Çin'le ve Rusya'yla rekabet sınırlarını zorlayan bir boğuşma hâlinde olan ABD Türkiye’yi tamamen kaybetmek istemiyor.
“Türkiye, mobilitede, havada, uzayda, turizmde ve diğer hizmetlerde çok ileride. 10 yıl sonra Fransa'dan daha güçlü bir ekonomik yapıya sahip olacak. Türkleri hatırlama zamanı geldi…” paylaşımını yapan Avrupa Parlamentosu Milletvekili Maximilian Krah bu korkuyu açık etti.
Geçtiğimiz hafta çarşamba günü terör örgütü PKK/YPG’nin savunma kuruluşlarımızdan TUSAŞ’ın yerleşkesine yaptığı terör saldırısı korkularını bastırmak isteyen ABD’nin konuşma dilidir.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya yaptığı paylaşımlarda TUSAŞ’a saldıran erkek teröristin PKK üyesi Rojger kod adlı Ali Örek, kadın teröristin de PKK üyesi Mine Sevjin Ayçiçek olduğunu duyurdu.
Saldırının ardından dünya ülkeleri Türkiye'ye dayanışma mesajları gönderirken Beyaz Saray Ulusal Güvenlik İletişim Danışmanı John Kirby de koroya katıldı. Kirby basın toplantısında, "Kalplerimiz, Ankara-Türkiye'deki korkunç terör saldırısının kurbanlarıyla beraber. Türk yetkililer olayı olası bir terör saldırısı olarak soruşturduklarını belirtti. Saldırının arkasında henüz tam olarak kimlerin olduğunu bilmiyoruz ancak bu şiddet olayını güçlü şekilde kınıyoruz" dedi.
Hiçbir yalan sonsuza kadar gizli kalmaz!
Terör saldırısıyla ilgili bir açıklama yapan İngiliz politikacı George Galloway TUSAŞ saldırısının CIA tarafından gerçekleştirildiğini söylerken “CIA, PKK’yı kullandı. Çünkü Türkiye’nin BRICS üyeliği ihtimali NATO ve AB’yi delirtti” ifadeleri ile faili ve saldırının gerekçesini ortaya koydu.
Arasında Çin ve Rusya gibi büyük güçlerin yanı sıra Brezilya ve Güney Afrika gibi kendi kıtalarında kalkınmakta olan ülkeleri de bulunduran BRICS ülkeleri "daha büyük bir ağırlığa ve temsile" sahip olma çağrısı yapıyor. Giderek alan büyüten BRICS, ABD ve AB ülkelerini rahatsız ediyor.
Bu anlamda, TUSAŞ'a terör saldırısının; Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın BRICS Zirvesine katılımı esnasında gelmesi saldırının alan büyütme mücadelesi veren Türkiye’ye uyarı kabul edilmekte.
Terör, sömürgecilerin dünyada siyaseti yönlendirmek için kullandıkları bir aparat. Arka planında ise merkezinde durdukları Swift’in hasar alma korkusu var.
Dünyada paranın ülkeler arasında hızla transfer edilmesini sağlayan Swift uluslararası bir finansal yapıdır. Günde yaklaşık 40 milyon işlem ve trilyonlarca dolar tutarında paranın el değiştirmesini sağlayan Swift kadrolarının uluslararası siyasal anlaşmazlıklarda taraf olmaması gerekse de gerçek böyle olmuyor.
Özellikle ABD, sistem içindeki ağırlığını korumak için Swift’i bazı ülkeler üzerinde siyasal bir baskı aracı olarak kullanıyor.
İngiliz politikacı George Galloway’ın çoklarını rahatsız etse de “PKK’yı CIA kullandı. Çünkü Türkiye’nin BRICS üyeliği ihtimali NATO ve AB’yi delirtti” açıklaması bu olayın arka planını ortaya döktü.
Türk dış siyasetinde Türkiye’nin ulusal menfaatlerinin her şeyin üzerinde olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Ülkemizin BRICS ile gelişen münasebetleri mevcut bağlantılarımızın alternatifi asla değildir ve olamaz. Türkiye tüm bu platformlarda bir NATO müttefiki ve AB ile tam üyelik müzakereleri yürüten ülke kimliğiyle yer almaktadır” açıklaması ile karşılık verdi.
Ancak tüm Orta Doğu’yu kuşatan ABD ve AB destekli İsrail, Dünyadaki bütün siyasi ve ekonomik platformları cephe savaşları ile temelden sarsmaktadır.
Görünen o ki; hür dünyanın yakın gelecekte İsrail’in uygulamakta olduğu askerî ve siyasi işgal politikalarını kayıtsız şartsız desteklemeye devam eden kurumlardan savrulması kaçınılmaz olacaktır…
Avrupa parlamentosu üyesi milletvekili Maximilian Krah’ın “Gerçeklere bağlı kalarak eski dostlarımız olan Türkleri hatırlama zamanı geldi…” açıklaması erken uyarıdır…