Ankara fantezileri

A -
A +

Ne oluyor? Ne olduğu son derece açık. "Ankara Fantezileri" diyebileceğimiz takıntılar, birbiri ardına nüksediyor. İyileşme iradesi zayıf, tedavi sürecini yarıda kesen, madde bağımlısı bir bünyeyi çağrıştırıyoruz. "İlkesizlik ve belirsizlik" diyebileceğimiz o meş'um illet, ülkeyi kemirmeye devam ediyor. Dolayısıyla, AB kaynaklı olumsuz yaklaşımlar göz kırpmaya başlıyor. Bakınız neler söylüyorlar: > Ülkeyi yönetenlerin görüş mesafesi, kriz dönemlerinde yirmi dört saatin altına düşüyor. > Türkiye'de statükoya ya da mevcut güç dengesine yönelik her türlü makyaj sırıtıyor, dökülüyor, akıyor. Böyle bir makyajlama operasyonunu, yapısal reform diye yutturamazsınız. > Değişim, reaksiyoner olmamalı; bir evrim olmalı. Değişim, sürekli olarak, bir reaksiyon biçiminde ortaya çıkıyor. > İlgililer, uluslararası kuruluşlardan gelen "hesap verme sorumluluğu" ve "saydamlık" taleplerine direnmeye devam ediyor. > Türkiye, AB müktesebatını "Acquasis Communautaire" benimseme ve hazmetme konusunda isteksiz, olumsuz ve kötü bir imaj veriyor. Yalan mı? *** Eğri oturalım, doğru konuşalım. TBMM'de konuşan AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso'nun dilinin altında da bunlar gizli değil miydi? Kasım 2002 seçimlerinden sonra, Kopenhag ve Maastricht Kriterleri konusunda önemli adımlar atmış, yukarıdakilere benzer, siyah gözlüklü ithamlardan büyük ölçüde kurtulmuştuk. Şimdilerde, Ankara Fantezileri'nin devreye girmesiyle birlikte, deyim yerindeyse "cürmümeşhut" olduk; ülkemizin riski tırmanmaya başladı. Daha önce de belirttiğimiz gibi, "ülke riski" adı verilen araştırmalar, "politik risk, ekonomik risk, finansal risk" adı verilen üç önemli boyuttan türetiliyor. Bize düşen nedir? Bize düşen, uçkurumuzu toplamak ve iyi bir fotoğraf vermeye gayret etmektir. Başkalarının gözlüğüne ya da Barroso'nun tuttuğu aynaya kızarak, hiçbir yere varamayız. *** Yani.. Yanisi şu: Haliç kirlenince balıklar, ekonomi ve siyaset kirlenince, sermaye kaçıyor! Bu kadar basit..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.