Pandemi günlerinde “Küçük işletmeler” ve “Büyük sıkıntılar!”

A -
A +
Hepimizin bildiği isimle “orta direk” dediğimiz, ülke ekonomisini canlı tutan KOBİ’ler, günlük yaşantımızın vazgeçilmezleridir.
Ekonomik büyüklük ve sanayileşme hangi ölçüde olursa olsun, orta direk diye tanımladığımız “esnaf” sadece ekonominin değil sosyal hayatın da merkezi ve hayat damarlarıdır. Nihai tüketici ile üretilen mal ve hizmetin ortak buluşma alanıdır. Dijital pazarlama ve büyük alıveriş merkezlerinin baskısına rağmen tüketici ürünü temsil eden insan görmek istediği sürece esnaf varlığını devam ettirecektir. Pandemi insanlarla temasını frenlediğinde küçük işletmelerin hasar alması kaçınılmaz oluyor.
Türkiye'deki esnaf sayısı geçtiğimiz yıl ortalamasında 1 milyon 953 bine ulaşırken, bunlara ait iş yeri sayısı 2 milyon 103 bin olarak kayıtlara geçti. Geçtiğimiz yıl sonu itibarıyla 83 milyonluk nüfusa sahip Türkiye'de esnaf sayısı, toplam nüfusun yüzde 2,3'ünü oluşturuyor. Bir başka ifadeyle Türkiye'de her 100 kişiden yaklaşık 2'si esnaflıkla ekmeğini kazanıyor.
Diğer bir önemli husus ise Türkiye’de işletmelerin yaklaşık %85’ini (KOBİ’ler) küçük ve orta büyüklükteki işletmeler, istihdamın %77,8’ini yatırım payının %53,2’sini, üretimin ise %54,2’sini oluşturmaktadır.
Pandemi sebebiyle zorunlu olarak kapatılan ve açılsa da eski müşterisine kavuşamayan esnaf, maalesef ki uzun bir süredir birikimleriyle ayakta durmaya çalışıyor. Nihayetinde, süper marketler ile dijital alışveriş siteleri arasında sıkışan esnaf üstüne gelen pandemi baskısı ile gerçekten zorda.
Yaklaşık bir yıldır gelir kaybı yaşayan esnafın ertelenen borç ödemeleri, tam da ikinci kapanma dönemine denk geldi. Yeniden mücbir sebep hâli ilan edilerek nakit desteğini içeren düzenlemeler ile güç durumda olan esnaf ve KOBİ'lerin mali yükümlülüklerinin ertelenmesi gerektiğine dikkat çekiliyor.
Ortak kanaat “Şu anda hem cari dönemi ödemeleri hem mücbir sebep dolayısıyla önceden ertelenenleri ödemeleri gerekiyor. Mevcut şartlarda küçük esnafın veyahut da KOBİ'lerin bu yükün altından kalkmalarının zor olduğu” yönünde.
Uzmanlar; küçük işletmelerin bu süreçte daha fazla zarar görmemesi için mali yükümlülükleri kapsamında “vergi, prim, kredi borçlarının yeniden ve faizsiz olarak ertelenmesi, kredi kuruluşlarının borç yapılandırmasının da en az 6 ay ödemesiz uzun vadede yeniden düzenlenmesi ve kiracı konumunda olan esnafa kira desteğinin devamı" önerisinde bulunuyor.
Salgının 2021 yılında biteceği hususunda iyimseriz. Asıl mesele küçük işletmeleri büyük alışveriş merkezleri karşısında rekabet yapabilecek şekilde güçlendirmektir. Meslek teşekkülleri bu konuda büyük sorumluluk taşıyor.
Daha önce Türkiye’de perakendede inanılmaz bir yabancı firma bolluğu olduğuna değinen Necmettin Batırel “KOBİ'ler ağlıyor!” başlıklı yazısında (13.01.2018) bu dengesiz durumu ortaya koymuştu.
Batırel; “Bunlar ağırlıklı olarak yabancı markalı mal satıyorlar. Yani ülkelerinden ithal ediyorlar, yani dışarıya döviz akıtıyorlar, gelen malı da yüksek fiyata satıyorlar. Bakın İngiltere’ye, Almanya’ya bir tane yabancı patentli mağaza bulamazsınız. Biz neden bu kadar mağazaya izin verdik? Beyler farkında mısınız, bilmem, ama bindiğiniz dalı kesiyorsunuz!..” diyerek dikkat çekmişti.
Büyük işletmelere göre “Piyasa-müşteri ve işletme personeliyle” yakın ilişkiler kurulabilme avantajına sahip küçük işletmelerin derdi pandemi gibi ara kriz dönemlerindeki “Uygun finans ve ürün” tedarikidir.
Perakendeci bir esnaf arkadaş; “Acaba diyorum biz küçük perakendeci işletmeler olarak kendi bölgelerimizde hepimizin adına daha uygun şartlarda ürün temin edecek 'Bölge Depoları' kuramaz mıyız? Biz de esnaf olarak kendi ürün tedarik ağımızı kuralım, şartlar bizi değiştirmeden biz onu değiştirelim!..” demişti.
Bana doğru fikir gibi geldi… Sonuçta bir planı olmayan başkasının planına uymak zorunda kalıyor ve bu da uyanı mutlu etmez…
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.