Bu korona ile çok işimiz var!..

A -
A +
Salgının ikinci dalgası zaten bekleniyordu ama biraz sert geldi ve salgınla mücadelede başa döndük. Farklı kişileri farklı şekillerde etkileyen COVID-19'dan Enfekte olan kişilerin çoğu, ateş, kuru öksürük, yorgunluk gibi hafif veya orta düzeyde semptomlar geliştirmekte ve hastaneye kaldırılmadan iyileşmektedir. Ancak görünen o ki bulaşma miktarı beklenenin çok üzerinde oluyor ve hastanelerde ciddi yığışmalar var.
Mücadelenin Sağlık Bakanlığı’na ve Bilim Kurulu’nun üzerine yıkılması adil olmadığı gibi istediğimiz sonucu da vermez. Kaçınılmaz olarak herkesin bu mücadelenin parçası olması gerekiyor. Mücadele planı açık ve anlaşılır “mücadelenin topyekûn ve birlikte yapılması...”
Bakan Koca Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Sevdiklerimizi korumak için tedbirlere uymak zorundayız. Bu zorunluluk her birimiz için kimsenin bizi zorlamadan uymamız gereken bir ödevdir. Ancak birlikte mücadele ederek virüsü yenebiliriz. Gücümüz birlikte tedbirlere uymakta..."
Salgına karşı henüz herkesçe kabul edilmiş bir aşı ortaya çıkarılmış değil. Bu durumda virüsün mutasyona uğraması veya sürü bulaşıklığına giden bulaşmanın turun tamamlamasını beklemekten başka yol gözükmüyor.
Ancak kabul edelim ki virüsün bulaşma için en sevdiği ortam olan gruplaşmadan bütün ikazlara rağmen bir türlü vazgeçemedik. Bunu küçük mekânlarda uygulamak kolay ama insanların özellikle toplu ulaşım araçlarındaki balık istifi yığılmalarını engelleyemedik. Tabii, yaz süresince kafileler hâlinde taşınıp durduk. Düğün, nişan derken başa döndük. Fark, kendilerini güvende gören; Van, Karaman, Erzincan, Çankırı gibi illerde ilk sıralara taşınması oldu.
Mücadelede yeni bir plan hâlihazırda yok, aşı arama çalışmaları devam ediyor ve herkes kendi bildiğini yaparken ben yine aynı soruya cevap arıyorum.
Mayıs ayı sonlarında Dünya Sağlık Örgütünün koronavirüsten ölenlere otopsi yapmayın talimatına uymayan İtalyan doktorlar yaptıkları otopsilerde hastalarda damarların kan ile genişlediğini ve kanın pıhtılaştığını bunun kanın normal şekilde akmasını beyne, kalbe ve akciğerlere oksijen taşımasını engellediğini ve hastanın ölümü ile sonuçlandığını tespit ettiler.
İtalyan Sağlık Bakanı hemen koronavirüs tedavi protokollerini değiştirdi. Hastalara doğal kan sulandırıcılar verildikten sonra bu hastalar iyileşmeye başladılar. Bu yeni yöntemin sonucu olarak, Sağlık Bakanlığı tek bir günde 14.000’den fazla hastayı evlerine gönderdi.
Birden TV’lerden İtalya kaynaklı ürkütücü salgın haberleri yok oluverdi. İtalyanlar; Covid-19'a yakalananların tek yapmaları gereken kan sulandırıcılar kullanması gerektiğini belirtirken, ölü bedenlerin otopsi yapılmadan hemen gömülmesini emreden WHO hakkında da ciddi şüpheler uyanmaya başladı.
Ardından İngiltere'nin önde gelen bilim insanlarından biri de yeni tip koronavirüs (Covid-19) nedeniyle hayatını kaybeden her hastada “kan pıhtılaşması” meydana geldiğini öne sürdü. Covid-19’a yenik düşmüş hastaların otopsilerini inceleyen Imperial College London'dan Profesör Graham Cooke, tüm Covid-19 hastalarında bir tür tromboz “kan pıhtılaşması” bulunduğunu açıkladı.
Sonuç aynı kapıya çıkar, “kan sulandırıcı” kullanın… Elbet ileride bu aspirin hikâyesini bir sorgulayan çıkar.
Bu arada, salgının sıcaklarla beraber gücünü kaybetmek bir yana azmanlaştığına şahit olduk. Uzmanlar; salgını iştahlandıran havaların durumu değil bizim havamız diyor!..  
Çöl sıcakları da bu mazaratı defetmediğine, hâlihazır yeni bir yolda bulunamadığına göre yine en bilindik ve en garantili yol; maske-mesafe ve hijyene sarılmak...
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.