1848 yılında Kuzey Amerika'nın batı sahillerinde bulunan El Dorado bölgesinde inanılmaz altın yatakları keşfedilmiş ve bölgede ciddi bir nüfus hareketi yaşanmıştı. Fakat günümüzde “Altın eyaleti” olarak anılan California’yı zengin ve ünlü yapan altın yatakları değil “
Silikon Vadisi” denilen bölgedir.
Bu ismin sebebi bölgede yoğun olarak üretim ve geliştirme faaliyetinde bulunan silikon kırmık “Chip” üreticileridir. Sonradan ileri teknoloji üreten Intel, Cisco, Google, HP, Apple, Microsoft Facebook ve twitter gibi pek çok ünlü firmayı ifade etmek için kullanılan isim olmuştur.
Eski California Valisi Leland Stanford tarafından kurulan Stanford üniversitesinin dekanı üniversitenin çevresindeki bütün arazileri teknoloji şirketlerine satarak bölgenin teknoloji merkezi olmasının önünü açtı. Fırsatı fark eden ilk şirketler de General Elektrik ve Eastman Kodak firmaları olmuştur.
Burası sanki bir yetenek fabrikası ve sürekli dünyadaki yüksek beyinleri bünyesine çekiyor. Bunun bir sonucu olarak dünyadaki önemli teknoloji firmaları burada toplanmışlar ve yaklaşık sahip olduğu pazar bir trilyon dolardan fazladır.
Burada şirketler çalışanlarına çok cazip ve uygun çalışma şartları sağlıyorlar ve zeki girişimciler kısa sürede servet kazanıyor. Vadide çalışan eleman sayısı 250 bin civarında.
Bu teknolojik üstünlüğe ve getirdiği zenginliğe sahip olmak çok sayıda ülkenin kendi “Silikon Vadisi”nin kurması için iştahını kabartıyor ama bu çok zor ve neredeyse imkânsız.
Kendi Silikon Vadisi’ni kurmak amacıyla milyonlarca dolarlık ciddi harcamalar yapan birçok ülke içinde henüz başarılı olan çıkmadı çünkü Silikon Vadisi bir mekân değil bir düşünce ve hayat tarzıdır.
Bu organizasyonun esasını dış ortamda fazla sosyal olmayan süper zeki insanları bulup onlarla ortak bir alanda ortak bir “yatırım ağı” oluşturmaktır.
Silikon Vadisi henüz tohum aşamasındaki projelerin toplandığı bir havuz bir eko sistemdir. Bir toplumun zenginliğini ve refah seviyesini yükseltmek için yeteneklerden faydalanmak maksadıyla onları bir fırsat havuzunda bir araya getirmek ve ortak bir projeye yönlendirmek en iyi bir yol olmalıdır. Ve sonunda gelecek vadeden insanlar ve şirketler bu ekosistem içinde kendilerine yer bulursa parada bu ekosistemi takip edecek ve besleyecektir.
Silikon Vadisi yetenekle fırsatın bir araya geldiği bir ekosistemdir.
Her toplumda zeki, yeni fikir sahibi ve girişimci insanlar bulunur. Ülkelerinin kalkınmasını isteyen siyasetçiler bu insanları uygun ortamlarda bir araya getirip desteklemelidir.
Başarının yolu daha önce başarılı olanların ayak izleridir.
İSTOÇ’taki yatırımcıların kendi arasında her hafta bir kere düzenledikleri sabah kahvaltısına iştirak etmekle dış ticareti öğrenen genç bir yatırımcının hikâyesi bana bu büyük fırsat havuzunu hatırlatmıştı.
Silikon Vadisinde yapılan da aynı şey, farklı becerileri, geçmişleri ve tecrübeleri olan birçok insan bir araya gelerek her akşam fikirlerini, tecrübelerini, geri bildirimleri bir birleriyle paylaşıyorlar. Çünkü bu ortamı yaşayan herkes birbirine yardım etmenin ve paylaşmanın daha hızlı ilerleme, daha çok zenginlik, daha etkin inovasyon, daha hızlı market büyümesine imkân sağlayacağını bilir. Girişimciler birlikte kazanarak daha çok kazanırlar çünkü fikir sahibi olmakla birlikte önemli olan o fikri hayata geçirmek, gerçeğe dönüştürmektir.
Silikon Vadisini kendi ülkesine, şehrine kazandırmak isteyenler insanların birbirleri ile iş birliği yapacakları, bilgi ve tecrübeyi paylaşacakları bir ortam oluşturmalıdır.
Silikon Vadisindeki başarının temelinde tam olarak bu yatar.