Çökebilemez!

İdeolojileri birbiriyle kapıştırmak, medyatik atraksiyonlardandır. Mesela.. Kapitalizm krize girdiğinde, yerli ve yabancı medya manşeti patlatır: -Marx haklıydı! Sahi, Marx ne yumurtlamıştı? -İç çelişkileri sebebiyle, kapitalizmin eninde sonunda çökeceğini vurgulamıştı. Peki, kapitalizm çöktü mü? Çökmeye niyeti var mı? -Hayır! Ancak, her nedense.. Marx, krizle birlikte hatırlanır, kriz bittiğinde unutuluverir. Anlaşıldığı kadarıyla: -Medyatik açıdan, Marx'ın haklılığı ya da haksızlığı tamamen konjonktüreldir. *** İsterseniz, biraz da "nazari ve kitabi" takılalım. Tenevvür edelim. Hoca sormuştu: -Kapitalizm ne zaman çöker? Cevap şöyleymiş: -Sömürü önlenirse, kapitalizm çöker! *** Hocanın anlattığına göre: Sömürü, birilerinin ürettiği değerlere, başka birilerinin bir "hak" olarak el koyması, onlara sahip olması demektir. İyi de, bunun hırsızlıktan ne farkı var? -Hırsızlık başka, sömürü bambaşka... Yani.. Yanisi şu: Ekonomik anlamda sömürüyü, hırsızlık, dolandırıcılık, yolsuzluk, eşkıyalık ve benzeri fiillerden ayırmak gerekir. Aslında bunlar da başkalarının meydana getirdikleri değerlere el koymaktır, fakat toplum tarafından haklı görülmezler, "egemen hukuk düzeni" marifetiyle cezalandırılabilirler. Sömürü, bir bütün olarak ele alındığında "var olan düzenin ayrılmaz bir parçası;" bireysel olarak ele alındığında, "toplumun meşruiyet atfettiği bir paylaşım kuralı"dır. Bir başka ifadeyle, sömürü, kurulu düzenle iç içe geçmiş bir süreçtir. Kapitalizm, gücünü ve meşruiyetini bu süreçlerin, yani sömürünün sürdürülebilirliğinden alır. Kapitalist ülkelerde "hukuk ve ahlâk" gibi üstyapı kurumları, böyle bir düzeni korumakla yükümlüdür. *** Soralım: Küresel sömürü biter mi? -Bitmez! Sömürünün önlenmesi, sisteme hareket veren çarkların durması demektir. Dolayısıyla.. -Küresel kapitalizm, krize girebilir, kızamık çıkarabilir, ama çökebilemez, efendim! Lütfen, heveslenmeyiniz!