Ders aldık mı?

A -
A +

İşler düzeliyor mu, büyüme ne durumda? Hatırlatmak gerekirse.. Küresel kriz, özellikle 2008'in son çeyreği itibariyle "portföy, kredi ve dış ticaret" kanallarıyla, bir dizi sıkıntı üretti. İç ve dış talebi önemli ölçüde sınırladı. Büyüme dibe vurdu, işsizlik tırmandı. 2002-2007 döneminde ortalama yüzde 6.8 büyüyen ekonomi, 2009 yılının ilk çeyreğinde "çift rakamlı negatif büyüme" ile tanıştı. 2010'un aynı döneminde, yüzde 11.7 büyüdü. Acaba böyle bir büyüme, bizi mutlu eder mi? Hiç şüpheniz olmasın.. Sadece bu değil, bizi hiçbir büyüme ve hiçbir konjonktür tatmin edemez. Son zamanlarda moda olan bir söylem var. Deniyor ki: "Efendim, ekonomi büyüyor, ama istihdam yeterince artmıyor. Büyüme, cebe yansımıyor!" Peki, nereye yansıyor? *** Büyümenin "nimetleri" eşit bir biçimde bölüşülmediği gibi, küçülmenin "külfetleri" de eşit bir biçimde dağılmıyor. Büyüyen bir ekonomide, küçülen sektörler ve küçülen gelir grupları olabileceği gibi, daralan bir ekonomide, büyüyen sektörler ve büyüyen gelir grupları olabilir. Negatif büyüme, elbette olumsuz bir gelişme. Ne var ki, pozitif büyüme, istikrarsızlığın tohumlarını ekiyorsa, "sürdürülebilir" değilse, böyle bir büyümeyi de alkışlayamıyoruz. Mesela.. Vaktiyle küresel kriz yoktu, fakat "..benim işçim, benim memurum, benim çiftçim ve benim hortumcum.." diyerek, ekonomiyi bir güzel kundaklamıştık. Ankara mahreçli "negatif büyüme" rakamları, deprem sonrasında Kandilli Rasathanesi'nden gelen ürkütücü açıklamaları çağrıştırıyordu. Olup biten, özetle şöyleydi: * Ekonomi, 1994, 1999 ve 2001 yıllarında (sırasıyla -6.1, -6.4, -9.5 olmak üzere) üç defa negatif büyüdü * 1990-2001 döneminde, ortalama büyüme % 3.2'ye gerilerken, enflasyon % 75'e tırmandı *** Sormak zorundayız.. Yukarıdaki tablodan ders aldık mı? - Galiba aldık! Çeyrek asırlık ulusal ve küresel deneyim, şunu söylüyor: -Makroekonomik istikrarı göz ardı ederek "büyüme ve istihdam" sağlamayı hedefleyen para ve maliye politikaları, ileride yeşermesi kesin olan krizlerin tohumunu ektikleri için, nihai olarak kendi hedeflerini telef eden "miyop" ve "kurnaz" politikalardır. Tüm "gamlı baykuşlara ve kurnazlara" saygıyla duyurulur!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.