Nasıl bir Türkiye’de yaşamak istiyorsunuz?..

A -
A +

TBMM Dilekçe Komisyonu Başkanı AK Parti Adana Milletvekili Sunay Karamık Meclis’te yaptığı basın toplantısında tüm vatandaşlara bir çağrıda bulunarak “Yaşamak istediğiniz Türkiye’yi hazırlamak için devlet kurumlarının hangi konularda neler yapması gerektiği, desteklediğiniz uygulamaları ve gördüğünüz eksiklikleri tereddüt etmeden bize iletin” demiş.

 

Siyasi partilerin sahadaki teşkilatları ve vekillerini aracı kullanmadan vatandaşla doğrudan temas kurmak isteyen dilekçe komisyonu “başvuru çağrısında” bulunuyor. Komisyonun çağrısı takdire şayan. 100’e yakın milletvekilinin yasama faaliyetlerinde aktif rol almadığının dillendirildiği bir ortamda “Toplumdaki arızaları” yakalamak için sokağın sesini duymak güçlü bir yol olabilir.

 

Biz de Sayın Sunay Karamık’ın çağrısına vatandaşlık hakkımızı kullanarak bulunduğumuz yerden yaşamak istediğimiz Türkiye profilinde görmek istemediğimiz “Hasar dosyasından” iki farklı resimle cevap verelim.

 

Maslow'un ihtiyaçlar hiyerarşisinde yaptığı sıralamaya uygun olarak “Güvenlik ihtiyaçları” Türkiye’de ilk sırada.

 

Ülkemin sosyal profilinde “Güvenlik” mağdurlar ile kaostan nemalanan “takozlar” arasına sıkıştı kaldı. İlk dosyamız “Can güvenliği” ile ilgili.

 

TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonunda önceki gün sokak hayvanlarına ilişkin teklifin görüşmelerinde aralarında kuduz köpekleri Şanlıurfa’dan Ankara’ya taşıdığı gerekçesiyle tutuklanıp daha sonra serbest bırakılan Buket Özgünlü’nün de bulunduğu bir grubun evlatları ölen ya da ağır yaralanan anne babalara sözlü saldırıda bulunduğu haberi medyaya yansıdı.

 

Magazin haberleri seviyesine indirilerek gündemin dışına atılmak istenen olaya yakından bakalım.

 

2024 yılı mayıs ayında, Tarım ve Orman Bakanlığının yayınladığı "Başıboş Köpek Sorunu" isimli sahipsiz köpeklerle ilgili raporda son 2 yılda 50'si çocuk olmak üzere 107 kişi sahipli ya da sahipsiz köpeklerin saldırılarında öldüğü,

 

keza, İçişleri Bakanlığı verilerine göre son 5 yılda hayvana çarpmakla gerçekleşen 3 bin 534 trafik kazasında, 55 ölüm ve 5 bin 147 yaralanma vakası kayıtlara geçti.

 

2023'te kuduz riskli (ısırma vakası) sayısı 438 bine ulaşan Türkiye Dünya Sağlık Örgütü tarafından kuduz riski yüksek kategorisinde tanımladığı ülkemin Meclis Momisyonunu basan bir grup “Sokak köpeklerinin kimseye zarar vermediği” açıklamaları ile insanların acılarıyla dalga geçip sıralara vurarak konuşmaları engellemeye çalışıyor.

 

Sokak köpekleri ile mücadelenin kendi alanlarını daraltacağını bilenlerin Meclis Komisyonlarına sarkma cesaretinin kaynağı sözde STK’ların sükûtudur.

 

Toplumu hırpalayan ikinci dosya ise “mal güvenliği” ile ilgili.

 

İçişleri Bakanlığının açıklamasında son beş yılın bilançosu 76 bin kişinin “telefon dolandırıcılarının” mağduru olduğu açıklanıyor. Türkiye genelinde son beş yılda iletişim yoluyla yani telefon dolandırıcılığı ile gerçekleşen olayların sonucunda 76 bin 156 kişi mağdur olmuş.

 

Gerçek dışı vaatler ve kurgu senaryolar ile tehdit, korku ve panik arasında zihnen bloke edilen vatandaşlar dolandırılıyor. Diğer suçlarla telefon dolandırıcılığının ortak yönü faillerinin aynı suçu tekrar ve tekrar ve tekrar işleyen kabarık suç dosyaları.

 

Bu iki suç dosyasının ortak aktörü ise patırtı, gürültü ve şamata çıkararak mağdurlar tarafında değil ısıranlar ve çalanların arkasında duran bir “takoz kesim…”

 

Her “sosyal arıza” şerrinden kurtulmak için kendi yol haritasını da veriyor ancak güvenle yürüyecek yol bulabilirsek!..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.