Biliyorsunuz Theodor Herzl, bütün dış borçlarımızı ödeme karşılığında II. Abdülhamid Han’dan Filistin’de bir yer ister. Kesin bir dille redde uğrar.
İngiltere arkalarındadır, onlara koloni kursunlar diye Uganda’da yer ayırırlar. 1905’te Herzl ölür, siyonistler lobicilik yapar, Londra’yı baskı altında tutarlar. I. Cihan Harbi’nde çok hırpalanırız, savaşın nihayetine doğru İngiltere Dışişleri Bakanı Arthur Balfour bir deklarasyon yayınlar, siyonistlere Filistin yolunu açar. Alman Yahudisi Rothschild’in mali desteği ile gemilere doluşur, Filistin’e akarlar. Ne onlarda mülk alacak para ne de Araplar’da toprak satacak göz vardır. İsrail’in ilk Başbakanı Ben Gurion mevcut nüfus yapısını lehlerine çevirmek için yerlilerin evlerinden yurtlarından sürülmesini planlar. Haganah ve İrgun terör örgütleri katliama başlar. Neticede 11 şehir ve 530 köy yerle bir edilir, 750 bin Filistinli (nüfusun yüzde 80’i) toprağını terk etmek mecburiyetinde kalır. Bunların bir kısmı Lübnan, Ürdün ve Suriye’ye sığınır, ancak kimlikleri bile yoktur okuyamaz, amir, memur olamazlar. Bir kısmı da Batı Şeria ve Gazze’yi mekân tutar.
Yıl 1947. BM, Filistin’i Araplarla, Yahudiler arasında paylaştırmaya kalkar. Nasıl sayarlarsa 500 bin Yahudi, 440 bin Müslüman çıkar. Sahil ve göller siyonistlere sunulur, Araplar hâliyle kabul etmez itirazda bulunurlar. İsrail katliam yapa yapa yayılır, onlara verilen yerleri de ele geçirir zamanla. ABD köle gibi arkalarında durur, terörist faaliyetlerinden dolayı bir tek siyonist yargılanmaz.
Dilerseniz kısa bir tarih turu yapalım. Unutkan olduk zira.
1946- Hotel King Davit -Kudüs
İlk terör eylemine Ben Gurion ve Menahem Begin de dahildir. Kral Davut (biz Hazret-i Davut diyoruz) oteline karşı düzenlenir. Yerli ve yabancı misafirlerden 96’sı hayatını kaybeder.
9 Nisan 1948- Deyr Yasin Katliamı
Siyonist Stern ve İrgun elemanları bilahare İsrail Başbakanı olacak Menahem Begin komutasında Kudüs’ün batısındaki Deyr Yasin köyünü basar, gecenin bir vakti yataklarından kaldırdıkları 254 Filistinli masumu kana boyarlar. Kadın çocuk ayırmadan kurşuna dizer, cesetleri kuyulara doldururlar. Sağ kalanlar alır anahtarlarını çıkar, yıllarca vatan hasretiyle yaşarlar. Şu anda onların evlerinde siyonistler oturuyor, topraklarını siyonistler ekiyor. Menahem Begin bu cinayete asla pişman olmaz, “Eğer Deyr Yasin zaferi(!) kazanılmasaydı, İsrail Devleti de kurulmazdı” diyecek kadar azıtır. İşin tuhaf tarafı bu katil 1978 Nobel Barış Ödülü’nü alır.
29 Ekim 1948 Safsaf Köyü Katliamı
Siyonist çeteler Safsaf köyünü girer 70 Filistinliyi katlederler. Hem korku salar, hem mallarını çalarlar.
Aynı gün el-Halil’e bağlı Davayima köyünde de 80 Filistinliyi kırarlar.
12 Ekim 1953 Kibya Köyü Katliamı
Bu defa Ariel Şaron önderliğinde kan dökerler, Batı Şeria’da 67 Filistinli masum şehadet şerbetini içer.
Kasım 1956 Samu Katliamı
Yine Batı Şeria’da 18 Filistinli katledilir, köy yerle bir edilir.
15 Şubat 1968 Şeria Nehri
Siyonist savaş uçakları Şeria Nehri boyunca Filistinlilerin yaşadığı 15 köyü napalm bombaları ile yakar. 56 Filistinli veda eder hayata.
4 Haziran 1968 İrbit
Siyonistler Ürdün’ün İrbit şehrine hava saldırısı düzenler, sırf canları öyle istediği için 30 Müslüman’ı öldürür mutlu (!) olurlar.
1967'deki işgal sonrası 300 bin Filistinli göç için Ürdün Nehri üzerinden harap Allenby Köprüsü'nü geçmeye çalışıyor.
12 Şubat 1970 Ebu Zabel Katliamı
Siyonistler bu defa Mısır sınırında bir fabrikayı bombalar, 70 işçiyi öldürürler sebepsiz olarak.
8 Nisan 1970 Sha’a Katliamı
Yine Mısır’da bir okulu bombalar, 46 günahsız çocuğa kıyarlar.
8 Eylül 1972 Suriye Katliamları
Suriye’nin 7 köyüne yapılan saldırıda iki yüzü aşkın Müslüman şehit olur.
19 Şubat 1973 Libya Hava Yolları
Sina yarımadasında Libyan Airlines’a ait bir yolcu uçağı düşürülür, 107 yolcudan kurtulan olmaz.
16 Eylül 1982 Sabra ve Şatilla Katliamı
İsrail işgalindeki Lübnan’da Ariel Şaron Filistin kamplarını kuşatır, Falanjist Elie Hobeika komutasındaki Hristiyan milislere “girin işinize bakın” der.
Çoğu kadın ve çocuktur, silahsız savunmasızdırlar. İsrail ajanı Said Haddad da yer alır tetikçiler arasında.
Maktullerden sadece 328’inin kimliği tespit edilebilir. Şaron’un adı “Beyrut kasabına” çıkar.
Katliamdan kurtulan 23 kişi Ariel Şaron ve Silahlı Kuvvetleri Komutanı Tuğgeneral Amos Yaron hakkında Belçika’da dava açar. Sorgu hâkimi Patrick Collignon, soruşturmayı derinleştirir hayli merhale aldıktan sonra Temyiz Mahkemesi, savcının soruşturmayı yürütemeyeceğine karar verir. Dosya rafa! Demek kulaklarını çeken oldu.
İçeride de muhalifler bastırır. Meclis Araştırma Komisyonu Şaron’u katliamdan mesul tutar. Şaron, Savunma Bakanlığından istifa etse de ceza almaz.
Gazeteci Robert Fisk (The Independent): Şaron, Sabra ve Şatilla kampında şişmiş cesetler, tecavüz ve işkenceye uğramış kadınlar ve bebekler bırakan bir kasaptır. Hadiseden 18 yıl sonra aynı caddelerde dolaşırken katliam gözlerimin önünden duruyordu hâlâ. Sanki Sabra Camii’ne giden yolda 90 yaşında, aksakallı Nuri Bey’i görüyorum. Başı yana düşmüş, üzerinde pijamaları, başında yün başlığı ve kucağında bastonu. Sonra yemek tencerelerinin yanına düşmüş iki maktule… Ve çürüdüğü için çöp gibi atılmış bebekler ortalıkta...
8 Ekim 1990 Kudüs Katliamı
Silahlı siyonistler bu defa Mescid-i Aksa’ya saldırır, camiyi korumaya çalışan Müslümanlardan otuzunu şehit eder, 800’ünü yaralar.
25 Şubat 1994 Halil İbrahim Camii Katliamı
Siyonistin biri sabah namazı kılan müminleri otomatik silahla tarar, 29 Filistinli seccade üzerinde kalır. Cenaze merasimine de saldırır; 26 Müslüman’ı katlederler ayrıca.
Ardından tarihî mescidi kapatır, yarısını sinagog yaparlar. Yani katliamdan siyonistlere ceza değil, ödül çıkar.
18 Nisan 1996 Kana Katliamı
Kana köyü sakinleri BM Lübnan Barış Gücü’ne (UNIFIL) sığınmıştırlar. Siyonistler 106 kişiyi katleder. BM seyrine bakar.
3-15 Nisan 2002 Cenin Katliamı
1948’de saldırılarında evsiz kalan Filistinliler Batı Şeria Cenin’de “BM gözetimindeki” mülteci kampında yaşarlar. İşgal ordusu kampa havadan ve karadan saldırır. Halk altı gün tanklara direnir ancak yiyecek ve cephaneleri tükenir, müdafaa aksamaya başlar. Siyonistler halkın meydanda toplanmasını ister, bunu reddeder evlerine kapanırlar. İsrail uçakları ve helikopterleri kampı imha eder, enkazı buldozerlerle ezer sağlam tuğla bile bırakmazlar. Sağ kalan gençler, kurşuna dizilir. 1.300 şehit, toplu mezarlardakiler meçhul daha.
Mart 2004 Nuseyrat Katliamı
Gazze’de bulunan Nuseyrat ve Bureyc mülteci kamplarına saldıran siyonistler dördü çocuk 14 sivili katleder acımasızca.
12 Temmuz 2006 Lübnan
Siyonistler bu defa Lübnan’ı vurmaya kalkar ancak Hizbullah milisleri muharebenin kontrolünü ele alır. Bir ay boyunca ilerleme kaydedemeyen ve küçük düşen İsrail Ordusu Güney Lübnan’ı bombalar, bin sivile kıyar.
Aralık 2008 Gazze
Siyonist çete, Gazze’yi havadan ve karadan bombalar. 288’i çocuk, 121’i kadın 1.434 şehit. 1.606’sı çocuk 828’i kadın 5.303 kişi yaralı.
22 Kasım 2009 Gazze
Savaş uçakları sözde “önleme amaçlı” bombardıman yapar.
9 Ocak 2010 Gazze
İsrail uçakları, Deyr El-Balah’ın doğusuna roket saldırısı düzenler. Ölenlerin kimliği dahi tespit edilemez.
31 Mayıs 2010 Mavi Marmara
Siyonistler Gazze’yi abluka altında tutar. Gıda ilaç bir şey kalmaz. Yardım götüren sivil ve silahsız gemilere “uluslararası sularda” helikopter ve hücum botları ile saldırır, gönüllülere kurşun yağdırırlar. Hadisede 10 Türk şehit düşer, o günden sonra diplomatik temaslar kopar...
Diğerlerini biliyorsunuz zaten... Gazze’ye süregiden saldırılar, dökme kurşunlar, Şucaiye’de pazar yerine atılan bombalar...
29 Ekim 1956 - Kefr Kasım Katliamı:
elaviv 17.00- 06.00 saatleri arasında sokağa çıkma yasağı ilan etmiştir. Ancak komutan İshar Şadmi köy muhtarına yasak başlamasına dakikalar kala bildirir. Ahali tarlasında tapanındadır, hâliyle süreyi aşarlar. Şadmi, birlik komutanı Samuel Malinki’ye “Duygusallık istemiyorum” der, ölü olmaları daha iyidir yaşamalarından!”
Köy dışında yasaktan habersiz çalışan 400 Müslüman evlerine dönerken saldırıya uğrar. Katiller 23’ü çocuk 48 kardeşimizi kırar. Hatta içlerinden biri hamiledir, 49 demekte yarar var.
İshar Şadmi bundan dolayı yargılanır, 1 kuruş ceza ile salınır dışarıya. Evet bir kuruş, 49 Filistinli o kadar eder anca. Mahkeme Müslümanlara hakaret etmiştir açıkça.
Aradan yıllar geçer önce Şimon Perez, ardından Herzog anma günlerine gider, İsrail adına özür dilerler güya. Peki tazminat? Ona yanaşmazlar asla.
İsrail Devleti 14 Mayıs 1948’te kurulur. Evet oyu verenlerden biri de CHP’dir. Batı taklitçiliği ve İslam düşmanlığı gözlerini kör etmiştir. T.C. yalnızlığa mahkûm olur. Düşünün Kıbrıs krizinde kimse durmaz yanımızda.
İsrail, bir yandan katliam yapar bir yandan Yahudi yerleşimciler için siteler kurar.
BM defalarca ikaz eder dikkate almaz. Filistinlileri yıldırmak için her yolu dener, hayvanlarını vurur, limon ağaçlarını kırar, zeytinlikleri yakar.
Kendi halkı da hasret kalır huzura.