Solcu geçinmek, solculuktan geçinmek, sol gösterip sağ vurmak...

Yılların politikacısı, olup biteni yorumluyor: -CHP'yi solcular ele geçirdi. Parti, sola kaydı. Acaba öyle mi? Görülen lüzum üzerine... Solcu olmak, solcu görünmek kolaydır; kartvizit bastırmaya gerek yoktur. Solcu geçinmek, solculuktan geçinmek, sol gösterip sağ vurmak, ulusal sporlarımızdandır. Ne var ki, gerçekten sol bir siyaset izlemek, son derece "engebeli ve dikenli" bir süreçtir. Neden mi? *** Defalarca yazdık: -Sol, "çeyrek porsiyon demokrasi" ile iktifa etmez. -Sol, egemenlere cilve yapmaz; cuntacılığı ve vesayeti reddeder. -Sol, egemen ideolojinin "yedek lastiği" değildir. -Sol, anti emperyalisttir, anti faşisttir. -Solun resmî ideolojisi yoktur; sol, tabuların arkasına sığınmaz. -Sol, çiftetelli medyasının dümen suyuna girmez. -Sol, "laiklik mi, demokrasi mi?" gibi sahte ikilemlerle toplumu köşeye sıkıştırmaz. -Sol, "Türkiye'de devrimin tamamlanmamış olduğunu, devrim tamamlanana kadar, birtakım süzgeçlere ve filtrelere ihtiyaç bulunduğunu" söylemez. Böylesine müstekreh bir kurnazlıktan tiksinir. -Sol, halk iktidarına dayanır. "Kayıt dışı siyaset" ile iş birliği yapmaz. İktidarın, bir çeşit yargı iktidarına (juristocracy) dönüşmesine muhalefet eder. -Sol, İttihat ve Terakki'den miras kalan bayat ve faşist fantezileri sahiplenmez; geçmişten devralınan naftalinli evhamlardan değil, demokrasiden beslenir. *** Dahası... -Sol, toplumu tepeden değiştirmeye kalkmaz. Başarısız olduğunda; halkını suçlamak yerine, nerede yanlış yaptığını düşünür. Solun patronu halktır; sol, halkın patronu değildir. -Sol, "anayasal devlet" ile "anayasalı devlet" arasındaki farkı bilir. Solun anayasası "halkın dili" ile yazılır, devleti sınırlar; "devletin dili" ile yazılarak, halkı cendereye sokmaz. -Sol, halkına tafra yapmaz, "Ben karar veririm, halk bana uyar refleksiyle hareket edemez. -Sol, "hukuk devleti, saydamlık ve hesap verme sorumluluğu" gibi kavramları, birer dolgu maddesi gibi görmez; hayata geçirir. Velhasıl... -Sol, "kasket, gömlek ve güvercin" üçgenine sıkıştırılabilen, popülist bir ideoloji değildir. Tüm "çakma solculara, kasetçilere, komploculara ve işbirlikçilere" saygıyla duyurulur! *** Kusura bakmayın, bize vaktiyle böyle öğretmiştiniz. Hatırlatalım dedik...