Leopard tankları ve “ateşe benzin dökmek…”

Sesli Dinle
A -
A +

ABD, Ukrayna’ya önce Javelin isimli, lazer güdümlü tanksavar füzeleri verdi. Ama bu yetmedi!.. Devamında yüksek performanslı topçu roket sistemi verildi. Şimdi sırada Leopard ve Abrams tankları var…

 

 

 

 

 

Askerî sahayla ilgili uzmanların pek çoğu, başlangıçta Rusya-Ukrayna savaşının muhtemel süresi konusunda yanılgıya düştü. Zira harbin ilk günlerinde, hâkim olan beklenti şuydu; Rusya kısa zaman zarfında, Ukrayna’da belirlediği hedeflerine ulaşacak ve savaş da o çerçevede sona erecekti… Ama öyle olmadı. Tam aksine günler geçtikçe, savaşın beklenenden çok daha uzun süreceği anlaşılmaya başladı. On bir ayını dolduran Ukrayna savaşının, daha ne kadar sürebileceği konusunda, aynı uzmanlar şimdi çok ihtiyatlı konuşuyor. Hele Rusya’nın cephedeki kuvvetlerine yeni ve büyük bir takviye yapmaya hazırlandığı şu sıralarda, çatışmanın bu iki ülke ile sınırlı kalmayıp; başka devletlere de sıçraması hâlinde, dünyanın yüz yüze gelebileceği bir felaket endişesi yükseliyor!.. Rusya beklenen hızda ilerleyemedi, çünkü karşısında sadece Ukrayna yoktu. Yani 2014’te Kırım’ı ilhak ederken hüküm süren şartlar artık çok değişmişti. Geçen sekiz sene zarfında, Ukrayna Ordusu, Batı cenahının da ciddi yardımlarıyla savaş kabiliyetini oldukça arttırmıştı. Rusya’nın bu durumdan haberi yok muydu? Vardı elbet… Ama haberdar olması süreci durdurmasına mâni olamadı. Zaten savaşa karar verirken de, Putin buna mecbur kaldıklarını söylememiş miydi? Dış dünya Rusya’nın yayılmacı politikalarından şikâyet ederken, Moskova Yönetimi de; ülkelerinin ABD ve NATO tarafından daha fazla kuşatılarak, ulusal güvenliklerinin büyük tehdide maruz bırakıldığını söylüyordu. Ve Putin bu konularda ABD Başkanı ile masaya oturmak istediğini sık sık izhar ediyordu. Ama karşı taraf buna yanaşmadı ve Ukrayna’yı savaşa girme hususunda âdeta baskıladı!

 

Evet, on bir ayın özeti böyle… ABD, İngiltere (Ukrayna Savaşıyla ilgili en aktif ülkelerden biri) ve AB ülkeleri, askerî yardım konusunda oldukça cömert davrandı. Yalnızca ABD, bugüne kadar açıklanan miktarıyla en az 25 milyar dolarlık silah ve mühimmat yardımında bulundu. ABD en başlarda, Javelin adlı antitank füzeleri verdi. Bu füzeler kısa menzilli, ama lazer güdümlü, sahip olduğu savaş başlığı çarpma tetikli yüksek ısı yayan patlayıcı ihtiva eden bir silah. Personel tarafından taşınabilen son derece etkili bir silah. Bu füze pahalı olduğundan, kritik yer ve zamanda kullanılıyor. İstihbaratın yanında, silah ve mühimmat olarak, Batı’nın Ukrayna’ya tam olarak ne miktarda yardım ulaştırdığını net biçimde bilmiyoruz tabii. Ancak yardımların son derece etkili olduğu muharebenin seyrinden anlaşılıyor… Antitank füzeleri yeterli olmayacaktı elbet. M771 Obüs toplarını da veriyordu. ABD geçen yılın ortalarında, Ukrayna’nın talebi üzerine yüksek performanslı topçu roket sistemi vermeyi de kabul etti. HIMARS (High Mobility ArtilleryRocket System) Bu füzelerin menzili eski modellerde 38 km. Ama haberlere göre ABD’nin verdiği batarya daha geliştirilmiş olanı ve 80 km menzilli. Hatta bu sisteme monte edilebilen bir başka kara füzesinin 300 km menzilli olduğu, ancak ABD’nin bu uzun menzilli füzeleri vermeye yanaşmadığı (Rusya topraklarına ulaşmayacak silahlarla sınırlı kaldığını göstermek için…) ifade ediliyor.

 

Buna rağmen, Rusya HIMARS roket sisteminin verilmesini “ATEŞE BENZİN DÖKMEK” olarak nitelemişti… Şimdi çok daha sıcak bir gelişme söz konusu. Yani ateşe benzin dökme sürüyor! Epey zamandan beri, Polonya Batı cenahının âdeta sözcüsü pozisyonunda, Almanya’ya ısrarlı çağrılarda bulunuyordu. Niçin? Alman yapımı Leopard tanklarının Ukrayna’ya verilmesi için. Bu çağrıya Baltık ülkeleri de katılmıştı… Bahse konu tanklar Polonya’nın elinde var. Fakat bunların verilebilmesi için Almanya’nın izni gerekiyor. Geçen hafta, Almanya Ramstein’daki NATO üssünde toplanan, Ukrayna Temas grubunun üyeleri, bu meselede hararetli müzakereler yaptı. Özellikle ABD’nin baskıları neticesinde, bugüne kadar tank konusunda geri duran Almanya, nihayet evet demek mecburiyetinde kaldı… (Almanya ilk önce ABD’nin kendi yapımı olan Abrams tanklarını vermesini bekliyordu. Böylece doğrudan kendisi ilk adımda Rusya ile karşı karşıya gelmemiş olacaktı. Ama öyle olmadı!) Bakalım bundan sonra hangi gelişmeler olacak. Leopard tankları savaşın seyrini hangi ölçüde değiştirebilecek? Buna Abrams tankları da eklenecek mi? Her ikisi de üçüncü nesil ve muharebe sahasının en gelişmiş tankı olan bu silahlar, daha korkunç silahların da kullanılmasına kapı aralayacak mı?

 

Velhâsıl vaziyet hiç de olumlu görünmüyor. Rusya’nın bu hamleye karşı vereceği cevap, şu an için en büyük merak ve endişe konusu. Ateşe benzin dökmek hiç akıl kârı değil. Velâkin birileri ısrarla bunu yapıyor!

300
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.