zaman bu şer ittifakına katıldıkları da unutulmamalı! Sözde soykırım tasarıları ve ABD Kongresi ABD'deki Türkiye karşıtı şer ittifakının en etkili olduğu yer ABD KONGRESİ.. Hem Temsilciler Meclisi'nde, hem de Senato'da sürekli faaliyet halinde olan Türkiye karşıtı lobilerin ve maşalarının, -Demokles'in kılıcı gibi- kullandıkları istismar aracı ise, her dönemde KONGRE'ye sunulan Ermeni tasarıları.. 1980'lerden beri zaman zaman KONGRE'ye sunulan, gündeme alınan, komisyonlarda görüşülen bu sözde soykırım tasarıları, her defasında engelleniyor. Aslında şiddetle karşı çıktığımız bu Ermeni yalanlarının ABD Kongresi'nde yasalaşmasının ne Türkiye'ye, ne de ABD yönetimlerine "bağlayıcı bir etkisi" yok! Ama öyle bir çarpıtma ve iftira kampanyası ile bilgi kirliliği yürütülüyor ki, sadece Türklerin değil, "insan" olan herkesin kanına dokunuyor. Bugüne kadar ABD yönetimleri ile, KONGRE'deki milletvekili ve senenatörlerin bir bölümü, -stratejik Türk-Amerikan ilişkilerine ve ABD'nin hayati çıkarlarına vereceği zarardan dolayı- bu Ermeni yalanlarına hep karşı çıktılar ve çıkıyorlar. İç siyaset mücadelesinin de aracı Şu sıralar yeniden ısıtılan ve gelecek hafta (10 Ekim'de) Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi'nde görüşülecek olan 106 numaralı tasarı, 30 Ocak'ta Kongre'ye sunulmuştu. O günden beri ne Komisyon'a, ne de doğrudan Genel Kurul'a gelmeyen tasarının şimdi tekrar gündeme girmesinde, hem ABD iç siyaset çekişmelerinin, hem de şu günlerde Türkiye'ye baskı yapılmak istenmesinin etkisi var. 2008 Kasım ayında yapılacak başkanlık ve (435 üyeli) Temsilciler Meclisi'nin tamamı ile (100 üyeli) Senato'nun da üçte birinin yenilenmesi seçimleri, çok kritik ve de çok çekişmeli. Başkan Bush'un partisi Cumhuriyetçiler ile rakipleri Demokratlar, hem başkanlığı, hem de KONGRE'nin her iki kanadında çoğunluğu almak için çok yoğun bir mücadele içindeler. Bu bakımdan, "1 oy bile" büyük önem taşıyor. Dolayısı ile Ermeni lobisi, bu tarihi fırsatı kullanmak istiyor. Ermeniler ABD'deki oy potansiyelleri ile, özellikle en büyük eyalet California'da bastırıyorlar. Zaten tasarının sahibi Adam Schiff ile Temsilciler Meclisi Başkanı bayan Pelosi California milletvekilileri. Tasarı gelecek hafta Dış İlişkiler Komitesi'nde görüşülecek. Kabul edilirse, Genel Kurul'da oylanma gündemine alınması için, bayan Pelosi'ye gönderilecek. Dış İlişkiler Komitesi başkanı kıdemli milletvekili Tom Lantos, Musevi asıllı. Daha önceki yıllarda benzer tasarılara karşı çıkan ve Ermeni soykırımına inanmadığını açıklayan Lantos'un şimdilerde tam bir "u" dönüşü yaparak Ermeniler'e göz kırpması acaba neden? Acaba bu "u" dönüşünde, Türkiye'yi ve AK Parti'yi cezalandırmak isteği mi var? Yoksa Yahudi lobisi içindeki neocon denilen radikal çılgınlar ile, Türkiye'den yine "daha birşeyler" koparmak isteyen menfaatperestlerin etkisi mi? Türkiye-İsrail-ABD ortak çalışmalı Bu aşamada Türkiye'nin ABD'deki lobisinin, İsrail devletinin ve Amerikan yönetiminin öncelikle Lantos üzerinde "ortaklaşa" çalışması lazım. Lantos'a tasarı yasalaşırsa bundan sadece stratejik Türk-Amerikan ilişkilerinin değil, Türkiye-İsrail ilişkilerinin de göreceği "zarar" somut biçimde anlatılmalı! Öte yandan kendi seçim bölgesindeki Ermeniler'e baştan angaje Temsilciler Meclisi başkanı bayan Pelosi de şimdi kritik bir yol ayrımında. Tasarı Komite'den geçerse ya tutup Genel Kurul gündemine sokmayacak. Ya da -durumun vahametine rağmen- Genel Kurul'a yollayıp oylatacak. Böylece hem Türk-Amerikan hem de Türkiye-İsrail ilişkilerine ağır bir darbe vurmanın "sorumluluğunu" üstlenecek! Öte yandan ABD'nin son dönem saygın 8 eski dışişleri bakanları ile 3 eski savunma bakanı, bir mektup yazdılar. Hem Demokrat, hem Cumhuriyetçi eski 11 bakanın ortak imzalı mektuplarında, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'den, "Ermeni soykırımı iddiaları ile ilgili tasarıyı KONGRE gündemine almamasını" istediler. Eski bakanlar tasarının kabulünün, "Türk-Amerikan ilişkilerinde gerginliğe yol açacağını, ABD'nin bölgedeki çıkarlarına ve güvenliğine zarar vereceğini, Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin düzelmesini engelleyeceğini" belirttiler. Biz, bu 11 eski bakanın mektubunun ve ABD yönetiminin yürüttüğü çabaların bayan Pelosi ile KONGRE'deki sağduyu sahibi çoğunluk üzerinde "etkili" olacağını umuyoruz. Tasarının, Dış İlişkiler Komitesi'nden geçse bile, Genel Kurul'a inmeyeceğine inanıyoruz. Aksi halde, çok yazık olacak... Bakalım bu tarihi dönemeçte, bayan Pelosi ve KONGRE üyeleri, nasıl hareket edecekler? Bekleyelim, görelim...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.