Washington'da sıcak gelişmeler

A -
A +

Washington'da nemli ve bunaltıcı bir hava var. Ayrıca bu sıkıcı havaya paralel olarak Türkiye'yi çok yakından ilgilendiren bir dizi gelişme de işin cabası. G-8 zirvesinin ardından Washington'daki diplomatik trafik çok hızlandı. Genelde haziran ile başlayan ve eylülün ilk haftasına kadar süren geleneksel tatil dönemi bu yıl ABD'de pek yaşanacağa benzemiyor. Bir taraftan bu yıl kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinin oluşturduğu hareketli hava, diğer yanda Irak'ta ve Orta Doğu'daki hızlı gelişmeler, ABD başkentinde başdöndürücü bir trafiğin yaşanmasına sebep oluyor. Türkiye gelişmelerin tam merkezinde Bütün bu hızlı gelişmelerin tam merkezinde Türkiye de var. Washington'daki düşünce kuruluşlarında hergün bu sıcak gündemle alakalı bir dizi konferans ve seminerler yapılıyor. Buralarda ele alınan konuların neredeyse tamamı, Türkiye'yi çok yakından ilgilendiriyor. Öte yandan Washington'da kapalı kapılar ardında yapılan görüşmeler ve toplantılarda da Türkiye çok sık adı geçen ülke durumunda. Washington'daki Türkiye'yi çok yakından ilgilendiren bu hızlı gündemin en baş maddeleri ise şöyle: -Terör. -Bu ay sonunda İstanbul'da yapılacak NATO zirvesi. -Büyük ve genişletilmiş Orta Doğu-Kuzey Afrika Projesi. -Irak'ta giderek yayılan direniş ve ABD'nin düştüğü çıkmaz. -Kıbrıs. -Kuzey Irak'taki gelişmeler ve bağımsız Kürt devleti kurmaya yönelik girişimler. -AB ile Türkiye ilişkileri. -İsrail'in giderek dozunu artırdığı Filistin'e yönelik baskılar. -İsrail-Türkiye ilişkilerinde yaşanan ve hızla tırmanan gerginlikler. Bağımsız Kürt devleti kaşımaları Bu başdöndürücü gündem içindeki en korkutucu gelişmeler, ABD'deki bir takım çevrelerin, İsrail kobisinin de desteği ile, Kuzey Irak'ta Türkiye'yi çok kötü etkileyecek yeni açılımları başlatma çabaları. "ABD'deki Kürtler'in, PKK yandaşlarının ve Dicle ile Fırat arasında bağımsız bir Kürt devleti kurulmasını teşvik eden unsurların ardında İsrail lobisinin etkili isimlerini görmek" çok ilginç bir gelişme. Gerçi uzun zamandır İsrail'in Kuzey Irak'taki Kürt grupların en baş destekçisi olduğu biliniyordu. Ayrıca "Nil'den Fırat'a büyük İsrail" projesi doğrultusunda faaliyetler de yükselen bir grafik çiziyordu. Ama kapalı ve açık kapılar ardında Irak'ta bağımsız bir Kürt devleti konusu ilk defa bu kadar sıkça teleffuz edilmeye başladı. Geçen cuma günü Amerikan Üniversitesi'ndeki Barzani'nin kurdurduğu kürsünün düzenlediği bir konferansta ilginç konuşmalar yapıldı. Konferansın öğleden önceki oturumlarında Irak'ta Kürt federasyonu tartışmaları vardı. Kıbrıs, Yugoslavya, Bosna Hersek, Kosova, İsviçre, Kanata Quebec federasyon örnekleriyle Irak'ta Kürt federasyonu arasında mukayeseler ve bağlantılar kuruldu. Konferansın öğleden sonraki oturumunda ise en dikkat çekici konuşmayı, Peter Galbraith yaptı. Galbraith'e göre, Kürtler artık bağımsızlıklarını ilan etmeli idiler! Irak ile hiç bir bağlantılarının olmadığını göstermeliydiler. Ayrıca ABD, Irak'ta tek dostu olan Kürtler'i, hayal kırıklığına uğratmamalıydı ve bağımsızlık hareketine tam destek vermeliydi! Türkiye'de birdenbire artma sinyalleri veren PKK terörü ile Washington'da bağımsız Kürt devleti çabalarının hızlanması hiç de tesadüfi gelişmeler olarak görünmüyor. Hele Başbakan Erdoğan'ın G-8 zirvesi öncesinde ve sonrasında İsrail'e yönelik "devlet terörü yapmayın" eleştirileri ile, İsrail'in buna verdiği sert resmi açıklamalar, ufukta bir dizi yeni gelişmelerin de adeta habercisi. Washington'da adının açıklanmasını istemeyen bir diplomatik kaynak bu durumu, "Türkiye-İsrail ilişkilerinde çok sıkıntılı gelişmelerin habercisi" olarak yorumluyor. Ayrıca aynı gerginliğin sürmesi halinde, "yakın bir gelecekte Türkiye'nin İsrail'e karşı bir dizi kısıtlayıcı tedbirlere başvurabileceğini" de belirtiyor. ...... Öte yandan, ABD Kıbrıs özel koordinatörü Tom Weston, dün Washington KKTC Temsilciliği'ne resmi bir ziyaret yaptı. ABD, resmen tanımadığı KKTC'nin Washington Temsilciliği'ne ilk defa yüksek seviyeli bir diplomatını gönderdi. Bu durum Kıbrıs konusunda ABD'deki politika değişikliklerinin hızlanacağının açık bir göstergesidir. Umarız bu politika değişiklikleri sadece "jestler" düzeyinde kalmaz ve somut açılımlara dönüşür. Zaten G-8 zirvesi sırasında Başbakan Erdoğan Başkan Bush'dan "KKTC konusunda ABD'nin söz verdiği destek ve açılımları hızlandırması" talebinde bulunmuştu. Bakalım bu talep nasıl ve ne kadar karşılanacak? Bekleyelim, görelim. Washington'daki diğer sıcak gelişmeleri sonraki yazılarımızda değerlendirmeyi sürdüreceğiz! (...)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.