Ya demokrasi ya demokrasi

A -
A +

ABD yönetimi, ağırlık merkezi Orta Doğu olmak üzere, geniş bir bölgede demokratik değişim başlatmak istiyor. Büyük Orta Doğu Projesi (BOP), 22 Müslüman ülke ile aralarında Türkiye, İsrail, Pakistan ve Afganistan'ın da bulunduğu bölgede, büyük değişim ve reformları öngörüyor. Orta Doğu ve demokrasi denilince, insanın aklında, "hayal" ve "fantezi" çağrışımları oluyor. Gerçekten Orta Doğu, bölge halklarının İngilizler'in kışkırtması ile, Osmanlı'ya ihanetinden beri, ne huzur ne de mutluluk gördü. İngilizler ihanet bedeli olarak Osmanlı'yı arkadan vuranları, eli sopalı zalim yöneticilerle mükafatlandırdılar! Son yüzyılda Orta Doğu'da iktidarların değiştiği de oldu. Ama halklar için değişim, bir diktatörün yerini, bir başka zalim yöneticinin alması şeklinde tecelli etti. Kirli geçmiş kuşkuları artırıyor Bu zalim yöneticiler bırakın demokrasiyi, en temel insan haklarını bile kendi halklarına çok gördüler. Üstelik bu zulümlerine, ABD yönetimlerinin müsamahası ile devam ettiler. Dahası iş birliği ve ikili ilişkiler diyerek, ortak çıkarları bahane ederek, yaptıkları zulümler için mükâfat alanlar bile oldu. Şimdi ABD'nin Büyük Orta Doğu Projesi (BOP) olarak bölgeye el atması, demokrasi, reform, kalkınma hamlelerine girişmesi, geçmişte diktatörlerle yaptığı iş birliğinden dolayı, kuşkuyla karşılanıyor. Destek görmüyor. Çünkü ortada çok kirli bir geçmiş var. Öte yandan ABD, süper bir güç. Dünyadaki değişim projelerinde de, terörle global mücadelede de, kendisine, farklı düşüncelerini anlatacak, kabul ettirecek bir alternatif güç bulunmuyor. Bu alternatifsizlik, en ideal projeleri bile desteksiz bırakabiliyor. Ayrıca ABD'nin etrafını dinleme alışkanlığı yok. Dost ve müttefiklerinin bile yol göstermesine çoğu defa tahammül edemiyor. Afganistan ve Irak'ta olanlar, ABD'nin gerektiğinde, bütün dünyayı karşısına almaktan çekinmediğini ortaya koydu. Hatta uyguladığı politikalarla giderek batağa saplandığı durumlarda bile bu hoyrat tutumunu değiştirmediği ortaya çıktı. Empoze değil içerden demokrasi Dolayısı ile BOP'nin Orta Doğu ve İslam ülkelerine ne getireceğini zaman gösterecek. Belki bölgede rejim ve hatta sınır değişiklikleri olacak. En az 22 ülke büyük çalkantılar içine girecek. Ama sonunda ortalığın durulacağı ve dışarıdan demokrasi projelerinin başarıya ulaşacağı konusunda kuşkuluyuz. Zira, yıllardır zalim yöneticilerin baskılarından ve bunlarla işbirliği yapan ABD'nin çifte standartlarından dolayı bölge halkları burnundan soluyorlar. Gökten taş yağsa ABD'den bilecek kadar nefret ve kuşku duyan geniş kitlelere, dışarıdan ısmarlama projelerle ne kadar demokrasi gelecek, göreceğiz. Ama her şeye rağmen içinde bulunduğumuz milenyumun en yükselen değeri demokrasi olacak. Demokratikleşme ve değişim kaçınılmaz! Siyasi ve ekonomik reformaları yapmak bölge insanlarının çok arzuladıkları bir ortak hedef!.. Ayrıca globalleşmenin etkilerinden kaçmanın ve yükselen evrensel değerlere sırt çevirmenin de anlamsızlığı açık. Yani ya demokrasi, ya demokrasi kavşağında geniş kitleler.. Keşke demokratikleşme ve değişim içeriden kendi tabii dinamikleri ile gerçekleşse. Yapaylık ve dışarıdan empoze olmasa.. Ama bu da çok zor... Büyük Orta Doğu Projesi'nin (BOP) bölge halklarına gerçekten demokrasi getirmesini diliyor; büyük güçlerin yeni çıkar oyunlarına alet edilmemesini ummak istiyoruz. Bekleyelim, görelim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.